Sanayi Genel Müdürü Süfyan Emiroğlu “Radüs Dergisi”’ne verdiği röportajda şunları söyledi:
Sanayi Genel Müdürlüğü’nün misyon ve vizyonundan bahsedebilir misiniz?
Ülkemiz sanayisinin gelişimi ve dünya ile rekabet edebilecek seviyelere ulaşması için tüm olanaklarımızı seferber etmekte ve Türk Sanayisinin 2023 hedeflerine doğru adımlarla ilerleyebilmesi için gerekli stratejileri belirlemeyi ve hayata geçirmeyi en önemli görevimiz olarak addetmekteyiz. Bakanlık olarak vizyonumuz; girişimciliğe, yenilikçiliğe bilimsel gelişmeye ve yüksek katma değerli teknoloji üretimine dayalı, bilgi tabanlı ve rekabetçi ekonomik yapısıyla dünyanın en gelişmiş on ülkesi arasında yer alan bir Türkiye’nin oluşumunda öncü olmaktır. Misyonumuz ise;
• Bilim, sanayi ve teknoloji alanında politika, strateji, plan ve programlar geliştirmek ve uygulanmasını sağlamak,
• Bilgi toplumuna dönüşüm sürecinde, bilimsel bilgiye dayalı düşüncenin özendirilmesini sağlamak,
• Yüksek teknolojiye dayalı, verimli, çevreye duyarlı, dışa bağımlılığı azaltan, yüksek katma değerli, güvenli ve sürdürülebilir bir üretim yapısının oluşmasını sağlamak,
• Üniversite-sanayi işbirliğini geliştirmek, başta KOBİ’ler olmak üzere girişimciliğe, yenilikçiliğe ve ARGe çalışmalarına verilen desteklerle, ülke sanayisinin teknolojik altyapısını güçlendirmek ve rekabet gücünü artırmak,
• Haksız rekabeti önlemeye ve kullanıcıları korumaya yönelik olarak güvenli ürün arzını ve dolaşımını sağlamaktır.
Bahsetmiş, olduğumuz misyon ve vizyon çatısı altındaki hedeflerimize ulaşabilmek ve 2023 hedeflerine adım adım ilerleyen daha üretken bir Türkiye yolunda çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Üstyapı üreticilerinin Türk Sanayisindeki yerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Üstyapı sektörünün başlıca faaliyet alanlarını; taşıyıcı araç, araç parçaları, araç üstü ekipman, iş ve inşaat makineleri üretimi oluşturmakta olup; sektör firmaları çoğunlukla kamyon ve çekiciler için gerekli olan üstyapı üretimini gerçekleştirmektedir. Türkiye’de üstyapı sektörü, hem büyüyen ülkemizin iç dinamikleriyle hem de artan yurt dışı pazar payıyla önemini her geçen gün artırmaktadır. Özellikle ülkemizde karayolu taşımacılığının öneminin ve ağırlığının sürekli artmasından dolayı bu sektördeki ürünlere ihtiyaç artmakta; bu ihtiyaca paralel olarak da sektörde faaliyet gösteren işletme sayısında artış gözlenmektedir. Üstyapı sektörünün ülkemiz için değerini rakamlarla ifade etmek gerekirse; Araç Üstü Ekipman sektörünün 2010 yılı toplam ihracatı 6.038 adet iken, toplam ithalatı 7.114 adet şeklinde gerçekleşmiştir. Bu dış ticaret neticesinde sektör, 356.895.107 TL ihracat gerçekleştirirken, ithalat toplamı 964.672.562 TL ‘ye ulaşmıştır. Rakamlardan da anlaşılacağı üzere; sektörün her geçen gün büyümesinin yanı sıra ithalat rakamları da önemli seviyelerde seyretmektedir. Sektörün gücünü, ülkemiz sanayisinin hedefleri doğrultusunda daha etkin şekilde kullanarak, ihracat oranlarının artırılması ve Türk Sanayisi içerisindeki payının hak ettiği düzeylere ulaşması gerekmektedir.
Ülkemizdeki üstyapı sektörünü dünyanın neresinde görüyorsunuz, Türkiye’deki üstyapı üreticilerinin artı ve eksileri nelerdir?
Türkiye üstyapı sektörü, şu anda beş kıtada 50’ye yakın ülkeye ihracat yapar hale gelmiştir. Bugün özellikle Asya, Avrupa ve Afrika’da adından söz ettirmeye başlayan bu sektör, ihracat ağına yeni ülkeler katmaya devam etmektedir. Son yıllarda; Rusya, Ortadoğu Ülkeleri, Güney Afrika, Türk Cumhuriyetleri ve Avrupa ülkeleri, sektörün gözde ihracat bölgelerini oluşturmaktadır. Bu sektörün ihracat ürünleri; vidanjör, cankurtaran, temizleme araçları, römork, damper, tanker, frigorifik kasa, transmikser, araç üstü vinç, yardımcı ekipmanlar başta olmak üzere, geniş bir yelpazeden oluşmaktadır. 2011 yılında 32 bin aracın üstyapısını üreten sektör, 2012 yılı sonunda bu sayıyı 50 binin üzerine çıkarmayı hedeflemektedir.
ARÜS-DER ile birlikte yürütmeyi düşündüğünüz projeleriniz var mı?
Biz ARÜS-DER’i 1,5 yıldır daha yakından tanıyoruz. Türkiye’de Araç Üstü Ekipmanları dediğimiz sektör otomotivin altında bir alt sektör ama gerçekten önemli ve baktığımız zaman ciddi ihracatı olan, ciddi bir ticari hacmi olan bir alan. ARÜS-DER’in faaliyetlerini yakından izliyoruz ve sektör için önemli bir sivil toplum örgütü olduğunu ve güzel şeyler yaptığını düşünüyoruz. Bakanlık olarak da ARÜS-DER’le son dönemlerde özellikle çok yakın çalışıyoruz. Bu alan gerçekten önemli ve bu alanda ciddi bir boşlukta var . Hem denetim açısından bir boşluk, standart ve mevzuata uygun üretim noktasında bir sıkıntı var hem de sektörün şöyle bir derlenip toparlanması ve geleceğe taşınması, bir ufuk olması, bir yol haritası oluşturulması noktalarında sıkıntılar var. Biz ARÜS-DER’le hem bu konuları çalışıyoruz hem de aynı alanda faaliyet gösteren diğer sivil toplum örgütlerini de bir araya getirerek ortak şeyler yapmayı arzu ediyoruz. Bunun ilkini de belki önümüzdeki mart ayı içerisinde sektörü kamuyla bir araya getireceğimiz bir çalıştayla gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. ARÜS-DER’in de bu çalıştayda etkin rol almasını istiyoruz.