UİP, Avrasya’nın Potansiyeli İçin Toplanıyor

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı'nın himayelerinde, Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) ev sahipliğinde, 13-15 Aralık 2012 tarihleri arasında Çırağan Sarayında düzenlenecek zirveye 49 ülkeden iş ve siyaset temsilcileri katılacak.

Ana teması “Küresel Düzenin Yeniden Yapılandırılmasında Avrasya’nın Potansiyeli” olarak belirlenen "3. Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi", küresel krizin etkilerini yoğun bir şekilde yaşamaya devam ettiğimiz günümüz koşullarında daha özel bir anlam ifade ediyor.

Bölge ülkelerinin ekonomi ve siyasi alanlardaki önemli temsilcilerini buluşturan zirve, 2 yıldır olduğu gibi bu yılda büyük bir ilgi görüyor. Ülkeler arası ilişkilerin geliştirilmesinde olduğu kadar şirketler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde de etkin bir rol oynayan zirvede, yine çok sayıda stratejik anlaşmanın imzalanması bekleniyor.

Kandemir: “Bu coğrafyada etkin bir Türkiye olarak yer almalıyız. Aksi düşünülemez.”

Uluslararası İşbirliği Platformu Yüksek İstişare Kurulu Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Nüzhet Kandemir, Aralık ayında üçüncüsü düzenlenecek olan Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’nin, özellikle son dönemde gerçekleştirdiği adımlarla vurguladığı bölgesel güç olma vizyonuna dikkat çeken Kandemir, şunları söyledi:

“Avrupa Konseyi dönem başkanlığı ve BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği, bölgesel güç olma vizyonuna dair örnek gösterilebilecek hamlelerdir. Bölgemize baktığımızda ise Türkiye’nin etrafı, iç ve dış dinamikler açısından problemli ve hassas dengelere muhtaç durumdadır. Bütün bu olumsuzluklara ve yaşanan kaosa rağmen, bahsettiğimiz bölge sermaye ve kaynaklar açısından zengin bir coğrafyadır. Bu coğrafyada etkin bir Türkiye yer almalıdır. Aksi düşünülemez.”

Kandemir: “Türkiye, bölgede, ekonomi ve ticaret diplomasisini tam anlamıyla yürütebilecek tek ülke.”

Türkiye’nin, bölgede ekonomi ve ticaret diplomasisini yürütebilecek tek ülke olduğuna dikkat çeken Kandemir, bu nedenle Uluslararası İşbirliği Platformu’nun (UİP) doğru ve enerjisi yüksek bir platform olduğunu söyledi:

“Bölgesel güç olabilmek için öncelikli olarak güçlü bir ekonomiye ihtiyaç var. Güçlü bir ekonomi ise yalnızca finansal değil çok yönlü olmalıdır. Uzun vadede geri dönüşümünü sağlıklı bir şekilde sağlayabileceğimiz bir sistem oluşturmalıyız. Ve bu sistemi uluslararası alanla ilişkilendirmemiz gerekiyor. İşte bu noktada sadece hükümet değil, ekonominin göstergelerinden biri olan yabancı sermayeyi ve ona yön veren şirketleri de aynı çatı altında buluşturan bir sistemin gerekli olduğunu düşünüyoruz. İşte bu sistemin güçlü dişlilerinden biri de Uluslararası İşbirliği Platformu’dur.

Platformu ve platform olarak düzenlediğimiz Boğaziçi Bölgesel Ortaklık Zirvesi, her geçen yıl daha da büyüyerek büyük bir ivme kazandı. Bu yıl uzmanlarımız, masaya ‘Küresel Düzenin Yeniden Yapılandırılmasında Avrasya’nın Potansiyeli’ konusunu yatırdı. İki kıtanın buluşma noktası boğazlarda, Boğaziçi’nde, devlet adamları ve iş adamları ile birlikte bu konuyu ele almak bizim için anlamlı olacaktır.”

Kandemir: “Yarının kararlarında etkin rol alacak olan genç liderler ve ekonomik gücün bir diğer yarısını oluşturan işkadınları için ayrı platformlar oluşturuyoruz.”

Dışişleri bakanlarının katılacağı ve uluslararası siyasi düzenin değerlendirileceği panelle başlayacak olan Zirvede; ekonomik sistemler ve kalkınma modelleri tartışılacak. Günümüz dünyasının yeni küresel problemleri olarak karşımıza çıkan ‘kentsel dönüşüm, tarım, gıda ve enerji güvenliği, ulaştırma ve telekomünikasyonda inovasyonun önemi gibi’ birçok konuda zirvede yer alacak diğer paneller olacak.

Kandemir; zirvenin içeriği ile ilgili ise şu bilgileri verdi:

“Ele alınan ve tartışılan tüm konu başlıklarının, sonuç odaklı olarak değerlendirmeye alınmasını hedefliyoruz. Yalnızca konu olarak değil aynı zamanda bu alanlarda yer alacak aktörleri de unutmamalıyız. Yarının kararlarında etkin rol alacak olan genç liderleri ve ekonomik gücün bir diğer yarısını oluşturan işkadınları için de ayrı ayrı platformlar oluşturuyoruz.

İşbirliği olgusunun oluşumu için belli bir süreç gerekmektedir. Sivil inisiyatife sahip, tarafsız bir think tank kuruluşu olan UİP, hedeflediği bölgelerde daha ciddi ve kayda değer sonuçlara ulaşmada en doğru adres olacaktır. İlişkilerimizin temelini sağlam kurmak ve sürdürülebilir kılmak adına ‘bölgesel’ kavramımızı bilinçli olarak belirli ülkeler ile sınırlı tuttuk… Her yıl çıtayı biraz daha genişletiyoruz. Yarınlarda daha geniş bir alanı kapsıyor olacağız.”