Ankara Kazan’da yapımı son sürat devam eden Ankara Lojistik Üssü 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren hizmet vermek için geri sayıma başladı. Projenin Türkiye’de bir ilk olma, 4000 kişiye istihdam sağlama, Avrupa standartlarına sahip olma gibi özelliklerinin dışında bir diğer özelliği de sosyal imkanlarıyla taşımacılara sunacağı hizmet ve şehircilik anlayışına getireceği perspektif…
Ankara Lojistik Üssü Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Gündüz Ankara Lojistik Üssü projesinin şehircilik anlayışına kalite getireceğini ve taşımacılara sosyal imkanlar sunarak standartları yükselteceğini belirtti. Ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarının lojistik üste yer alacağı konusunda da bilgiler verdi.
“Amacımız, nakliye ve nakliye sektöründe çalışanların hayat standartlarının yükseltilmesi”
Ankara Lojistik Üssü Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Gündüz projenin sosyal imkanlarını değerlendirirken projenin temel amacının “Özellikle nakliye ve nakliye sektöründe çalışanların hayat standartlarının yükseltilmesi” olduğunu ısrarla vurguladı. Gündüz konuyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı; “Bizim projemizin doğuşunun temelinde özellikle nakliye ve nakliye sektöründe çalışanların hayat standartlarının yükseltilmesi vardı. Sektörel temsilci olduğumuz için, bir sosyal sorumluluk anlayışı içinde kendi çalışmalarımız içine projenin bu amacını da dahil ettik. Hem şoförlerimiz, hem de nakliye firmalarında çalışan arkadaşlarımızın çalışma ortamı ve şartlarının iyileştirilmesi bizim temel hedeflerimizden biri.”
Ayrıca yurtiçi taşımacılık yapan şoförlerinin içler acısı şartlarda yaşadıklarını belirten Erhan Gündüz mülki amirlerin de bu konuyu yakından takip ettiğini belirterek şöyle devam etti; “Biz projeyi ilk Sayın Valimize takdim ettiğimizde çok hayırlı bir iş yaptığımızı söyledi. Bu insanların Ankara’da çok ağır şartlarda çalıştıklarından, sosyal olarak kendilerinin bir takım ihtiyaçlarını karşılayamadıklarından, onun için böyle bir projenin şoförlerin sosyal ve içtimai yaşam şartları açısından desteklenmesine ihtiyaç vardı. Özellikle görüşmelerimizde Kazan Kaymakamı, Kazan içerisinde dahil, güzergahtaki araçların rastgele park ettiklerini, insanların huzursuz olduklarını, şoförlerin dinlenemeden yol kenarında uyuduklarını ve bu şekilde yola devam ettiklerini, insanların yüz yıkama yerleri bile olmadan yola çıktıklarını bildiklerini ifade etti. Bu tesis taşımacıların sosyal şartlarını iyileştirme açısından son derece faydalı olacaktır.”
“40 tonluk araçlar şehir trafiğinde olmamalı”
Şehircilik anlayışına getireceği faydaları ise Gündüz şöyle sıraladı; “Biz, 18 metre uzunluğunda, 40 ton kapasiteli araçların şehir trafiğinde olmaması gerekliliğini savunduk. Ankara hem memur şehriyken, hem de giderek hızlı bir şekilde sanayi şehri olmaya başladı. Artık şehrin içinde bu araçlarımızın dolaşmaması gerektiğine inanıyoruz. İl trafik komisyonunda da buna benzer çalışmaların olduğunu biliyoruz. Önümüzdeki senelerde lojistik üs sayesinde gürültü, yol ve yük emniyeti, çevre güvenliği gibi şehirciliği ilgilendiren konularda mesafe kat edildiğini göreceğiz.”
Lojistik üssün sağlayacağı sosyal imkanların detayları ile ilgili Erhan Gündüz şunları söyledi; “İçerisinde şoförlerimizin konaklaması için ilk etapta 20 yataklı bir motelimizin inşaatı bitmek üzere. Bir de 150 yataklı, yol oteli dediğimiz standartı yüksek, hijyenik, fiyat açısından da herkesin çok rahatlıkla kalabileceği, dinlenebileceği şartlarda çok lüks olmayan ve temel ihtiyaçlara yönelik bir otel projemiz var. Üs içerisinde inşa ettiğimiz sağlık ocağının kadro, izin ve diğer ihtiyaçları için Sağlık Bakanlığı’na müracaatımız var. İçerisinde eczane ve diğer sağlık hizmetlerini alabilecekleri alanlar olacak. Restaurant, kuaför, kırtasiye, bilgisayar hizmetleri gibi bir insanın günlük yaşamında ihtiyaç duyduğu her şey olacak. Ayrıca Garanti Bankası üsle birlikte faaliyete geçecek ve herkese hizmet verme amaçlı bir şube açacak. İşletmeleri ihaleyi kazananlar işletecek; ancak mülkiyeti Ankara Lojistik Üssüne ait olacak. Önümüzdeki haftalarda bu sosyal donatıların ihale işlemleri de başlatılacak.”
Çevre düzenlemeleri, asfaltlama çalışmaları ve aydınlatma işlemlerinin lojistik üste tamamlanma aşamasına geldiğini belirten Gündüz, Edirne’de lojistik köy kurulmasına ilişkin bir çalışmanın başladığı yönündeki haberleri şöyle değerlendirdi; “Bizim bu proje için bir esin kaynağı oluşturduğumuzu düşünüyoruz. Giderek lojistik üs moda bir deyim haline dönüştü. Projeye başlarken gerek ortaklarımız, gerek diğer destek verenler bu projenin bir model proje olduğunu biliyordu. Hatta “model proje” lafını ilk kez Dünya Bankası uzmanı kullandı. Projeye gönül veren bizleri bu durum çok mutlu ediyor. İnşallah onlarda fiiliyata geçerler. Geçtiğimiz gün Trakya’da bir şirketler grubu 500 dönüm üzerinde böyle bir tesisi yapacağını duyurdu. Ancak yapı itibariyle bizden biraz daha farklılar. Arsa üretip insanları davet ediyorlar. “Yani siz istediğini yapın; biz model proje verelim” şeklinde bir yol izliyorlar. Biz ortaklar olarak projeyi yapıp insanların hizmetine sunmaktan mutluyuz.”
Üssün 1 Ocak 2010’dan itibaren tüm dış ticaret ve iç dağıtımcıların tamamını kapsayacak şekilde bitirilmesi hedefleniyor
İçerisinde yer alacak kamu kurumlarıyla ilgili ise Gündüz; “Kamu otoriteleriyle birlikte çalışıyor ve desteklerini bekliyoruz. Taşımacıların kamuyla ilgili tüm işlemlerini lojistik üste sonuçlandırmasını istiyoruz. Mesela Ulaştırma Bakanlığı’nın ofisinin olmasında fayda var. Kısmi işlemlerin en azından orada yapılması gerektiğini ve idari yapının da buna sıcak bakacağını düşünüyoruz. Dış ticaretteki denetleyici kurumlar ile gümrük idaresinin aynı çatı altında olmasını istiyoruz. TSE’nin biriminin olmasını istiyoruz. Gümrük Müşavirleri Derneği’yle bu konuda ortak bir çalışma yürütüyoruz.” dedi.
“Biz Ankara merkezli gerek uluslararası, gerekse ulusal ticarete talibiz.”
Araçların lojistik üsse uğramaması gibi bir kaygı taşıyor musunuz şeklinde bir eleştiriye ise Erhan Gündüz şu yanıtı verdi; “Gerek E-5’te, gerek otoyol üzerinde araştırmalar yapılıyor. Sadece günde 6000’in üzerinde ağır vasıta araç otoyol üzerinden geçiyor. 5000’in üzerinde ağır taşıtın da E-5’in üzerinden geçtiğini biliyoruz. Bu araçların bir kısmı Ankara’yı transit geçen araçlar. Bize uğramak zorunda olan, bizim oradaki iç dağıtım depolarında hizmet edecek araçlara bütün imkanları sunabilecek kadar altyapımız zaten yok. Kısacası 10000 aracı aynı anda kaldıracak altyapımız yok; böyle bir beklentimiz de yok. Biz Ankara merkezli gerek uluslararası, gerekse ulusal ticarete talibiz.”
“Ankara Lojistik Üssünü dünya genelinde bir marka haline getirmek istiyoruz”
Projenizin daha çok ses getirmesi için bir kampanya çalışması yapacak mısınız? Sorusuna ise Gündüz şu cevabı verdi; “Bu projenin ortakları, zaten bu projenin kullanıcılarıdır. Yönetim ofislerimizin % 60’ı zaten kiralanmış durumda. Biz projenin hem ortağıyız; hem de lojistik üssün müşterisiyiz. Projenin bir amacı da kendi ürettiğimiz hizmetlerden ortak bir güç yaratmak; ortak bir sinerji yarattığımızı düşünüyoruz.
Ankara Lojistik Üssünü dünya genelinde bir marka haline getirmek istiyoruz. Projeye Ankara adını koymamızın nedeni sosyal sorumluluk gereği Ankara’da yaşayan insanlar olarak Ankara’nın bir de uluslararası anlamda bu şekilde de tanıtmak. Tabi ki, prestij ve marka amaçlı reklam çalışmalarımız olacaktır.
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |