YaÅŸanan çalkantılı süreç; acılar, kopuÅŸlar ve büyük dramların arkasından gelen yeni bir dönem. Hem Suriye halkı hem de bizim için. GeçmiÅŸ yıllarda güçlü ticari iliÅŸkilerimizin olduÄŸu Suriye ile yeni düzenin gelmesiyle yeniden hareketlenen ve hızlanan ticaretin geliÅŸimini ilgili tüm sektörlerle birlikte biz de izliyoruz. DeÄŸiÅŸim dikkat çekici. Geçen yılın ocak ayı ile bu yıl aynı döneme ait rakamları karşılaÅŸtırdığımızda ticarette % 35,5 bir artış gözleniyor. Bu da önümüzdeki dönemde ticaretin artarak devam edeceÄŸinin bir göstergesi olabilir. Tabii ki iki ülke arasındaki gümrük ve vergilendirme süreçlerinde beklenen güçlü ve kolaylaÅŸtırıcı düzenlemeler söz konusu olursa. Ticaretin artması demek lojistiÄŸin artması demek. Ayrıca Suriye kapısı sadece o ülke için deÄŸil baÄŸlı olarak BirleÅŸik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Lübnan ve Ürdün taşımaları için de artan lojistik potansiyelinin göstergesi. Ve ayrıca adı geçmese de -ya da ben duymadım- Suriye ‘Kalkınma Yolu’ projesi için destekleyici bir unsur olur mu? GeçmiÅŸ yıllarda Avrupa mallarının Suriye üzerinden Orta DoÄŸu’ya aktığı düÅŸünülecek olursa çok uzak olmayan bir gelecekte Türkiye’nin liderlik edeceÄŸi lojistik potansiyel milli ekonomiye ciddi bir katma deÄŸer oluÅŸturabilir. Tabii bunun yanında neredeyse tüm ülkenin yeniden inÅŸası söz konusu. Bu baÄŸlamda da hem inÅŸaat iÅŸini üstlenecek firmalara iÅŸ düÅŸecek hem de inÅŸaat malzemelerinin taşımaları lojistik potansiyeline katkı saÄŸlayacak. Türkiye’nin uluslararası deneyime sahip müteahhitleri, ayrıca bölgeye yakın konumlanmış pek çok çimento ve demir çelik fabrikasının olması gibi faktörler Türkiye’nin ‘doÄŸal avantaj’ı olarak gösteriliyor. Bu doÄŸrultuda söz konusu avantajlar tedarik gücünü artırırken dinamik lojistik alt yapısı Türkiye’nin öne çıkmasına destek oluyor. Ayrıca ülkede inÅŸaat sektöründe ve diÄŸer sektörlerde kullanılacak 2. el araçlar açısından da bir potansiyelden söz edilmekte. Ve uzmanların görüÅŸleri; Türkiye’nin yukarıdaki nedenlerle 10 yıllık süreçte Suriye’nin yeniden inÅŸası için en az gereken 400 milyar dolarlık bu pastadan ciddi pay alabileceÄŸi yönünde. Yani sözün özü ‘Suriye’ kaçırılmayacak yeni fırsatlar ülkesi ÅŸeklinde önümüzde duruyor. Bakalım gelecek günler ne getirecek! Hayırlısı