Uluslararası Düzeyde Kronolojik Sırayla Yaşananlar..
Zamanla global bir krize dönüşen savaşın ise dünyada farklı yansımaları oldu… Sadece ülkeler değil global düzeyde birçok şirket de Rusya’yı boykot etmeye başladı. Rusya bu hamlesiyle tarihin en hızlı ve şiddetli önlemlerinden nasibini alan ülkesi oldu. Ülkeler, toplumlar ve firmalar arasında oluşan koalisyon sonucu Rusya sadece boykot edilmekle kalmadı, aynı zamanda işgal ettiği Ukrayna’nın da birçok destek almasına tanıklık etti. Rusya dünya platformunda gitgide daha izole bir konuma gelirken, bu süreçte işgalin yansımaları nasıl olmuş birlikte bakalım.
Savaşın hemen ardından tarih 28 Şubat’ı gösterirken Rusya Maliye Bakanlığı, Rus ihracatçılarına döviz kazançlarının yüzde 80’ini satma zorunluluğu getirildi.
2 Mart’a gelindiğinde ise Ford, Apple, Hsbc, Nike, Boeing’in de aralarında olduğu dev şirketler Rusya ile faaliyetlerini sonlandırdıklarını açıkladı. Aynı zamanda otomotiv firmalarından Daimler Truck, Harley Davidson Rusya’daki faaliyetlerini durduracağını açıklarken, Volkswagen Rusya’daki bayilere otomobil teslimatını, Volvo ise Rusya’ya ihracatı askıya alacağını duyurdu. Aynı gün Rusya’nın en büyük destekçisi Belarus’a ise AB’den büyük yaptırımlar uygulanmaya başlandı. Rusya ise karşı karşıya kaldığı sert yaptırımlar sonucunda, yaptırımlardan etkilenen ekonomisini desteklemek adına daha fazla önlem aldı. Moskova Menkul Kıymetler Borsası 2 Mart tarihinde üst üste üçüncü gün kapalı kalırken, borsayı işleten Rusya Merkez Bankası, ruble alımı dışında ticaretin devam etmeyeceğini açıkladı.
Türkiye Yeni Kararlar ve Önlemler Aldı!
Tüm bu gelişmeler devam ederken Türkiye de önlemleri almaya ve konu ile ilgili girişimlerde bulunmaya başladı. Ukrayna’da yaşanan gelişmeler nedeniyle Türkiye’de gıda ve arz güvenliğinin sağlanması ve gıda ürünlerine erişim sorunu yaşanmaması adına, 3 Mart tarihinde Tarım ve Orman Bakanlığı’na sunulması sorunlu olan sertifika ve belgelerin, söz konusu ülke otoriteleri tarafından yeniden düzenlemeye başlayıncaya kadar resmi kontrollerde aranmayacağı açıklandı.
10 Mart’a gelindiğinde ise piyasalarda gaz fiyatları rekor üstüne rekor kırarken, Türkiye ise sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) sevkiyatına yoğunlaşarak, Mart ayı boyunca çoğunluğu ABD’den olmak üzere en az 8 LNG kargosunun gelmesi beklendiği açıklandı. Çeşitli ülkelerden LNG alımlarının devam etmesi beklenirken, gemilerin Türkiye’deki hedef noktalarına varış tarihleri 11 Mart ile 30 Mart arasında belirlendi.
Aynı gün Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nca (SEDDK) Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş durumu nedeniyle bu ülkelerle Türkiye arasında yük ve yolcu taşımacı yapan sivil deniz ve hava araçlarının sigorta teminatı sorunlarının 2022 yılı sonuna kadar Özel Riskler Yönetim Merkezi (ÖRYM) kapsamında yönetilmesine karar verildiği bildirildi.
Açıklama “SEDDK’nin teklifi sonrası Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından, sivil deniz ve hava araçlarıyla Ukrayna veya Rusya Federasyonuyla yapılacak seferlerde taşınan yolcularda ve mürettebatta, yüklerde ve bu araçların kendilerinde meydana gelebilecek bedeni ve maddi zararlar ile bu araçların sorumluluğuna ilişkin olarak savaş hali ve benzeri nedenlerle sigorta teminatı bulunmaması durumunda, bunlara ilişkin risklerin 2022 yılsonuna kadar ÖRYM kapsamında yönetilmesine karar verilmiştir.” denildi.
Rus Limanlarında Bekleyen Gemiler Kalkış Yaptı
11 Mart’ta Türk gemilerinin Rus limanlarındaki esareti son buldu. Denizcilik Genel Müdürlüğü, 24 Şubat’tan beri Azak Denizi’ndeki Rus limanlarında bekleyen Türk sahipli 18 gemiden 17’sinin kalkış yaptığını açıkladı.
Takvim 15 Mart’ı gösterdiğinde Rusya Federasyonu ülkeden ihraç edilmesi geçici olarak yasaklanan ve 2022 yılı sonuna kadar geçerli olacak mal ve teçhizatla ilgili listeyi onayladı. Avrasya Ekonomik Birliği ülkeleri, Abhazya ve Güney Osetya dışında tüm yabancı ülkelere geçici olarak sınırlandırılan malların olduğu listede konteynerler, teknoloji, telekomünikasyon ve tıbbi ekipman, araçlar (taşıtlar) gibi 200’den fazla ürün yer aldı.
İşgal Tarımı Vurdu
Aynı gün ise Antalya Tarım Konseyi, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaş nedeniyle iki ülkeye yönelik yaş meyve ve sebze ile süs bitkileri ihracatında yaşanan sorunları, gönderilmiş ürünlerden kaynaklı alacakların tahsil edilmemesini ve talepleri raporlaştırdı. Raporda, Antalya tarım sektörünün alacakları ve iki ülkeye yönelik ihracattaki sıkıntılar ve hasar tespiti yer aldı. Üç sayfalık raporda savaşın, ihracatı iki önemli alanda darboğaza soktuğu vurgulandı; özellikle son üç aydaki sevkiyatların ödemelerinin alınamaması ve bu pazarlara yönelik planlanmış, halen hasat bekleyen ürünler.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) 16 Mart’ta yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrası bazı ülke ve ithalatçı şirketlerin uyguladıkları ilave yaptırımlar nedeniyle Rusya’da petrol üretiminin Nisan’da günlük 3 milyon varil azalabileceği belirtildi.
17 Mart’a gelindiğinde T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından “Rusya Federasyonu ve Limanlarının İşleyişine İlişkin Güncel Bilgiler” ve “Ukrayna Limanlarında Servis Dışı Bekleyecek Gemiler” konulu duyurular yapıldı. Yapılan ilk duyuruda Rusya Federasyonu Hükümeti tarafından Uluslararası Denizcilik Örgütü’ne (IMO) gönderilen mektup doğrultusunda Rus Limanlarına giriş ve çıkış işlemlerinin ilgili ulusal ve uluslararası kurallara göre devam ettiği, Ukrayna vatandaşları dahil hiçbir ülke vatandaşı gemi personeline ayrımcılık yapılmadığı, SOLAS, STCW ve MLC sözleşmelerinin gereklerinin uygulandığı belirtildi.
Alman Sanayisi Sıkıntıda
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Başkan Yardımcısı Ralf Stoffels ve Dış Ticaret Müdürü Volker Treier Rusya’nın başlattığı Ukrayna savaşı ve buna bağlı sonuçların ekonomik tedarik zincirleri üzerinde yaşanan sıkıntıları büyük ölçüde artırdığını açıklayarak, Alman sanayi şirketlerinin yüzde 84’ünün önemli teslimat sorunları yaşadığını belirtti. Almanya’da üretilen temel bileşenler olmadan çalışan neredeyse hiç araba, akıllı telefon veya makinenin olmadığına değinen Başkan Yardımcısı iş dünyası ve siyaset temsilcilerinin, tedarik zincirlerindeki büyük aksaklıkları birlikte kontrol altına almak zorunda kalacaklarını vurguladı.
Avrupa Birliği’nin Rusya’dan petrol ithalatını yasaklamayı planlaması ve Suudi Arabistan’da petrol tesislerine yönelik saldırılar gerçekleşirken, üst düzey bir Avrupa Birliği diplomatı 21 Mart’ta yaptığı açıklamada “Beşinci tur yaptırımlar üzerinde çalışıyoruz ve birçok yeni isim öneriliyor.” diyerek , yaptırım listesine alınacak olan Putin Hükümetine yakın isim listesinin uzayabileceği mesajını verdi.
Aynı gün açıklama yapan Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak ise, Batılı ülkelerin Rus petrolünü almayı durdurmaları halinde, fiyatların varil başına 300 dolara çıkabileceğini söyledi. Vovak, Rus enerji sektörüne yönelik yaptırımları nedeniyle ABD’ye uranyum tedarikinin yasaklanması konusunun da gündemlerinde olduğunu bildirdi.
