Krone Türkiye CEO'su Akgün, ''Biz Türkiye'de kalıcıyız''

Avrupa’dan Kuzey Afrika’ya, Orta Doğu’dan Orta Asya’ya kadar 23 ülkeye İzmir’den treyler gönderen Krone Türkiye, en modern tesis koşullarında, tamamı Türk çalışanlarıyla Türk ekonomisine katkı sağlıyor. Krone’nin İzmir Tire’de bulunan 224 bin metrekarelik dev tesisi, yurt dışındaki tek tesisi olma özelliğini de taşıyor.

Türk nakliyecisi için yaptığı yatırımları ve devreye aldığı yenilikleri hız kesmeden sürdüren Krone, İzmir’de düzenlediği basın toplantısında ulusal medya ve sektör basını temsilcileriyle bir araya geldi. Toplantıya Krone Türkiye CEO’su Rıza Akgün, Krone Uluslararası Satış Direktörü Andreas Völker, Krone Türkiye Satış Müdürü Ömürden Özacar, Krone Türkiye Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Mehmet Dinçer ve Krone Türkiye Kredi ve Risk Müdürü Cemile Kılıç ev sahipliği yaptı.

Krone Türkiye Üretim Müdürü Alper Evcimen eşliğinde inceleme fırsatı bulduğumuz 224 bin metrekarelik dev fabrikanın parçası olan ve 2017 Nisan ayında faaliyete alınan şasi üretim tesisinin de tanıtımı gerçekleştirildi.

2016 yılını iç ve dış toplam pazarda yüzde 60 artışla kapatan Krone, 2017 yılında da satışlarını arttırmayı sürdürdü. 2017 yılında yüzde 13 daralan iç pazarda satışlarını yüzde 8 arttıran Krone, pazar payını yüzde 15’den yüzde 19’a yükseltmeyi başardı. 2016 yılında ihracat yaptığı ülke sayısını 16 olarak açıklayan şirketin 2017 yılı sonunda Türkiye’den treyler ihraç ettiği ülke sayısı 23’e yükseldi. Türkiye’den yapılan treyler ihracatındaki pazar payı ise yüzde 23 olarak açıklandı.

Şasi üretiminden başlayarak, operasyonel kiralamaya kadar nakliyecilerin her türlü ihtiyacını karşılayabilen bir marka haline gelen Krone, üç yıldır daralan Türkiye treyler pazarında 2017 yılını da, daha önceki üç yılda olduğu gibi, satışlarını arttırarak kapatmayı başardı. Krone Türkiye CEO’su Rıza Akgün başta olmak üzere Krone yönetim kadrosu Kamyonum’a geçmiş yılları da değerlendirerek, 2018 yılı için öngörülerde bulundular.

 “UZUN BİR NEFESİMİZ VAR VE BİZ TÜRKİYE’DE KALICIYIZ”

Kamyonum Dergisi’nin sorularını yanıtlayan Krone Türkiye CEO’su Rıza Akgün, iç piyasada yaşanan daralmaya rağmen satış rakamlarında yaklaşık yüzde 9’luk bir artış gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, frigorifik araçta yüzde 39’luk pazar payıyla birinci sırada yer aldıklarının altını çizdi.

Üretimdeki yerlilik oranlarının çok yüksek seviyelerde olduğunu belirten Akgün, “Tesisimizde yüzde 100 Türk çalışan istihdam ediyoruz. Her şeyden önemlisi Türk nakliyecisi bizi artık benimsedi. Krone, Türk nakliyecisinin vazgeçilmez bir markası haline geldi. Uzun vadeli adımlar atıyoruz, uzun bir nefesimiz var ve biz Türkiye’de kalıcıyız” dedi.

“Son yıllarda treyler sektöründe büyük bir daralma yaşandı. Bu daralma maalesef 2017’de de devam etti. Buna rağmen biz iç piyasada satış adedimizi artırdık.”

Altı yıldır faaliyetlerine devam eden fabrika, geçtiğimiz yılın Nisan ayından itibaren de ikinci üretim altyapısını oluşturdu. Hızlı bir şekilde de Türkiye ve yurt dışı yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Başlangıçtan bugüne kadar yatırım, üretim kapasitesi ve pazar genişlemesi olarak nasıl bir süreç izlendi?

Almanya’da ve Avrupa’da edindiğimiz tüm tecrübeyi ve yakaladığımız yüksek kalite standardını Türk hizmet anlayışıyla buluşturmak parolasıyla Türkiye’de bu işe koyulduk. Türkiye’de işe başladığımızda treyler pazarı oldukça büyük bir pazardı. Bizim beklentimiz de çok yüksek adetlerde üretim yapmaktı, ancak son yıllarda treyler sektöründe büyük bir daralma yaşandı. Bu daralma maalesef 2017’de de devam etti. Buna rağmen biz iç piyasada satış adedimizi artırdık. Bu anlamda başarılı olduğumuzu söyleyebilirim ama bu fabrikanın teknik kapasitesi on bin adet. Biz 2017’yi iki bin adetle kapattık ki 2016’yı da bu şekilde kapatmıştık. Buna rağmen ihracatımız artıyor ve yakın zamanda kapasiteyi neredeyse ikiye katlayacağız. Şu anda da bununla ilgili çalışmaları başlatmış durumdayız. Sektör olarak zorlu bir altı yıl geçirdik, özellikle nakliye sektörü için çok sıkıntılı yıllar oldu. Ümit ediyoruz ki 2018 daha iyi bir yıl olacak. Araçların yenilenmesinin zamanı da geldi. Dolayısıyla yol güvenliği açısından da artık araçların yavaş yavaş yenilenmesi gerekiyor.

“Krone’nin yüksek kalite standartlarına uygun şasilerimizi de kendi fabrikamızda üretiyoruz.”

Geçen sene de söylediğimiz gibi bizim için önemli olan Güney komşularımızla olan ilişkilerimiz ve ticaretimiz. Bu ilişkilerin ve ticaretin canlanması çok önemli çünkü nakliye sektörü o bölgelere çok iyi işler yapıyordu. Bu ilişkilerin canlanmasını ümit ediyoruz. Ne kadar sürer bilemiyoruz ama yakın zamanda bir sona gelineceğini düşünüyoruz.

İhracat artışından ötürü kapasitemizi haftalık 45 adetten 80 âdete çıkarttık. Krone’nin yüksek kalite standartlarına uygun şasilerimizi de kendi fabrikamızda üretiyoruz. Yeni devreye aldığımız bu tesiste 100’ü aşkın çalışanı istihdam ediyoruz. Üretimdeki yerlilik oranımız çok yüksek seviyelere çıkmış durumda. Tesisimizde yüzde 100 Türk çalışan istihdam ediyoruz. Her şeyden önemlisi Türk nakliyecisi bizi artık benimsedi. Krone, Türk nakliyecisinin vazgeçilmez bir markası haline geldi. Uzun vadeli adımlar atıyoruz, uzun bir nefesimiz var ve biz Türkiye’de kalıcıyız.

 “Yüzde 9’luk Artış Gerçekleştirdik”

Sektör genelinde 2016 ve 2017’de beklenen performansın gösterilemediğine ve sektörde daralma yaşandığına vurgu yaptınız. Sizin geçen seneki hedefiniz neydi ve bunun ne kadarına ulaştınız?

Geçen yıl İstanbul’da düzenlediğimiz basın toplantısında hedefimizi yüzde 12’lik artış olarak belirlemiştik. Biz bu yüzde 12’lik artışı gerçekleştiremedik ancak iç piyasada yaklaşık yüzde 9 oranında bir artış gerçekleştirdik. İç piyasada bu hedefi tutturduğumuzu söyleyebiliriz ki iç piyasa daha zor olan kısım. İhracattan dolayı biraz gerileme oldu, bu nedenle böyle bir fark ortaya çıktı. Yüzde 12 olmasa da yüzde 9’luk artış iç piyasa için oldukça iyi bir oran diyebiliriz. Çünkü iç piyasada 2017’de de daralma devam etti.

Ürün gamlarına baktığımızda, TREDER verilerine göre, tenteli araç grubunda yüzde 16 pazar payıyla ikinci, frigorifik araçta ise yüzde 39 pazar payıyla birinci sırada yer aldık.

 “Tire’de Bulunan Fabrikamız Büyük Bir Rol Üstleniyor”

Geçtiğimiz dönemde ihracat konusunda nasıl bir yol izlediniz? Bu sene için planlarınız nelerdir? Hangi ülkelerle çalışmayı planlıyorsunuz?

Öncelikle şunu belirteyim, biz kalite olarak Alman kalitesini yakalamak zorundayız. O nedenle bu fabrikamızda ciddi bir yatırım ve alt yapı ile işe başladık. Bunun sayesinde özellikle Almanya başta olmak üzere, Orta Avrupa ülkelerine ihracatımızı gerçekleştirdik. Şu anda yeni pazar olarak Fransa’ya ihracata başladık ve ciddi işler gerçekleştiriyoruz. İngiltere pazarı için yeni bir araç dizayn ettik ve İngiltere’ye de araç göndermeye başladık. Hatta İsveç’e kadar gittik. Bu ihracatlar Avrupa ağırlıklı ama Kuzey Afrika’da Cezayir ve Fas gibi önemli pazarlar da bulunuyor. Buradaki arkadaşlarımızın yeni pazarlara girmesi sayesinde Tanzanya’ya geçen yıl ihracat gerçekleştirdik. Son olarak Suudi Arabistan’a ihracata başladık ve ilk araçlarımızı gönderdik. Suudi Arabistan için daha uzun araçların üretimini de bitirdik ve o araçlar da yola çıkacak. Rusya, çok büyük ve önemli bir pazar, orada büyük bir ihaleyi kazanmış durumdayız. Takdir edersiniz ki Avrupa’daki iki büyük treyler markasından biriyiz. Global bir marka olmak için uzun bir yolumuz var, işte tam bu noktada da İzmir Tire’de bulunan fabrikamız büyük bir rol üstleniyor. Daha uzak ülkelere de ulaşmak istiyoruz. Uzak Doğu ile şu anda bir irtibatımız var, o bölgelere dahi ulaşmayı hedefliyoruz.

“Bu Pazarın Artık Rahatlamaya İhtiyacı Var”

2018’de büyüme olarak nasıl bir hedefiniz var? İç pazar ve ihracat oranı olarak nasıl bir öngörüde bulunursunuz?

Açıkçası biz üretimimizi neredeyse ikiye katlayacağız. Bunun da nedeni ihracattır. Avrupa’daki işlerin çok çok iyi gitmesidir. Kapasite doluluğu hem Türkiye’de hem de Almanya’daki fabrikada mevcut. İç piyasada ise bir canlanma olmasını hala bekliyoruz. Geçen sene yaklaşık yüzde 9 oranında olan artışı, bu sene en azından yüzde 10 oranında olur şeklinde öngörümüz var. Hatta daha fazlasını beklememiz lazım çünkü her sene düşen bir pazardan bahsediyoruz. Bu pazarın artık rahatlamaya ihtiyacı var.

“Birebir Temasta Olmayı Tercih Ediyoruz”

Siz en baştan beri satışlarınızı kendi ekibiniz ile planladınız ve yaptınız. Bu kararınızdan memnun musunuz? Satış ekibinizi ne şekilde geliştirdiniz? Türkiye genelinde satış ve servis altyapınız nasıl?

Türkiye’de 33 adet servisimiz bulunuyor. Gebze’de yedek parça merkezimiz var. Bölgelerde satış elemanlarımız gerçekten çok iyi işler başarıyorlar. Biz kendi noktalarımızla hizmet veriyoruz ve bu kararımızdan memnunuz. İlerleyen zamanlarda ‘bayilerle çalışmayız’ diyemeyiz ancak biz müşterilerimizle birebir temasta olmayı tercih ediyoruz. Arkadaşlarımız da müşteri ile o güveni çok güzel sağladılar. Sürekli ziyaretlerde bulundular, pes etmeden devam ettiler ve yaklaşımımız takdir de gördü ki müşterilerimiz yavaş yavaş bize gelmeye başladı. O nedenle biz bu yaklaşımın doğru olduğunu düşünüyoruz. Arabulucularla değil, Krone’nin bir temsilcisinin müşteri ile temas kurmasına önem veriyoruz.

