Temmuz 2008'den itibaren tam sayım uygulamasının tüm hızla devam ettiğini kaydeden Akıncı, "Rusya'nın ne yapmak istediğini bir türlü anlayamadık. Rusya ile Türkiye arasında siyasi sorun olduğuna yönelik iddialar gerçeği yansıtmıyor. Siyasi bir sorun yok, tam tersine Türkiye tarihinin belki en yakın dönemini yaşıyoruz. Ama siyasi düzeyde bunu yaşarken gümrük idaresinin hükümetin onayıyla aldığı bir kararı uyguluyorlar. Bu tip bu uygulamayı herkese yapsalar problem yok ama sadece Türkiye'ye uygulanıyor" açıklamasını yaptı.
Sektörde dile getirilen iddiaya göre ise Rusya, gümrük işlemlerinin kolaylaştırılması için özel iki şirketin kurulup devreye girmesini istiyor. Bunun için de işleri zorlaştırıyor.
MNG Kargo uçağı 1.5 ay bekledi
İmzalanan protokolün işlemediğini belirten Halil Akıncı, eğer mallar başka bir ülke üzerinden geliyorsa gümrük sıkıntısının yaşanmadığını dile getirdi. Akıncı şirketlerin Rus makamlarından korktuğu iddiasını da gündeme getirerek şöyle devam etti: "Şirketler teker teker 'zorluk çekiyoruz' diyemiyorlar, Rus makamlarının onlara karşı tutumları değişir diye çekiniyorlar."
Kargo konusunda da sıkıntının olduğunu belirten Akıncı, "MNG Airlines kargo uçağını 15 gün tuttular, geri gitmesine izin vermediler. O uçak 1.5 ay bekledi" dedi. Yeni uygulama başladığında bir sıkıntının olmasının normal olduğunu ancak bunun bir engellemeye dönüştüğünü aktaran Akıncı, "Eğer her eksiklik teker teker, birer ikişer gün arayla söyleniyorsa demek ki bir engelleme vardır. Başka bir anlamı yoktur. Rusya ile Türkiye arasında siyasi sorun olduğuna yönelik iddialar gerçeği yansıtmıyor. Siyasi bir sorun yok, tam tersine Türkiye tarihinin belki en yakın dönemini yaşıyoruz. Ama siyasi düzeyde bunu yaşarken gümrük idaresinin hükümetin onayıyla aldığı bir kararı uyguluyorlar, ne yapmak istedikleri belirsiz. Bu tip bu uygulamayı herkese yapsalar problem yok ama sadece Türkiye'ye uygulanıyor."
Basitleştirilmiş hat işlevsiz kaldı
Rusya ile Türkiye arasındaki gümrük krizi geçtiğimiz yıl temmuz ayında patlak verdi. Rusya hükümeti, Türkiye ile ikili ticarette 500 milyon civarında kayba uğradığını öne sürerek, Temmuz 2008'de Türk kökenli malların tek tek kontrolüne başlamıştı. 13 Ağustos'tan sonra ise çok daha sıkılaştırılan bu uygulamanın ardından ise Eylül ayında gümrük işlerinin basitleştirilmesini öngören protokol imzalanmış ve kasım ayında yürürlüğe girmişti.
Ancak bu dönemde Rusya'nın bir talebinin işleri iyice çıkmaza sürüklediği bilgisi gelmişti. İki ülke arasındaki miktar ve fiyat sapmaları ile çifte vergilendirmeyi önlemek için her iki tarafta iki şirket kurulması ve bu şirketlerin karşılıklı ihraç ve ithal işlemlerinde noter görevini üstlenmeleri önerisi ilk başta kabul edildiği, daha sonra ise gümrüklerde söz sahibi olan birimleri karşı karşıya getirdiği ve talebin reddedildiği iddialar arasındaydı.
12-16 Şubat arasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Moskova ziyaretinin ardından Rusya Federal Gümrük Servisi Başkanı Andrey Belyaninov başkanlığındaki Rus heyeti 16-18 Şubat tarihlerinde Türkiye'ye gelerek ikili görüşmelerde bulundu. Görüşmelerin son günü olan 18 Eylül protokolünü hayat geçirecek pilot projenin başlaması için anlaşmaya varıldı. Türkiye'de İstanbul Atatürk ve Sabiha Gökçen Havalimanları ile Rusya'da Moskova Vnukopo Havalimanı Basitleştirilmiş Gümrük Hattı için seçildi ve 5 Mart 2009 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan tebliğ ile BGH uygulanabilir hale geldi. Ancak sorunlar hala bitmedi.
Yabancı plakalı araçlardan medet umuluyor
UND Başkanı Tamer Dinçşahin de TIR sahiplerinin farklı çözümlere işlerini sürdürmeye çalıştıklarını söylüyor. Dinçşahin, "Bulunan çözüm malların yabancı plakalı araçlara aktarılması suretiyle Rusya'ya sokulması. Bu da bir maliyet yaratıyor. İki ülke arasında bürokratik çözümler yaratılamadı. Kota sorununu aşamadık" diyor. Rusya'nın talep ettiği ve çözüm olarak gösterilen iki özel şirket kurulmasının da karşısında olduklarını belirten Dinçşahin, "Bu rekabetçi ortamda bütün taşıma bilgilerimizin bir özel firmaya devredilmesi anlamına geliyor. Bu şekilde çözüme karşıyız" diyor.
Bazı kaynaklar tarafından ortaya atılan bir iddia ise Türkiye tarafında kurulması planlanan şirketin Türkiye ile Rusya arasındaki ticareti engellediği. Bu konuyla ilgili görüş bildiren
Dinçşahin, "Bu Türk tarafında kurulacak şirketin Rusya-Türkiye arasındaki ticareti baltalamak istemesine ihtimal vermek istemiyorum. Eğer böyle bir şey varsa da kamunun acilen bunun araştırması ve önüne geçmesi gerekiyor" diyor.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |