Servis Sektörü 13. İSTAB İftarında Bir Araya Geldi

İstanbul Taşımacılar Birliği Derneği’nin (İSTAB) 13. geleneksel iftarı Anadolu Isuzu sponsorluğunda Cemile Sultan Korusu’nda gerçekleşti. 7 Haziran Çarşamba günü düzenlenen iftara katılım hayli yoğun oldu.

İSTAB Başkanı Ahmet Karakış ve Yönetim Kurulu üyelerinin ev sahipliğinde düzenlenen iftara İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, İTO Meclis Başkanı Şekib Avdagiç ile yönetim kurulu üyeleri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürü Mustafa Şaşmaz, İSTAB Eski Başkanları Zeki Aydemir, Levent Birant, Hakan Orduhan, Ali Bayraktaroğlu, TOBB Sektör Meclis Başkanı Mustafa Yıldırım, Sultanbeyli Kaymakamı Metin Kubilay,  İBB Meclis Üyesi Temel Yaz, TOFED Genel Başkanı Birol Özcan ve Yönetim Kurulu Üyeleri, IPRU Genel Başkanı Fatih Tamay, TOSEV İcra Kurulu Başkanı Latif Karaali, UATOD Başkanı Mehmet Erdoğan, TTDER Başkanı Sümer Yığıcı, TOF Başkan Yardımcısı Tahsin Yücefer, İSAROD Başkanı Hamza Öztürk ve yönetim kurulu üyeleri, Gebze Toplu Taşımacılar Derneği Başkanı Ziyaeetin Yüzbaşıoğulları, Kaptanlar Platformu Koordinatörü Ekrem Özcan, Pendik Şoförler Esnaf Odası Başkanı Vehbi Bayraktar, İstanbul Servisçiler Derneği Başkanı Murat Erdoğan, İBB Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü’nden Aziz Gündoğdu’nun yanısıra sektöre araç üreten firmalar ile tedarikçi firmaların üst düzey yöneticileri katıldı. 

Gecenin ilk konuşmasını yoğun programına rağmen sektörü iftarda yalnız bırakmayan İTO Başkanı İbrahim Çağlar yaptı. Çağlar, geceye katılanların Ramazan’ını ve şimdiden Ramazan bayramını kutladı. 

SEKTÖRÜN EN ETKİN SİVİL TOPLUM KURULUŞU

Gecenin ev sahipliğini yapan İSTAB Başkanı Ahmet Karakış iftara katılanlara kendilerini yalnız bırakmadıkları için teşekkür ederken, İSTAB’ın bu yıl 25. yaşını kutladığını hatırlattı. “İSTAB aradan geçen çeyrek asırda sektörün en etkin sivil toplum kuruluşu oldu“ diyen Karakış, “Bugün İSTAB sektörümüzün en etkin sivil toplum örgütü olarak her platformda öne çıkmaktadır. Çeyrek asra imza attığımız bu yılda; İSTAB’ sektörün sorunlarını tespit eden, çözüm üreten, sektörün gelişimi için çaba harcayan, sektörel standartları belirleyen bir konumdadır. Bu amaç doğrultusunda şahsım ve yönetici arkadaşlarımla beraber tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” mesajı verdi.

YÖNERGEDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Sektörün sorunlarını çözme çalışmalarında İTO’nun desteğini her an arkalarında hissettiklerini belirten Karakış bu destek için İTO Başkanı İbrahim Çağlar ve ekibine de teşekkür ederken, yoğun çalışmalar sonucunda çözüme kavuşan konular hakkında da bilgi verdi.  Yapılan girişimler sonucu İBB’nin çıkardığı yönergede kapsam içine alınmayan üniversite ve AVM taşımacılığının kapsam içine alındığını, 25 Mayıs’tan önce bu işi yapıp hak mahrumiyeti yaşayanlara 01.04.2013 ile 24.05.2015 tarihleri arasında bir sefer yol belgesi alanlara araç kartları verileceğini, servis araçlarının plakalarının tek kart serisi altında toplanacağını, taşıt kartlarını almamış taşımacılara 30 günlük ek süre tanındığını, 25 koltuk ve üzeri araçların yaşının 15’ten 19’a çıkartılmasına karar verildiğini, alt yükleniciler ile yapılan sözleşmelerin ana hatlarının İBB tarafından belirleneceğini ifade eden Karakış, sektörel konularda sektörün tüm bileşenlerini detaylı şekilde bilgilendirmeye devam edeceklerini dile getirdi.

PLAKA TAHDİDİNDEN VAZGEÇMEDİK

Sektörün plaka tahdidi talebinden vazgeçmediğini, her fırsatta bu konudaki talebi dile getireceklerini de söyleyen Ahmet Karakış,  “Biz büyük bir aileyiz, birlik beraberliğimizi sürdürüp birlikte mücadele edersek sonuca ulaşacağımıza inanıyorum” dedi.

Karakış konuşmasında İftar geleneğine 13 yıldır destek olan Anadolu Isuzu’ya da sektör adına teşekkürlerini iletti. Anadolu Isuzu Satış Direktörü Tunç Karabulut ise bu desteğin devam edeceğini vurguladı.

İstanbul Ticaret Odası Meclis Başkanı Şekib Avdagiç de konuşmasında yerli malının kullanımına dikkat çekti. Kendisi de otomotiv sektöründen gelen bir isim olan Avdagiç,  “Küçük otobüslerde ve onun üstü araçlarda tamamen Türkiye’de üretilen araçları kullanıyoruz. Ama midibüs segmentinde neredeyse tamamına yakını ithal araçlardan oluşuyor. Benim bir arzum beklentim var; diliyorum ki önümüzdeki dönemde bu segmentte de sektörümüz Türkiye’mizde üretilen araçları kullanıyor olsun. Böylelikle katma değeri daha yukarılara çekelim” dedi.