Kamyoncular Sakarya'da Tek Ses Oldu!

Salona sığmayan bir kalabalığın yer aldığı toplantıda, sorunlar açık açık dile getirilirken oluşturulan komisyonun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaret edebilmesi hedeflendi. Ziyaretle birlikte tüm sorunların Cumhurbaşkanı’na iletilmesi ve çözüm yolunun açılması bekleniyor. Kamyonum Dergisinin de yer aldığı toplantının tüm detaylarını sizlere sunuyoruz.

“Ton/Kilometre Fiyatının Bir an Önce Uygulanması Gerekiyor”

Toplantıda ilk sözü Doğu Marmara Kamyoncular Kooperatifi Üst Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Dayıoğlu aldı. Kamyoncu esnafının Türkiye’deki önemine vurgu yapan Dayıoğlu “Bizim yıllardır uğraştığımız 4925 Sayılı Karayolu Taşıma Kanunumuz var. Uğraşlarımız sonucu kat ettiğimiz yollar da var, eksiklikler de var. Bu eksikliklerin içerisinde bizlere takometre ve e-fatura gibi yeni kriterler getiriyorlar. Bizim esnafımız bunları yapacak durumda değil. Neden? Kamyoncu esnafı para kazanmıyor. Türkiye’de kamyoncu esnafı sanki lojistiklere peşkeş çekiliyor. Ton/kilometre fiyatları Türkiye’de uygulanmadıktan sonra, bu insanlar bir yere varamayacak. Biz devletimize ve milletimize en saygılı esnafız. Hepimizin araçlarında seferi görev emri var. Devletimiz ‘Alo’ dedikten sonra biz yollardayız. 15 Temmuz’da bu insanlar araçlarıyla yolları kesti. Bundan dolayı yetkililerin de bizlerin sorununa biraz daha önem göstermesi gerekiyor. Ton/kilometre fiyatının bir an önce uygulanması gerekiyor. Buradaki yetkililerden de Cumhurbaşkanımız ile görüşmemizin yolunu açmasını istiyoruz.” dedi. 

“850 Bin Kamyoncu Yok Oluyor”

Toplantıda bir diğer konuşmayı yapan 72 No’lu Köseköy Kamyoncular ve Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı İbrahim Küçük, 850 bin kamyoncu esnafının yok olduğunu ifade etti. Bireysel kamyoncunun farklı tanıtıldığını açıklayan Küçük “Ben affınıza sığınarak bir şeyler söylemek istiyorum. Ben şuna inanıyorum ki, bizler satıldık. Kime satıldık? Lojistik firmaları bizi bakanlıklara, milletvekillerimize ve yetkililere farklı anlatarak sattılar. Özeleştiri yapmak gerekirse, belki bizler de yanlış yaptık. Bu kadar mücadele ederken, sorunları bakanlıklar bünyesinde çözeriz sandık. 850 bin kişi olarak bizzat direksiyon başında mal sahibi olarak çalışıyoruz. 850 bin tane kamyoncu yok oluyor. Bu saha boşaltılıyor sayın yetkililer! Bu saha boşaltılırken ne yapılmak istendiğini anlamak istiyoruz. Eğer 850 bin kamyoncu bakanlıklar eliyle yok edilecekse, bizi uğraştırmadan ‘Siz çalışmayın’ denilsin.” diye konuştu.

“26 Ton Konteyneri Ambarlı’dan Sırtına Alıp Gebze’ye Getiriyor. Cebe Kalan Para ise 160 Lira!”

Konuşmasına devam eden Küçük, belge sorunlarını gündeme getirerek “Bizler zamanında 46 bin liraya K1 Yetki Belgesi aldık. Geçen sene fiyatını 9 bin liraya düşürdüler! Kamyoncu 65 yaşına gelmiş artık çalışamaz durumda; bırakın K1 Belgesi’ni bağlı olduğu vergi dairesine versin, 50-60 bin lira borcunu silin ve hesaplaşarak mesleğe veda etsin. Ama böyle bir şey yok, çocukları dışında kimseye devredemiyor! Sonra ne oldu biliyor musunuz? Bize o günlerde 1 trilyona R ve L Belgelerini sattılar. Bu belgeler kime aitti? İsimlerini saymaktan imtina ettiğim, ihracat yapıyorum diye Türkiye Cumhuriyeti’nde taşımacılığın kaymağını yiyen lojistik firmalarına aitti. Bugün önümüze ne konuluyor? Takograftan bilgi çekecekmişiz, bu bilgileri gönderecekmişiz, 9 saat yol gidecekmişiz… Bu insanlar 26 ton konteyneri Ambarlı’dan sırtına alıp Gebze’ye getiriyor. Cebe kalan para ise 160 lira! 160 liraya taksi gitmiyor!” dedi.

“Bizim Yarı Paramıza Depolarını Dolduruyorlar”

Konuşmasının sonunda lojistik firmalarının aldığı ucuz akaryakıtın oluşturduğu sorunlara değinen Küçük “Yunanistan’a boş giden lojistik firmaları var. İhracat yaptım diyorlar. Yunanistan’dan gelirken 400 litre mazot alıyor, ÖTV ödemeden bizim yarı paramıza depoyu dolduruyor. Adana’ya, Diyarbakır’a ve Gaziantep’e gidecek yükün taşıma birim fiyatı 3 bin 500 lira artı KDV’dir. Fakat bu arkadaşlar bulduğu yükü 3 bine hatta 2 bine yükleyip Güneydoğu’ya gidiyor. Peki, biz ne yapacağız? Nasıl rekabet edeceğiz?” şeklinde konuştu.

“Sorunlarımızın Çözüme Ulaşacağına İnanıyorum”

Toplantıda yer alan S.S Kocaeli Marmara Karayolları Taşıyıcılar Kooferatifi Bölge Birliği Başkanı Hakan Zorlu ise, sektörün zor günlerden geçtiğini ve can çekiştiğini söyledi. Toplantıdan çıkacak kararların destekçisi olacaklarını kaydeden Zorlu “Sektör can çekişiyor. Buna bir el atmak lazım! Herkesin fedakarlık yapması sonucu sorunlarımızın çözüme ulaşacağına inanıyorum. ‘Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın’ mantığıyla hareket edersek, yarın bir gün sektörün sadece ‘S.S.’si kalır. Toplantıdan çıkacak olan kararları ve oluşturulacak komisyonu sonuna kadar destekliyoruz. Kocaeli Marmara Karayolları Taşıyıcılar Kooperatifi Bölge Birliği olarak, üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazırız. Bütün başkanlarımızın da bu konuda desteklerinin olacağına inanıyorum.” ifadelerine yer verdi.

“Sesimizi İlgili Yerlere İletmekten Başka Amacımız Yok”

Toplantının yapılması için büyük çaba sarf eden S.S. 35 No’lu Hentır Tırcılar ve Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Engin Varlıca, kısa ve öz bir konuşma yaptı. Başkan Varlıca “Ben 1974 Sakarya Hendek doğumluyum. Belki de en genç başkanlardan biriyim. Bu yüzden tecrübelerim az. Fakat bu meslekten geçinen insanların zor durumda olduğunu ben de çok iyi biliyorum. Sesimizi ilgili yerlere, bakanlıklara ve Sayın Cumhurbaşkanımıza iletmek istiyoruz. Başka bir amacımızın olmadığını söylemek istiyorum.” açıklamalarında bulundu.

“İkinci Şoförü Nereden Bulacaksınız? Şoför Yetişmiyor Ki!”

Bir diğer konuşmacı S.S. Candaroğulları Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Bölge Birliği Başkanı Ahmet Sarıahmetoğlu “Son çıkan U-ETDS ve dijital takografın altyapısının çok boş olduğunu hissediyoruz. Gece karşıdan veya ambarlardan çıkan bir tır şoförü; süresini doldurduğunda 14 saat dinlenebileceği, sosyal yaşamını sürdürebileceği, duşunu alabileceği ve karnını doyurabileceği bir istasyonumuz var mı? Ulaştırma Bakanlığı yetkililerine ve sayın milletvekilime bunu arz ediyorum. Bizler tesislerin doluluğundan dolayı, emniyet şeritlerinde yatıp dinlenmek zorunda kalıyoruz. Meslekte zaten şoför yetişmiyor. Dijital takograf ile iki şoför gittiğinizi düşünelim. Narenciye veya tavuk gibi acil yetişmesi gereken bir yük almış olabilirsiniz. İkinci şoförü nereden bulacaksınız? Şoför yetişmiyor ki! Devletimizin öncelikli olarak bu konularla ilgilenmesi gerekiyor.” dedi.

“Kamyon Göndermek, Mail Göndermek Gibi Bir Şey Değil!”

Şoförlerin yeni gelen uygulamalara adapte olmasının zor olduğunu anlatan S.S. 60 No’lu Karacabey Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Hüseyin Süzen “Tüm başkanlarımızın söylediği gibi; yola çıktığımız zaman 11 saat boyunca bizi barındıracak bir istasyonumuz yok. Bizim Diyarbakır’da e-arşiv faturası kesecek bilgili şoförümüz yok. Bizim şoförlerimizin birçoğu ilkokul ve ortaokul mezunudur. 2004 ve 2006’da çıkan kanunlarda nasıl devletimizin yanında olduysak, yine olalım ve beraber hareket edelim. Bizim bu konuda bir sıkıntımız yok; fakat şu an biçilen kaftan bize uymuyor. Kamyon göndermek, mail göndermek gibi bir şey değil! Kamyon arıza yapar, şoför rahatsızlanır, yol kapanır. Ben Adana’ya giden aracın kaç saat sonra varacağını, ne zaman yükü boşaltacağını nasıl bildireyim? Bizim yük taşıma kanunumuz var; ama yük boşaltma kanunumuz yok!” diye konuştu.

“Yatlara ve Gemilere Verilen Mazot Fiyatına Bakın Bir de Bizim Fiyatımıza Bakın!”

Alanya Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Ahmet Yüksel ise “Bize takograf için 9 saat süre veriliyor. Her şey 9 saatte bitiyor mu? Nereye duracağız? Ben de bunu soruyorum. Minibüsçüler, taksi durakları ziyaret ediliyor da, bu kamyoncu esnaf neden ziyaret edilmiyor? Biz üvey evlat mıyız? Bizim de her yerde kooperatiflerimiz, kuruluşlarımız ve insanlarımız var. Cumhurbaşkanımız, bakanlarımız ve milletvekillerimiz bizden kaçmasınlar. Bir de sektörün İtalyanlara satılacağını duydum. Acaba doğru mu? Böyle bir şey olur mu? Böyle bir şey olursa gerçekten çok üzülürüm. Böyle böyle bitiyoruz. Bütün arkadaşlarımız borçlu. Sıfır araç alamıyoruz. Bu yüzden bize de taksilerde olduğu gibi ÖTV indirimi yapılsın ki, bizler de bir şeyler yapalım. Biz de insanız, yatlara ve gemilere verilen mazot fiyatına bakın bir de bizim fiyatımıza bakın! Bize de destek verilsin ki, bu insanlar biraz rahatlasın.” önerisinde bulundu.

“C2’lilere Kantarlarda Lütfen Engel Olun”

S.S. Söğüt Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Adem Akman ise, konuşmasında belge sorunlarına değindi. Kooperatiflerin rekabet gücünün azaldığını aktaran Akman “Bakanlığımızın ve devletimizin yapmış olduğu kanunlarda eksiklikler görüyoruz. Bu eksikliklerin en büyüğü ise kantarlarda yaşanıyor. Belgelerin tamamıyla yıllardır sıkıntılar yaşanıyor. Bu belgeleri lojistik firmaları alıyorlar ve birilerine kiralayarak rant sağlıyorlar. Bize ise K ve R Belgelerini yurt içi taşımacılığı yapmamız için verdiler. Fakat C2 Belge sahipleri de yurt içinde taşımacılık yapabiliyor. O zaman biz bu belgeleri neden aldık? Yetkililere sesleniyorum; yurt içi taşımacılık yapan C2’lilere kantarlarda lütfen engel olun! Gürcistan sınırından giriyorlar. İstanbul’a gelip yük almaları gerekiyor. O bölgeden İstanbul’a ne yük varsa, ucuz pahalı demeden alıyorlar;  çünkü bu arkadaşlarımız ucuz mazot alıyor. Bizim de rekabet gücümüzü azaltıyorlar.” sözlerini kullandı.

“Sorunlara Yetkililerin Çözüm Bulması Gerekiyor”

Sakarya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Hasan Alişan ise konuşmasında “Ulaştırma sektörü kendisine muhatap olarak Cumhurbaşkanını görüyor. Bu; Cumhurbaşkanı ile halk arasındaki diğer yetkili köprülerin koptuğu anlamına gelir. Kimse kusura bakmasın. Evet yeni Türkiye var, gelişmiş bir Türkiye modeli var, yeni bir Türkiye inşa ediliyor ve asla itirazımız yok. Ancak burada Türkiye Cumhuriyeti devleti tartışılıyor ise, bir sorun var demektir. Bu soruna da yetkililerin çözüm bulması gerekiyor. Çünkü buradaki arkadaşlarımız kanunlara karşı değil ve devletine isyan etmiyor. ‘Ben kanunlara uyacağım’ diyor; ancak ‘Benim kanunlara uyabilmem için tesislerim ve alanlarım yok, yolda yürüyen aracımın hacizden dolayı bağlanması doğru değil’ diyor.” ifadelerine yer verdi.

“İlk Fırsatta TBMM’de Sorunlarınızı Dile Getireceğim”

Toplantıda son olarak konuşan MHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Levent Bülbül, sorunları meclise taşıyacağını söyledi. Bülbül “Oldukça kıymetli konuşmalar yapıldı. Direkt esnafın sorunları ve sıkıntıları dile getirildi. Her şeyi ifade etmenin bir usulü vardır. Bu usule riayet edildiği takdirde sizi herkes anlar ve anlamak zorundadır. Eğer yanlış anlaşılmama noktasında samimiyetle bir gayret sarf ediliyorsa, bu hassasiyete rağmen yanlış anlaşılıyorsa karşı tarafta bir kasıt vardır demektir. Bu sıkıntıları dinleyip de, hassasiyetleri anlamamak mümkün değil. Biz sorunları not ettik, zaten kooperatif başkanı kardeşlerimizle bu sıkıntıları zaman zaman müzakere ediyoruz. İlk fırsatta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde sizin sıkıntılarınızı dile getireceğim.” diye konuştu.