“İkinci Elden Oldukça Memnunuz”

Geçtiğimiz dönemde ikinci el araç konusunda bir yapılanmanız olmuştu. İkinci el konusunda nasıl bir gelişme izlendi ve yurt dışına satışınız söz konusu mu?

Sancaktepe’deki yerimizde iki sene önce ikinci el treyler satışına başladık ve durumdan oldukça memnunuz. Müşterilerimiz sipariş vermeden önce, ellerinde bulunan araçları ne yapacaklarını bize soruyordu. Bizim de bu anlamda müşterilerimize güzel bir çözüm sunduğumuzu düşünüyoruz. İkinci elden oldukça memnunuz ancak işin daha çok başındayız. Güzel sonuçlara ulaşacağımızı düşünüyorum.

İkinci el araçlarda yurt dışına satışımız olmuyor. Türkiye kapalı bir pazar olduğu için ikinci el fiyatları çok yüksek. Avrupa’daki ikinci el fiyatları daha düşük o nedenle şu andaki şartlarda rekabet yaratmak oldukça zor.

Andreas Völker: Toplam 51 bin 507 adet treyler sattık

Krone Uluslararası Satış Direktörü Andreas Völker de basın toplantısına katılan isimler arasındaydı. Tire Fabrikası dışında dört fabrikada daha üretim yaptıklarının altını çizen Völker, 2017 yılında Krone olarak 1,9 milyar dolar ciro yaptıklarını belirtti.

Krone Grubunun Almanya’da ticari araç ve tarım makineleri olmak üzere iki ayrı dalda üretim yaptığını söyleyen Krone Uluslararası Satış Direktörü Andreas Völker, treylerde Tire dışında Almanya’da 4 adet fabrikada üretim yaptıklarını vurguladı. 2016-2017 mali yılında Krone Grubunun satışlarının yüzde 69’unun ticari araçlar grubundan geldiğini belirten Völker, “Geçtiğimiz yıl toplam 1,9 milyar Euro’luk ciro gerçekleştirdik. Krone Grubu, Almanya ve Tire fabrikaları dahil olmak üzere, 2016-2017 mali yılında toplam 51.507 adetlik treyler satışı gerçekleştirdi” dedi.

Krone’nin her zaman için öncü ve yenilikçi bir kültürle hareket ettiğini belirten Völker, “Önümüzdeki dönemde oldukça önemli yenilikleri açıklayacağız. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Krone, uluslararası çapta çok geniş bir organizasyon yapısına sahip. Bu organizasyonu en doğru şekilde yönetebilmek adına yönetim kurulumuzun çalışmaları devam etmektedir. Yakın bir gelecekte açıklayacağımız yeniliklerle birlikte global çapta treyler sektörüne yön vermeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“Örnek Alınacak Bir Yapılanma İçerisindeyiz”

Basın toplantısında açıklamalarda bulunan Krone Türkiye Satış Müdürü Ömürden Özacar, satış temsilcisi ekiplerinin talepleri karşılamak için gece gündüz çalıştıklarını vurguladı. Özacar ayrıca, ‘Soğuk Zincir’ yönetmeliği ile birlikte frigorik treyler satışının artacağına vurgu yaptı.

Kullanıcılarının tüm ihtiyaçlarına en hızlı şekilde cevap verebilen bir konuma geldiklerini belirten Krone Türkiye Satış Müdürü Ömürden Özacar, “Mayıs 2016’da Gebze’de satış, satış sonrası ve yedek parça merkezimiz olan Krone Center’ı hayata geçirdik. 3 yıl içerisinde Türkiye genelinde 33 adet yetkili servis noktası açtık. Mart 2017’de İstanbul/Sancaktepe’de İkinci El Treyler Operasyon Merkezimizi devreye aldık. Burada 1 yılda 98 kullanıcımıza takas desteği sağladık. Diğer taraftan Eylül 2016’da treyler sektörünün ihtiyacı olan filo kiralama hizmetini Krone Fleet markamız ile vermeye başladık” dedi. Müşteri temaslarını her yıl daha yukarı taşıdıklarına dikkat çeken Özacar, “Türkiye çapındaki bölgelerde bulunan satış temsilcilerimiz, kullanıcılarımızın taleplerini karşılamak için 7/24 hizmet vermeyi sürdürüyor. Satış temsilcilerimiz geçtiğimiz yıl toplamda 11 bin 812 müşteri teması gerçekleştirdi” şeklinde konuştu.

Direkt satış sistemini benimsedikten sonra satışlarını her sene arttırdıklarını hatırlatan Özacar, “Kullanıcılarımızın tüm ihtiyaçlarını hızlı ve doğru bir şekilde gidermeyi amaçlıyoruz. Arka planda satış ekibimizi her geçen gün daha donanımlı bir hale getirmek için çalışmalarımız oluyor. 2017 yılı yaz aylarında ekibimizi bir dizi eğitime tabi tuttuk. Toplam 84 saat eğitim aldılar. 2018 yılı içerisinde satış ekibine verilecek eğitimler de şimdiden planlanmış durumda” dedi.

2018’de ‘Soğuk Zincir’ yönetmeliği ile birlikte frigorifik treylerlere olan talebin artmasını beklediklerine dikkat çeken Özacar, ayrıca filo yenileme ihtiyaçlarının yeni filo yatırımlarını da getireceği öngörüsünde bulundu.

“Türkiye’deki Konumunu Daha da Güçlendirdi”

Krone’nin satış sonrası için ciddi bir yapılanmaya gittiğini ifade eden Krone Türkiye Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Mehmet Dinçer, sektöre öncülük yaptıklarını ve tüm kullanıcılarını değişime ortak ettiklerini dile getirdi.

Türkiye’de Krone Center Gebze ve 33 adet yetkili servisle satış sonrası hizmet ağını güçlendirmeye devam ettiklerini aktaran Krone Türkiye Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Mehmet Dinçer, “Sürekli ihtiyaç analizleri yapıyoruz. Yetkili servis sayımızı arttırmaya devam edeceğiz. Krone, satış sonrasına verdiği önemi kısa sürede bu ciddi yapılanmaya giderek gösterdi. Üretimde olduğu gibi satış sonrasında da yüksek standartlara ulaşmayı başardık” dedi.

Krone Center Gebze’nin varlığının, Krone’nin Türkiye’deki konumunu daha da güçlendirdiğini ifade eden Dinçer, tüm satış sonrası ve yedek parça operasyonlarının bu merkezden idare edildiğine dikkat çekti. “Biz Krone olarak her zaman kullanıcılarımızın yanında yer alıyoruz. Kullanıcılarımıza nitelikli hizmeti en uygun maliyete sunmayı amaçlıyoruz ”dedi. Gebze’deki merkez serviste Türkiye’deki diğer servislerden gelen teknisyenlere eğitimler verdiklerini de hatırlatan Dinçer, “Krone, her zaman bu sektöre öncülük etmeyi başaran bir marka. Türkiye’de son kullanıcısıyla buluşup, önerilerini birinci ağızdan dinleyen ilk treyler markası olduk. Bu öneriler ışığında ürünlerimizde kalıcı değişikliklere de imza attık. Gelişmeyi reddetmiyoruz, aksine tüm kullanıcılarımızı değişime ve yeniliğe ortak ediyoruz” şeklinde konuştu.

Alman Kalitesini Birebir Uyguluyor

Krone Türkiye Üretim Müdürü Alper Evcimen, fabrikalarında Alman kalitesini birebir uyguladıklarının altını çizerek, Krone ekibinin, ürettikleri her ürünü yoğun test uygulamalarından geçirdiğini söyledi.

“Krone’yi diğer markalardan ayıran en önemli özellik kalitesi ve uzun ömürlü olması.”

Sizler son teknoloji üretim yaptığınızı fabrikayı gezerken bize aktarmıştınız. Şase size ait, aks size ait, üretimin her parçası size ait ve bu da size avantaj sağlıyor. Krone araçlarının müşteriye katkı sağlayacak en önemli detaylarını söyler misiniz?

Krone’yi diğer markalardan ayıran en önemli özellik kalitesi ve uzun ömürlü olması. Krone, Avrupa’da fazlasıyla kabul görmüş bir treyler üreticisi. Bizim de yola çıktığımız ilk günden beri bu kaliteyi Türkiye’de sürdürme kararlılığımız var. Personel alımlarımızı ve eğitimlerimizi başlattık. Bu konuda çok yoğun bir eleme ve deneme yöntemi uyguluyoruz. Almanya’dan arkadaşlarımız geliyor. İzmir, Tire fabrikasında Alman kalitesi birebir şekilde uygulanıyor.

“Krone Ekibi, Ürettiği Ürünleri Test Ediyor”

Bizim ürünlerimiz tasarlandıktan sonra, üretime alınmadan önce çok büyük testlerden geçiyor. Örneğin şu an İngiltere pazarı için yaptığımız bir ürünümüz var. Bunların çok uzun süren yol testleri yapıldı. Bu uzun testlerde şasenin dayanıklılığı kontrol edildi. Burada bir mühendislik, tecrübe ve katkı var ancak bu katkının sonuçlarını da Krone ekibi test ediyor, onaylıyor ve ürünü piyasaya bu şekilde sunuyor.

Müşteri taleplerine göre gerçekleştirilen butik üretim son dönemde birçok araç türünde uygulanıyor. Yurt dışındaki müşterilerinizden de kendi ülkelerinin koşullarına yönelik aracı güçlendirmek amaçlı taleplerin geldiğini belirtmiştiniz. Türkiye’de müşterilerinizden bu tarz talepler oluyor mu ve siz bu talepleri nasıl karşılıyorsunuz?

Bu tarz taleplerle karşılaşıyoruz. Ancak araca baktığımızda aracı oluşturan bazı şartlar var. Yasal şartlar var, müşteri şartları var ve Krone’nin kendi tecrübesiyle ortaya koyduğu Krone şartları var. Tabii ki müşteri kendi taleplerini ortaya koyacak ama bu taleplerin yasal şartlara ve Krone kalitesinin getirdiği şartlara uygun olduğunu değerlendirmek durumundayız. Her iki şarta da uygun olduğunu düşünüyorsak müşteri taleplerini karşılıyoruz.

 “Özmal’ Aracınızın Yarısı Kadar Kiralama Yapabiliyorsunuz”

Düzenlenen basın toplantısında treyler filo kiralaması ve kredi olanakları konusunda açıklamalarda bulunan Krone Türkiye Kredi ve Risk Müdürü Cemile Kılıç, kurumsal firmaların treyler filo kiralama yoluna gittiklerini belirtti.

Treyler kiralama önemli bir konu. Geçen sene beklentilerinizin üzerinde bir kiralama performansı gösterdiğinizi ifade ettiniz. 2016-2017 yılları arasında nasıl bir artış oldu? Önümüzdeki dönem için nasıl bir öngörünüz bulunuyor? Kurumsal manada treyler kiralaması yapan belki de tek firmasınız. Bu noktada biraz müşteri profilinizi de açmanızı istiyorum. Müşteri profili bölgesel olarak değişiyor mu? Özellikle iş kolu manasında özelleşiyor mu?

Filolarında ciddi sayıda araç barındıran firmalar bizden operasyonel kiralama yapıyor. Kiralama yapabilmeniz için sizin sahip olduğunuz C2 belgesinin içerisinde yer alan ‘özmal’ aracınızın yarısı kadar kiralama yapma hakkınız var. Bunu ancak büyük firmalar yapabiliyor. Büyük firmaların da kiralama yapmasının diğer nedenleri arasında kasko poliçesiyle ve araçların periyodik bakımlarıyla uğraşmaması bulunuyor. Biz kiralama işini büyük firmalardan bir tık aşağıya çekmeye çalışıyoruz. Müşterilerimizin C2 belgesi müsaitse biz kiralamayı öneriyoruz. Müşterilerimize kısa dönemli projeler geliyor, taşıma yapması gerekiyor. Bunun için de araç yatırımı yapmak çok mantıklı gelmiyor. Bazı müşterilerimiz de peşinat ödemek istemiyorlar. Biz de kiralama yaparken peşinat almıyoruz. Aynı binek araç kiralar gibi işlem uyguluyoruz. Operasyonel kiralama çok emek isteyen bir alan. İşin çok başındayız ama iyi rakamlara ulaştık. 2017 yılını yüzde 10 gibi bir artışla kapattık. 2018 yılında ise yüzde 18’lik bir artış bekliyoruz.