VOLKSWAGEN KRİZİNDE ARAÇ SAHİPLERİ NE YAPACAK?
Avukat Cevat Kazma, araçlarda yapılan hilenin hukuki literatürde “gizli ayıp” olduğunu belirterek araç sahiplerinin, aracın bedelinin iadesini, ayıpsız başka bir ürün ile değiştirilmesini ya da ayıp oranında indirim isteme hakları olduğuna dikkat çekti.
Alman otomobil üreticisi Volkswagen’in dizel motorlu araçlarda yaşadığı emisyon krizini nasıl çözeceği henüz tam anlamıyla netleşmedi. Şirketin dünya genelinde 11 milyon adet aracının geri çağrılmasını ve karşılaşacağı maddi kayıplar gündemdeki yerini koruyor. Ancak, araç sahiplerinin ne yapacağı konusundaki belirsizlik sürüyor. Geri çağrılan araçların ne kadar sürede sahiplerine teslim edileceğinin belirsiz olduğuna dikkat çeken Avukat Cevat Kazma, bu sürede kişilere geçici bir araç tahsis edilmesi gerektiğini belirtti.
Gizli Ayıp!
Ortaya çıkan emisyon hilesinin, hukuki olarak “gizli ayıp” olduğunun altını çizen Cevat Kazma, “Tüketici Kanunu’nda ayıplı ifada zaman aşımı süresi 2 yıldır. Ancak buradaki gizli ayıp, hile ve ağır kusur ile gizlendiği için zaman aşımı süresi geçersizdir. Tüketiciler, dilerse aracın bedelinin iadesini, ayıpsız başka bir ürün ile değiştirilmesini isteyebilir” şeklinde konuştu.
İthal Eden ve Satan Bayiler de Sorumlu
Söz konusu araçları ithal eden ve satan bayilerin de oluşan zarardan müteselsil işletme olarak sorumlu olduğuna dikkat çeken Cevat Kazma, “Bu durum nedeniyle zarar görenler, avukatları aracılığıyla ihtarname çekerek seçimlik haklarını kullanabilirler. Firma da araç sahiplerinin talebini 30 gün içerisinde yerini getirmek zorundadır. Araç sahipleri, talepleri yerine getirilmediği takdirde Tüketici Mahkemesine dava açarak zararını yasal faiziyle birlikte geri alabilir” şeklinde konuştu.
Türkiye’de satılan araçların %63’ünün dizel olması ve Volkswagen’in en çok satılan 3 otomobil markasından biri olması sebebiyle ülkemizde çok sayıda kişinin bu krizden etkilenebileceği söyleniyor.