Google, 6 yıldır üzerinde çalıştığı ve gelişim süreci devam eden sürücüsüz otomobil projesi kapsamında üretilen prototip aracı gazetecilere tanıttı. Sürücüsüz otomobil projesine ilişkin Silikon Vadisi laboratuvarlarına davet ettiği gazetecilerin sorularını yanıtlayan Google yetkilileri, ardından gazetecileri prototip araçla sürüşe çıkardı. Dış görünüşüyle Koala'ya benzeyen küçük ve sevimli otomobilin, iç dizaynındaki sadelik dikkati çekerken, yetkililer, geleceğin otomobili iddiası taşıyan bir araca göre oldukça basit malzemelerle tasarlanmış iç dizayna ilişkin, nihai üretimde modelin değişeceği ve geliştirileceğini ifade etti. Sıradan otomobillerden farklı olarak, konsol, direksiyon ve pedallarının olduğu bölümde küçük bir ekrana sahip araç, ekranda yanıp sönen ''Hadi gidelim'' sloganıyla sürücüyü karşılıyor. Yuvarlak siyah butona basarak aktif hale gelen araç 3'ten geriye sayarak harekete geçiyor. Sürüş sırasında aracın sensör vasıtasıyla algıladığı görüntüler ekrana yansıyor.
Hız değil güvenli sürüş
Roush Engineering tarafından Livonia'da üretilen araç şimdilik saatte maksimum 40 kilometre hızla gidiyor. Aracın, deneme sürüşleri için yeterli hıza sahip olduğunu belirten yetkililer, güvenli sürüşün çok daha önemli olduğuna dikkati çekti. Denizaltı ve uçaklarda bulunan cayroskop ve hız ölçerlerle donatılmış ve geçiş güzergahındaki her ayrıntıyı içeren detaylı GPS sisteminin yanında otomobile yerleştirilmiş kamera ve sensörlerle çevresini algılayan araç, tüm yönlerde 183 metreye kadar alanı 360 derece görüş açısıyla tarayabiliyor. Bu da bir insana göre çok daha hızlı olarak aracın tehlikeyi fark etmesini sağlıyor.
Sürücüsüz araç trafikte, ambulans, kamyon, otomobil, bisikletli ve yayalar arasında rahatlıkla ayrım yapabiliyor. Google yetkilileri, sürücüsüz araçlarda çevreyi algılamanın çok önemli olduğunu, aracın, dedektörüne takılmayan bir şeye karşı tepki veremeyeceğini, dolayısıyla trafikte aracın çevresinde olan biten her şeyi algılaması konusunda çok hassas ve dikkatli olduklarını kaydetti.
Öngörme yeteneği
Google Sürücüsüz Otomobiller Proje Direktörü, robot bilimci Chris Urmson, gazetecilerin, trafikte öndeki aracın aniden durup yol kenarına park etmek üzere geri manevra yapması halinde sürücüsüz otomobilin buna nasıl tepki verdiğine ilişkin sorusu üzerine şunları söyledi:
"6 yıldır devam eden test sürüşlerinde araçlar trafikte birçok farklı durumla karşılaştı. Sürüşler sırasında bir aracın yaşadığı tecrübe diğer araçlara aktarıldı ve bu asla silinmemek üzere kaydedildi. Bahsettiğiniz de sadece kaydedilmiş tecrübelerden biri. Yani sürücüsüz otomobillerimiz artık öndeki aracın ne yapacağına dair bir tür his geliştirdi diyebiliriz. Trafikteki tecrübelerinde araçların bir anda durup park için geri yanaştığını gördüler. Dolayısıyla caddede park etmek için boş bir noktayı algıladıklarında öndeki aracın geri yanaşarak o noktaya aracını park etmeye çalışabileceğini öngörüyorlar. Yayanın, bisikletlinin ya da arabanın hangi hareketi yapacağını tahmin edebiliyorlar."
90 yıla denk sürüş tecrübesi
Bugüne dek trafikte 2 milyon kilometre test sürüşü yapan ve bu tecrübeye sahip otomobillerden alınan datalar üzerinden geliştirilen yazılım ile 90 yıla eşit sürüş tecrübesi taşıyan Google'ın sürücüsüz otomobilleri, şu ana dek dikkatsiz sürücülerden kaynaklanan ve ciddi olmayan 9 kaza yaptı. Google yetkilileri, bu kaza sayısını 1'e düşürdükleri gün tüm sorumluluğu üstlenerek otomobillerin satışına başlanacağı sözünü verdi.
Yağışlı yol şartları
Yetkililer, trafikteki önemli tecrübesine karşın sürücüsüz otomobillerin henüz karlı ve yağışlı havalar için hazır olmadığını, bu tür durumlarda trafik polisinin ya da yayaların el işaretlerini araçların henüz çözemediğini söyledi. Farklı hava koşulları ve sıra dışı durumlar için Google mühendislerinin prototip aracı geliştirme çalışmaları devam ederken, 25 prototip araçla Mountain View ve Austin'de test sürüşleri yapılıyor.
Milliyet