26-28 Mart’ta Türkiye ve Romanya’da deniz mayınları görüldü. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı 30 Mart’ta yaptığı açıklamasında Ukrayna’nın kasten kışkırtılmaya ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını belirterek, görülen deniz mayınlarının Ukrayna Deniz Kuvvetleri’ne kayıtlı olmadığının tespit edildiğini belirtti. Sürüklenen mayınların kullanımı ve öngörülemeyen sonuçlarının sorumluluğunun yalnızca Rusya Federasyonu ve donanmasına ait olduğunu vurguladı. Rusya’dan ise cevap gecikmedi! Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Karadeniz’de sürürklenen mayınlarla ilgili Ukrayna’yı suçladı. Konaşenkov, Ukrayna’nın Karadeniz’e yaklaşık 370 mayın döşediğini ve mayınların yaklaşık 10 tanesinin çıpasından koparak Karadeniz’in batı bölgelerinde başıboş sürüklendiğini iddia etti.
Çin-Avrupa Demiryolu Tedarik Zincirinin Son Sorunu Oldu
Karadeniz başıboş mayınlarla uğraşırken, Uzakdoğu ise işgalin ardından yeni bir sorunla baş başa kaldı. Rusya üzerinden tren taşımacılığı yapmaktan kaçınan ihracatçılar, zaten sıkışık olan limanları tehdit etmeye başladı.
Otomobil parçaları, arabalar, dizüstü bilgisayarlar ve akıllı telefonlar taşıyan ihracatçılar ve lojistik firmaları; yaptırımlardan kaynaklanan güvenlik riskleri, ödeme engelleri ve Avrupa’daki müşterilerin Rus demiryolu kullanan ürünleri boykot edebileceği endişeleri nedeniyle, denizyoluna yöneldi. En büyük limanlarda tıkanıklığa yol açan hadiseler sebebiyle küresel tedarik zincirleri üzerinde baskı daha da arttı.
31 Mart’a gelindiğinde Rusya, üretici şirket onayı olmadan batılı ürün ithalatına izin vereceğini açıklayan bir duyuru yaptı. Başbakan Mikhhail Mişutin, küçük ve orta boyutlu işletmelere destek için çıkartılan dördüncü paket kapsamında “paralel ithalatı” onayladı. Başbakan, şirketlerin izni olmadan perakendecilerin ithalat yapmasına izin verilmesinin, insanların gerekli ürünlere hızla ulaşması için piyasayı doygunluğa ulaştırmayı ve “yabancı politikacıların dostane olmayan hamlelerine” karşın ürün tedariğini garanti altına almayı amaçladığını belirtti.
Rusya “paralel ithalatı” onaylarken aynı gün Ukrayna’nın Polonya Büyükelçisi Andriy Deshchytsia, Belarus sınırını kapatmak için Polonyalı yetkililerle görüştüğünü söyledi.
Litvanya-Belarus Sınırında Uzun Beklemeler
Sınırlarda gerginlik sürerken Litvanya ve Belarus sınırında günlerce süren kamyon kuyrukları göze çarptı. “Medininkai” bekleme süresi 94 saate varırken, bu süre “Salchininkai”de 82 saate ulaştı.
Japonya Dış Ticaret Teşkilatı (JETRO) Rusya-Ukrayna savaşı sonrası, Japon firmalarının Rusya’daki faaliyetlerini araştırdı. Araştırmaya göre, ekonomik yaptırımların olumsuz etkisi sonrası, şimdiye kadar Japon firmalarının yüzde 43’ünün Rusya içi faaliyetlerini durdurduğu belirlendi.
Tüm bu gelişmeler ışığında gördük ki işgal, Batıdan Doğuya tüm dünyayı etkisi altına almış durumda. İşgal devam ederken ve her gün yeni bir gelişmeyle dengeler hızlı bir şekilde değişirken biz de Kamyonum Dergisi olarak işgalin global düzeydeki etkilerini, ülkemize sunabileceği fırsatları ve yaratabileceği krizleri yakından takip etmeye devam edeceğiz. Tabi yine dile getirmek gerekiyor ki; sadece ülkeler bazında değil kurumlar arasında da hızını alan aktivizmi, önümüzdeki günlerde daha zor günlerin beklediği bir gerçek. Avrupa’nın ve daha birçok ülkenin temsilcilerinin de içinde bulunduğu grubun Rusya’ya karşı takındığı tavrı, ileride Çin Tayvan’ı işgal ederse, yine aynı şekilde takınıp takınamayacağı muallak. Tepkiler için çıta iyice yükselmişken, “erdem” in ticari maliyeti ileride daha mı büyük olacak?
ÖYKÜ İMSET
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |