Yaşar Işık’ın araçla ilgili fikirlerini aldıktan sonra firma şoförü Serkan Balık’ın yanına gidiyoruz. Serkan Bey uzun yıllar boyunca hazır beton sektörüne hizmet vermiş bir şoför. Daha önce başka markaların inşaat araçlarını kullanan Serkan Balık; 16 yıllık pompa operatörü. İlk defa Ford Cargo kullandığını belirten şoförümüz ile araca biniyoruz. Aracı doldurmak için hazır beton deposuna direksiyon kıran şoförümüz aracın manevra kabiliyetinin yüksek olduğunu, yük alıp boşaltırken hiçbir sorun yaşamadığını anlatıyor.
‘Yük alırken hiçbir sorun yaşamıyorum.’
‘Betonu miksere doldururken ve depoya yanaşırken hiçbir sorun yaşamıyorum. Aracın aynaları arkadaki mikseri görmem için yeterli görüş mesafesini sağlıyor. Ön tamponu gösteren ayna, seyir esnasında aracın alt tarafını da görmemi sağlıyor. Yolda karşıma çıkan yayaları bu sayede görüyorum ve kaza riskim azalıyor. Ancak kamyonun sağ köşesi benim için tam anlamıyla bir kör nokta. Bu sadece Ford’da gördüğüm bir şey değil. Tüm kamyonlarda aracın sağ köşesi için aynalar yetersiz kalıyor. Kazalar da genellikle bu noktada yapılıyor.
Yalnız burada yaşadığım tek sorun Ford’un direksiyonunun sert olması. Ayrıca manevra esnasında direksiyonu 3-4 tur çevirmek zorunda kalıyorum, bu da beni çok yoruyor. ‘
Miksere yükü yükledikten sonra Şentepe istikametinde Yiğit Beton’la çalışan bir şantiyeye doğru yol alıyoruz. Ankara’yı bilenler bilir ama bilmeyenler için güzergâhı tanıtmakta fayda var. Şentepe Ankara’nın yeni yapılanan semtlerinden birisi. Rampalarla, yokuşlarla dolu bir güzergâh üzerinde. Kamyonumuzun rampa çıkışını test etmek açısından bu bizim için iyi bir fırsat oldu.
‘Aracın aynaları görüş mesafemi netleştiriyor. Manevra kabiliyeti de gayet iyi.’
Bir yandan şantiyeye doğru yol alırken, bir yandan da şoförümüze sorular yöneltiyoruz. Aracın aynalarının ve manevra kabiliyetinin yeterli olduğunu söyleyen şoförümüz, sürücü koltuğunun da rahat olduğunu dile getiriyor. Koltuğun bu kadar rahat olmasının nedeni hava süspansiyonlu ve ısıtmalı olması. Ford bu özellikleri tıpkı kliması gibi standart ekipman listesinde müşterilerine sunuyor. Türkiye’de klimayı opsiyon değil de standart olarak sunan tek markanın aracıyla test sürüşümüze devam ediyoruz.
Sürüşümüz esnasında kabinin titrediğini, sarsıldığını fark ediyoruz. Şoföre sorduğumuzda süspansiyon sisteminden kaynaklandığını söylüyor ve ekliyor:
‘Kabindeki bu sarsıntı beni çok yoruyor. Aracın aynaları yeterli, aynalarda ısıtma sistemi mevcut zaten. Görüş mesafem de çok iyi ancak kabindeki sarsıntı yüzünden bazen aynalardan görüş alamıyorum. Bu sorunun giderilmesi şoför için büyük kolaylık sağlayacaktır.
Biz şantiyelerde toz, çamur içinde çalışıyoruz. Burada iş yapan bir aracın her yönüyle çok güçlü olması lazım. Ford Cargo 4136M de şantiyelerdeki çalışma temposuna uyan sağlam bir araç. Her yönüyle çok güçlü. Çamura saplandığında aracı hiç zorlanmadan, kolaylıkla çıkarabiliyorum. Aracın defiransiyelleri de çok kuvvetli. Araç tam ülkemizin engebeli arazi şartlarına göre üretilmiş. Diğer kullandığım araçlar yabancı kökenli olduğu için Avrupa arazi şartlarına göre üretilmiş oluyordu. Türkiye’de kullanıldığında herhangi bir engebeli arazide ya da çamura saplandığında aracı çıkarmaya çalışmak şoför için tabir-i caizse ölüm demek. Ama Ford bu konuda bize büyük kolaylık sağlıyor. Çok güçlü bir araç.’
Sohbetimize devam ederken Şentepe istikametindeki rampalardan birini çıkmaya başlıyoruz. Şoförümüz rampa çıkışından vitesi küçültüyor. Rampada kamyonu durduruyor ve frenlerini kontrol ediyoruz.
Araç rampadayken fotoğrafladıktan sonra yolumuza devam ediyoruz. Bu sırada şoförümüzün de rampa çıkışıyla ilgili değerlendirmelerini alıyoruz.
‘4136M mikserin frenleri çok güçlü ancak fren geçişleri sert olduğu için şoförü yoruyor.’
Şoförümüz Serkan Balık, aracın frenlerinin de çok sağlam ve güçlü olduğunu söylüyor ve ekliyor:
‘Aracın frenleri çok güçlü. Frende retarder yok yalnız. Zaten bildiğim kadarıyla inşaat serisi araçlarda retarder opsiyon olarak veriliyor. Zaten araçta retardere gerek de yok.
Yol tutuşu da çok iyi. Fren yapısı sayesinde aracı rampada durdurmada hiçbir sorun yaşamadık. Ancak rampayı çıkarken vitesi küçültmek zorunda kalıyorum. Vites geçişleri çok sert, kolumu yoruyor. Kimi zaman eve gittiğimde ağrıdan uyuyamıyorum diyebilirim. Vites geçişleri yumuşatılırsa şoför için daha iyi olacak.’
Rampada durup frenleri denedikten sonra tekrar yola koyuluyoruz. Yiğit beton ile çalışan şantiyeye vardığımızda şoförümüz yükünü boşaltmak için inşaat alanına direksiyon kırıyor. Alana giriş ve çıkışlarda manevra gücü yüksek olan 4136 M mikser ile hiçbir sorun yaşanmıyor.
Yük boşaltıldıktan sonra şoförümüzden araçla ilgili son değerlendirmeleri alıyoruz:
‘ Yol boyunca da gördüğünüz gibi araç çok iyi. Performansı çok yüksek. Frenleri, manevra kabiliyeti ve çekiş gücüyle inşaat şantiyelerinin tüm isteklerine cevap verebilecek bir araç. Aracın yerden yüksekliği Türkiye koşullarına göre ayarlandığı için çamurdan da hiç zorlanmadan çıkabiliyor. Ancak viteslerinin ve direksiyonun sertliği şoförü yoruyor. Bu konuda yapılacak düzeltmelerden sonra dört dörtlük bir aracın ortaya çıkacağına inanıyorum.
Yakıt konusunda biraz acemi ancak bunun nedeni de motorunun çok yeni olmadı. Bir şoför olarak kullandığım markalardan sonra beni çok tatmin eden bir marka oldu Ford. Şoför olarak tercih edeceğim bir araç. Ki işveren olsam da, yani aracı alan ben olsam da kesinlikle tercih ederdim.’