Türkiye’nin askeri stratejik öneminin artması özellikle asker kökenli akademisyenlerimiz tarafından dantel dokuma inceliği ile ifade edilirken, enerji konusunda artan önem, enerji uzmanlarımız tarafından bolca anlatılıyor. Ama galiba tedarik zincirinin önemi ve karayolu taşımacılığı konusundaki Türkiye’nin merkezi pozisyona gelmesi yeterince tartışılmadı. Bu tartışmaya biraz ışık tutmak gayesi ile birkaç düşüncemi paylaşmak için bu satırları yazmak istedim.
Malum halen son günlerini yaşamakta olduğumuz (umarım) pandemi sürecinde ekonomileri en fazla zora sokan konuların başında tedarik zincirlerinin kısıtlı işlemesi oldu. Diğer ifadesi ile ne üretim için geçerli hammadde, yarı mamul madde yerine istenilen zamanda ulaşamadı ne de arz edilen nihai ürün nihai talebe istenilen zamanda ulaştırılamadı.
Doğal olarak bu ulaşımı Batıdan Doğuya, Doğudan Batıya çok büyük ulaşım ağları çerçevesinde düşünmek gerekiyor. Arada Çin’in bu çerçevedeki kuşak yol projesini, Almanya’nın doğu pazarlarına açılmak bağlamındaki kendi kuşak yol projesini de bu zincire ekleyebilirsiniz.
Tedarik zinciri çerçevesinde tedarik edilecek üç tür madde var: hammadde, ara üretim maddeleri (makine parkı gibi) ve nihayet nihai tüketiciye sunulacak nihai ürün. Bu maddelerin kullanıma göre tüketiciye sunulacağı alternatif dört ulaşım olasılığı var: uçak, gemi, tren ve karayolu. Uçak çok pahalı, gemi süreler dikkate alındığında bazı ürünler için makul ama çok geç teslim yapıyor, tren olabilir ama yollar yeterince gelişmiş değil ve ön plana çıkan her halükarda karayolu taşımacılığı.
Özetle tedarik zincirinin olmazsa olmazı, trafiğimizi zora soksa da büyük çekicilerin peşine takılmış dorseler, ekonominin dönmesinin merkezinde yer alıyor ve almaya da devam edecek.
Tekrar dönelim Rusya Ukrayna savaşına…
Avrupa’dan Çin güzergahına, Çin’den Avrupa güzergahına bütün karayolu taşımacılığının iki geçiş yolu vardı. Bir tanesi Ukrayna Rusya ya da ters yönde geçen güzergâhtaki yol, ikincisi ise Türkiye üzerinden geçen karşılıklı yol. Rusya Ukrayna savaşı fazlası ile belirsiz bir süre için Kuzey yolunu ortadan kaldırdı. Diğer ifadesi ile Batıdan Doğuya, Doğudan Batıya bütün geçişler Türkiye topraklarından gerçekleştirilmek zorunda. Yine diğer ifadesi ile Dünya ekonomisinin girdiği tedarik zinciri krizinden çıkmak için Türkiye’nin iyi niyetine muhtaç olduğu yeni bir döneme girildi.
Avrupalı dostlarımızın ne zaman Türk taşımacılık sektörünün sorunları ifade edildiğinde hangi bahanelerin ardına sığındıklarına müteaddit defalar tanıklık ettik. Bu AB’nin iç tartışmalarına bağlı bahaneler oldu ya da transit geçişlerin AB ile değil, üye devletler ile teker teker yapılması gereken müzakere referanslarına göndermelerle sorumluluğu üstlerinden atma çabaları ile tanıklık ettiğimiz toplantıların konusu oldu. Oysa sorun hep Türkiye’ye kendi çıkarları hesabında engel çıkarmak meselesiydi.
Geldiğimiz nokta enteresan.
Türkiye’nin pek çok stratejik alanda peşine düşen sevgili AB’li dostlarımız. Ya biz size, sizin bize uydurduğunuz gerekçelerle Türkiye topraklarından geçişleri sınırlarsak, ekonomileriniz ne hale gelir! Farkında mısınız? Ya da her geçişinizde, karayollarımızı yıprattığınıza dair ilave ücret talep edersek veya yeni kotalar getirirsek tedarik zincirine verebileceğimiz zararı göze alabiliyor musunuz?
Neyse, amaç kavga etmek değil, içinden geçtiğimiz dönemde aklın galebe çalması için birkaç küçük uyarı.
Öte yandan. Türkiye ile Bulgaristan ve Yunanistan sınırlarında oluşan kilometrelerce uzanan TIR kuyruklarının önüne geçmek için bir projeniz var mı? Bu tür sorunlar artık Türkiye’nin sorunları olmaktan çıktı. Ortak çıkar kapsamında acilen çözüm bulunması gereken yeni bir döneme girdiğimiz yadsınamaz bir gerçek.
Can Baydarol
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |