Dünyadaki lojistik yapısının hızla değiştiğine ve profesyonelliğin ön plana çıktığına işaret eden Yüncüoğlu, “Kombine taşımacılık giderek öne çıkıyor. Sektörde sürekli bir değişim var. Bu dönemde değişime ayak uydurabilenler ayakta kalacak, diğerleri silinecek” değerlendirmesini yaptı.
Lojistik sektörünün ciddi sıkıntılardan geçtiğini anlatan Doğan Yüncüoğlu, bunun başlıca sebebi olarak akaryakıt fiyatlarındaki artışı gösterdi. Sefer sayılarının ve karlılığın giderek azaldığını vurgulayan Yüncüoğlu, ABD’den başlayıp tüm dünyaya yayılan global krizin de bu daralmada büyük pay sahibi olduğunu anlattı. Türkiye’nin kendisine özgü sorunları bulunduğuna da değinen Doğan Yüncüoğlu, “Ülkemiz AB sınırlarının dışında kalmasının sıkıntısını yaşıyor. AB şu anda kendi serbest sirkülasyonunu oluşturmuş durumda. Dolayısıyla bizim nakliyecimiz bu sınırları aşarsa kota gibi büyük zorluklarla karşılaşıyor. Hiçbir şey olmasa gittiği ülke kendi çekicisinin kullanılmasını zorunlu kılıyor. Bu da sektörümüzü daraltıyor” dedi. Yüncüoğlu, nakliyecinin dolar üzerinden para kazanmasına rağmen harcamalarını Euro üzerinden yapmasını da ayrı bir sorun olarak gösterdi.
Koluman Grup olarak yaklaşık yarım asırdır sektörde bulunduklarını ve Koluman Kögel’in ise Ankara’da küçük bir atölyede faaliyete başlayıp 10 yılda 300 kişiye istihdam sağlayan 300 bin metrekarelik arazi üzerine kurulu bir fabrikaya dönüştüğünü kaydeden Doğan Yüncüoğlu, “30 bin metrekareye yakın kapalı alanımız bulunmakta. Kögel’in bayiliğini ve başta Rohr olmak üzere birçok önemli kuruluşun lisanslı üretimini gerçekleştirmekteyiz. Ana iş kollarımızdan biri treyler üretimi ancak bunun yanında konteyner taşıyıcıları, Kögel lisanslı tenteli ve perdeli grup üretimlerimiz var. Rohr lisanslı akaryakıt tankerleri ve treyler üretiyoruz. Kendi markamızla ürettiğimiz treylerler de var. Damperden tutun itfaiye araçlarına katar özel üretimler ile proje bazlı üretimlerimiz bulunmakta” diye konuştu. Ürün gamlarını özel ve kamu kuruluşlarına yönelik olarak ikiye ayrıldıklarını açıklayan Doğan Yüncüoğlu, Aselsan ile önemli projelere imza attıklarını, üretimlerinin yüzde 10’unu askeriye adına gerçekleştirdiklerini söyledi.
“Fabrika içi yapısal dönüşüm kapasiteyi 2 katına çıkardı”
Sürekli yeni yatırımlar ve değişim içinde olduklarına dikkat çeken Doğan Yüncüoğlu, bu yıl fabrika içinde yapısal bir dönüşüme giderek bir taraftan çalışmayı daha sistematik hale getirirken diğer taraftan üretim kapasitelerini 2 katına çıkardıklarını söyledi.
Treyler grubunu artık ayrı bir ürün grubu olarak ela alıp ona özel bir üretim bandı ayırdıklarını anlatan Doğan Yüncüoğlu, proje bazlı özel ürünlerini ise ayrı gözlerde üretmeye başladıklarını bildirdi. Lojistik sistem altyapılarını oturttuklarını, ambar sistemlerini yaşayan bir organizma haline getirdiklerini kaydeden Yüncüoğlu, böylece 2 binlerde olan üretim kapasitelerini yaklaşık 4 bin 500 farklı tipte araca çıkarttıklarını anlattı. Tankerlerinde artık ADR sertifikasına sahip olduklarına da değinen Doğan Yüncüoğlu, bunların dışında inşaatlara yönelik damper üretim yatırımları bulunduğuna da işaret etti. Lojistik kadar inşaatın da kendileri için kritik bir sektör olduğunu vurgulayan Yüncüoğlu, “Farklı sektörler hitap ederek risk dağılımı yapıyoruz. Böylece bir sektörde sıkıntı olması halinde açığı diğer sektörlerle kapatma imkİ¢nımız doğuyor” dedi.
Yılsonunda geçen yıla göre iki kat büyümeyle 50 milyon dolarlık ciroya ulaşmayı hedeflediklerini anlatan Doğan Yüncüoğlu, bu büyümede ihracatın da büyük rol oynayacağına değindi. Üretim kapasitelerinin artmasıyla ihracatı daha rahat besleyebildiklerini kaydeden Yüncüoğlu, ağırlıklı olarak Rusya ve Doğu Avrupa ülkelerine yönelik ihracatlar gerçekleştirdiklerini anlattı. Üretimlerinin yarısının ihracata gittiğini, kalanını iç piyasaya sattıklarını dile getiren Yüncüoğlu, “İhracata yönelince cirosal artış geldi ancak bunun yanında treyler grubuyla ilgili biraz daha çeşitliliğe gidiyoruz. Butik olmaya çalışıyoruz. İsteklere göre, lojistik çözümler bulmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kamyon yerini çekici-treyler kombinasyonu alıyor”
Yasalarla kamyonlarda yükleme sınırlarının kontrollerinin artmasının ardından gerek ekonomik olması gerekse yasalara uygun olması nedeniyle kamyonların yerini çekici-treyler kombinasyonuna bıraktığına da işaret eden Doğan Yüncüoğlu, kamyonla bir seferde en fazla 25 ton taşınırken çekici ve treyler ile bu rakamın 40 tona ulaştığını böylece yakıttan da tasarruf edilmesi nedeniyle bu uygulamaya çok daha önce geçilmiş olması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’de treyler pazarının oturmuş markalar ve merdiven altı üretim olarak ikiye ayrılması gerektiğini de anlatan Doğan Yüncüoğlu, her iki grubun da pazarın yarısını teşkil ettiğini söyledi. Koluman Kögel olarak markalı grup içinde yüzde 10-12’lik bir pazar payına sahip olduklarını kaydeden Yüncüoğlu, Türkiye’deki treyler pazarının yılda 12–14 bin arasında değiştiğini söyledi.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |