Birleşmiş Milletler her yıl 5 Haziran’ı Dünya Çevre Günü olarak kabul ediyor. Dünyanın lider lojistik şirketi Deutsche Post DHL de bu kapsamda tüm dünyadaki 480.000 çalışanını iklim ve çevre koruma aktivitelerine katılmaya davet etti. Ancak bu katılım tek seferlik bir etkinlikle sınırlı değil. Grubun 2009 yılında uygulamaya koyduğu GroGreen programı, karbonsuz taşıma hizmetlerinin yanı sıra genel karbon verimliliğinin de artırılmasını hedefliyor. 5 Haziran’da dünya çapındaki DHL çalışanları, müşterileri ve iş ortaklarını da dahil ettikleri çevre ve gönüllülük aktiviteleri düzenliyorlar.
DHL Supply Chain Türkiye de her yıl Dünya Çevre Günü kapsamında bir etkinlikler zinciri düzenliyor. Bu kapsamda şimdiye kadar Belgrad Ormanı’nda “temizlik yürüyüşü”, ofiste geçerliliğini yitirmiş malzemelerin geri dönüştürülmek üzere ayrıldığı “Bahar Temizliği”, yurtdışında oldukça popüler bir uygulama olan “araç paylaşımı”, çevre bilincini geliştiren çocuk tiyatrosu Gebze Güzeller Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan 2 bin metrekarelik alana Hatıra Ormanı, Tuzla’daki İşitme Engelliler İlköğretim Okulu öğrencileriyle birlikte çevre koruma eğitimi, DHL çalışanları ve çocuklarıyla birlikte yenilenebilir enerji kaynaklarının değerlendirilmesi ve tasarruflu kaynak kullanımı konulu eğlenceli deney aktivitesi gibi çeşitli etkinlikler gerçekleştirildi.
DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Hakan Kırımlı “Temiz bir çevre, yaşanabilir bir dünya ve yeşil bir Türkiye, yeni nesillere bırakabileceğimiz en değerli miras olacaktır” diye konuşuyor. Hakan Kırımlı “Ancak iklim değişikliğine neden olan sera gazlarının azaltılmasına yönelik hiçbir önlem alınmadığı takdirde, küresel emisyonların 2050 yılında %37-%52 arasında artacağı, bunun da küresel sıcaklıkları 1.7-2.4°C yükselteceği tahmin ediliyor. Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı (TÜİK) 2030 yılı için nüfusumuzun 100 milyon olacağını öngörüyor. Bu durumda; Türkiye’nin önümüzdeki 25 yıl içinde ihtiyaç duyacağı su miktarının, bugün ihtiyacı olan su miktarının 3 katı olacağı anlaşılıyor. Tüm bu verilerden hareketle, müşterilerimiz her geçen gün daha düşük karbon ayak izi olan, etik kurallara uygun üretilmiş ve minimal düzeyde atık oluşturan ‘daha yeşil’ ürünler talep ediyor” diyor.
DHL Supply Chain Türkiye; Dünya Çevre Günü kapsamında hafta boyunca şirket içerisinde düzenlenen bilinçlendirme kampanyası, e-bülten ve poster gibi kanallarla 3000 DHL çalışanını çevre, iklim ve karbon verimliliği gibi konularda bilinçlendirdi. Dünya Çevre Günü kapsamında tüm DHL çalışanları çevre için farkındalık yaratmaya ve harekete geçmeye davet edildi. Verimli su, enerji kullanımı, karbon tasarrufu, atıkların geri dönüşümü, güneş enerjisi kullanımı gibi konularda tavsiyelerde bulunuldu.
DHL Supply Chain Türkiye Genel Müdürü Hakan Kırımlı “Her yıl kutlanan Dünya Çevre Günü, çevre ve iklim koruma bilincimizi pekiştirmek için bize iyi bir fırsat tanıyor. Bu kapsamda düzenlenen etkinliklerin pek çoğunu çalışanlarımız ve müşterilerimizle birlikte yapmak bize büyük bir mutluluk veriyor. Çoğu zaman bu faaliyetler sürdürülebilirlik fikrini tüm yıl boyunca gündemde tutan uzun vadeli projelere dönüşüyor. GoGreen programımız, çevre üzerindeki etkimizi sürekli olarak nasıl hafifletmeye çalıştığımıza iyi bir örnek. Bu program başladığından beri karbon verimliliğimizi sürekli olarak iyileştiriyoruz. Şirket olarak karbon verimliliğimizi 2020’de 2007’ye oranla yüzde 30 iyileştirme hedefi koyduk ve bu doğrultuda yolun yarısından çoğunu geride bırakmış durumdayız. Çevre koruma, şirket stratejimizin ayrılmaz bir parçası. Aynı zamanda yaptığımız yatırımların yanı sıra kağıt tüketimi, satın alma gibi süreçlerde de temel ilkelerimizde sürekli yansıma bulan bir kavram” şeklinde konuştu.
Deutsche Post DHL GoGreen programıyla müşterilerine de çevreci çözümler sunuyor.
DHL müşterileri kendilerine sunulan seçenekler arasından “yeşil” hizmet almayı tercih edebiliyor. 2013’te “yeşil” nakliyelerin sayısı 2,4 milyarı buldu. Şirketler aynı zamanda tedarik zincirlerinden kaynaklanan tüm emisyonların karbondioksit raporlamalarına ulaşabiliyorlar. GroGreen programı şimdiye kadar çok başarılı oldu. 2013’te Grup kendi karbon verimliliğini 2 puan daha artırdı ve 2007 yılındaki tabana göre 2020 yılında yüzde 30 karbon verimi artışı hedefine daha da yaklaştı.