Ünlü sanaçtı Yaşar, Radyo Trafik Marmara stüdyolarında, deneyimli program yapımcısı Emel Yalçın’ın sunduğu “Ünlüler Trafikte” programının konuğu oldu.

Yaşar'ın programdaki açıklamaları şöyle: “Araç mecburen kullanıyorum, trafikte kullanmayı sevmiyorum ama uzun yolda kullanmayı seviyorum. Trafik gerçekten büyük stres, sinirleniyorum ama tanıyan çıkabilir diye sakin olmaya çalışıyorum. Kimseye bağırmıyorum, kornaya bastığım falan oluyor sonra pişman oluyorum. Karşı tarafı sakinleştirmeye çalışıyorum. Beni görürse zaten tanıyor sonra sakinleşiyorlar. Trafik herkes için çok zor. Özellikle trafikte para kazananlar için çok daha zor. Bazen trafik cezası yiyorum. Havalimanına giderken bir iki defa ceza  yedim. Bir de şehirler arası yolda limitler üzerine çıkmışlığım oldu, onda ceza geldi. O kadar iyi bir şöför değilim ama fena değilim. Hiç büyük kaza yapmadım, hızlı araba kullanmam. Bence iyi şöförlük budur. Seyahat ederken yanımdaki kişiler de rahatsız olmadıklarını söylüyorlar. Bazı taksi şöförleri mesela çok sert kullanıyorlar. Ben rahatsız oluyorum ve taksiye binmemeye çalışıyorum. Bence iyi şöför taşıdığı kişiyi de rahat ettiren şöfördür diye düşünüyorum.

Baba Olduktan Sonra Annemi Eskisinden Dana İyi Anladım

Oğlum Kerem, evde bir kaç oyuncak  enstrumanla tek başına konser veriyor. Özellikle misafir geldiğinde şarkı uydurup söylüyor. Müzisyen olmasını çok istemiyorum ama o aşk içine düşerse  engel olamayız.  Benim yaşadığım zorlukları onun da yaşamasını istemem. Baba olunca tamamen Kerem odaklı yaşamaya başladım. Çok fazla şehir dışında gidip geliyoruz çok özlüyorum. Neyseki görüntülü konuşmalar var. Ona dışarda olmamı anlatmam da uzun sürdü ama şöyle anlattık; akşam eve dönüyorsam bu küçük iş, ertesi gün geliyorsam büyük iş. Baba olduktan sonra annemi eskisinden daha iyi anladım.”