Uzun yıllardan beri Türkiye’nin önde gelen treyler markalarıyla olduğu kadar Avrupa’nın önemli treyler markalarının tedarikçiliğini de yapan EMK Pres, 2011 yılında EMK Treyler markası adı altında damper ve farklı modellerde treyler üretimine başladı. EMK Treyler, hafif ama dayanıklı damper ve treyleriyle pazarda lider olmayı hedefliyor.
Treyler ürün araç gruplarından biri olan inşaat segmentine yönelik üretimi yapılan damperler hakkında konuşan EMEK Group Pazarlama Satış Koordinatörü Burcu Onur Taşdelen “Firmamızın üretim bandının yıllık bazda büyük çoğunluğunu Havuz (Küvet) Yarı Römork Damper Treyler araçlarımız oluşturmaktadır. Bunu Kamyon Üstü veya Şasi Üstü tabir edilen Araç Üstü Damperlerimiz takip etmektedir.” diyerek şöyle devam ediyor; “Havuz (Küvet) Tipi Yarı Römork Treyler araçlarımızın teknik ve genel özelliklerinden bahsetmek gerekirse, 19 m3 den başlayarak 28-30 m3 taşıma kapasitesine sahip araçlar üretmekteyiz. Özellikle 19 m3 kapasiteli aracımız son çıkan tonaj yasasına son derece uygun olarak üretilmiştir. Çünkü hafriyat sektöründe yükleme esnasında Operatörlerin aracın kapasitesine göre dolana kadar yükleme gibi bir durumları söz konusu. 19 m3 aracı silme diye tabir ettiğimiz şekilde yükleme yaptıkları halde bile yasal olan tonajı geçmiyor. Bu sayede kullanıcılar aracın yükü tonajı geçti mi acaba korkusu yaşamıyorlar. Ürettiğimiz Küvet Tipi Damper Yarı Römork araçlarımızda özel siparişler hariç tabanı 5 mm yan duvarları 4 mm 450 Brinnel Aşınma Çeliği kullanıyoruz.”
“Uzun Yıllar Kullanım İmkanı Sağlamaktayız”
Kullanılan aşınma çelikleri haddelenirken fabrika çıkışı özel lazer teknolojisi ile 5mm ve 4 mm kalınlıkları birbiriyle aynı plakalarda kaynatılarak üretildiğini belirten Taşdelen, “Bu bize üretim esnasında Kovamızda iki parçayı ortadan tek kaynaklı olarak üretim imkânı sunuyor. Böylece aracın ağırlığını hafifletmiş olmakla beraber ve sağlamlığını daha da yükseltmiş ve kullanıcıya uzun yıllar kullanım imkânı sağlamaktayız.” diyor.
“Kovalarımız da kullandığımız sağ ve sol duvarlarında bulunan ve tabana kadar inen bükümlerimiz hem kovanın zaman içerisinde açılmasını engellemekte hem de daha hızlı ve kolay boşaltım imkânı sağlamaktadır.” Taşdelen kovadan daha önemli olarak şasiden söz etmek gerektiğini belirterek şöyle devam ediyor; “Piyasamızda çoğu dorseye baktığımızda şasilerinin kırıldığını, çatlamalara maruz kaldığını ve ağırlıklarından dolayı son derece verimsiz olduğunu görürüz. Buna etken olan üretim malzemesi ve üretim teknikleridir. Gerekli olan mukavemeti sağlamak için şasi de kullanılması uygun olmayan sacların kalınlıkları yükseltilmekte bu da çok fazla ağırlığa sebep olmaktadır. Kullanılan bu saclar düşük mukavemetleri sebebiyle kısa zaman içinde çatlama ve kırılmaya sebep olmaktadır. Sonrası ürününe sahip çıkmayan üreticiler yüzünden mağdur olan kullanıcılar. Biz şasi de S700 MC sacı tek parça olarak, toz altı robot tezgâhta üretiyoruz ve bu sayede piyasanın en sağlam şasisini üretiyoruz. Doğru ve kaliteli malzeme, doğru teknikler ve doğru üretim ile ortaya çıkan aracımız sonucunda, daha düşük yakıt tüketimi, daha iyi yol tutuşu ve daha uzun ömürlü kullanım, bu bütün kullanıcılarımızın hem fikir olduğu bir nokta ve ürünlerimizde 2 yıl garantimizi gönül rahatlığıyla verebiliyoruz.”
Araç Üstü Damperler hakkında da bilgi veren Taşdelen “Gene aynı şekilde doğru malzeme-doğru üretim tekniği prosedürüyle hareket ediyoruz. Kamyonların üretimi esnasında ilgili kamyon firmaların üst yapı talimatlarına birebir uygun olarak üretim yapılmaktadır.” diyerek şöyle devam ediyor; “Kova ile araç şasisi arasında bulunan ‘Yavru Şasi’yi gene S500 MC sacdan üretmekteyiz. Bu da şaside uzun yıllar kullanım sağlamaktadır. Kova da gene büküm teknolojisini görüyoruz, gene hızlı boşaltım ve zamandan tasarruf sağlamaya devam ediyoruz. ‘Araç Üstü Damper’lerimizde gene 2 yıl garantimiz mevcuttur. Garantimizin uzun süreli olmasındaki en büyük güvencemiz, bütün kaynaklarımızın Kaynak Mühendisleri kontrolünde olması, çok iyi bir mühendislik ekibine sahip olmamız ve yetişmiş tecrübeli üretici kadrosuna sahip olmamızdır.”
“Açık Kalan Bir Damperin O Şekilde Yola Devam Etmesi Hiçbir Şekilde Açıklanamaz”
Avcılar’da yaşanan damper kazasına da değinen Taşdelen bu üzücü kaza sonucu hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dilediğini belirterek şöyle devam ediyor; “Daha o olayın şokunu atlatmadan arka arkaya gelen kazalar sonucu tüm Türkiye’nin ilgisi bu yöne doğru kaydı. Burada herkesin aklına gelen iki nokta var. Birincisi şoför hatası mı? İkincisi üretim hatası mı? Birincisinden başlamak gerekirse; şoförlerimiz yoğun ve yorgun çalışıyor. Çünkü piyasadaki çalışma koşullarına baktığımızda ne kadar çok döküm o kadar çok kazanç sağlıyor. Bu da dolayısıyla dikkatsizliğe neden olmaktadır. Dikkatsiz yapılan her iş gibi bu sektörde de sonucu kazalara uzanıyor. Açık kalan bir damperin ne olursa olsun o şekilde yola devam etmesi hiçbir şekilde açıklanamaz.” Hatalı üretim ile ilgili görüşlerini Kamyonum Dergisi ile paylaşan Taşdelen, araçlarda elektrik, elektronik, hidrolik bir sürü parça kullanıldığını, bu parçaların üreticilerinin iyi bilinmesi ve denetlenmesi gerektiğini belirtiyor. “Üretici firmaların düşük maliyetli parçaları tercih ederek kar elde etmeyi düşünmesi, edeceği o kar ne kadar yüksek olursa olsun bir insan hayatına bir canlı hayatına değmez.” diyen Taşdelen; Üreticiler açısından fiyatın muhakkak önemli olduğunu ama fiyattan daha önemli olan aldıkları aracın kazandıracakları olduğunu belirtiyor.
“Kullanıcılara Görev Düşüyor”
Kullanıcılara büyük görev düştüğünü belirten Taşdelen, ucuz fiyatlı ürün alırken iki kere düşünülmesi gerektiğini belirtiyor. Düşük fiyatlı satış faturası kesen firmalara engel olunması gerektiğini söyleyen Taşdelen kendi üretimlerinde kullandıkları ürünler ile ilgili şunları söylüyor; “Bizim aldığımız kullandığımız bütün malzemelerimiz gerekli kalite kontrol belgelerine sahip köklü firmalardır. Ucuz kullanılan parçalar kadar işinde ehil olmuş kişiler tarafından bu tesisatları çekilmesi, çektirilmesi ve kontrolleri gerekir. Bütün üretim safhasında gerekli bütün kontroller yapım aşamasında ve son kontroller ile kontrol edilmektedir. Damper açık ikaz sistemimiz damperlemeye başladığı anda yani düğmeyi damperlemeye verdiği anda uyarı ikaz sistemi ile kullanıcı kabinini uyarmaktadır. Bu sayede olası kazaların bir nebzede önüne geçilmesi imkânı sağlamaktadır.”
“Sürekli İyileştirme ve Değişim Süreci İçerisinde Üretim Yapmaktayız”
Yıllık üretim kapasitelerinin 1500-2000 araç arasında olduğunu ifade eden Taşdelen üretim teknolojilerini yakından takip ettiğini belirterek şöyle devam ediyor; “Bu konuda Ar-Ge ekibimiz gerekli çalışmayı ve araştırmayı sağlıyor. Bu sayede sürekli bir iyileştirme ve değişim süreci içerisinde üretim yapmaktayız. Türkiye’de toz altı robot tezgâhta kaynaklı üretim yapan ilk firmayız. Bunu hala devam ettirmekteyiz. Kullandığımız diğer kaynak metodumuz olan gaz altı kaynakta kullandığımız kaynak telleri bütün kalite sertifikalarına sahip üreticilerden tedarik edilmektedir.”
“10 Yıl Boyunca Sektörde Hacim Oluşturacak”
Türkiye’de özellikle İstanbul’da başlayan büyük projeler ticari araç satışlarını doğrudan pozitif olarak etkilediğini belirten Taşdelen, “Avrupa’da yaşanan ekonomik kriz ticari araç satışı yapan büyük firmaların yüzünü Türkiye’ye dönmeleri gerektiğini göstermiştir. Sadece 3’ncü havalimanında şu an çalışan araç sayısı 500’ün üzerindedir. Buna 3’ncü köprü ve diğer inşaat projelerini de katarsak ticari araç satışına yaptığı katkıyı rahatlıkla görebiliriz. Bu artarak devam edecektir. Çünkü elde bulunan damperli araçlar henüz ihtiyacı karşılamaya yetmemektedir. Bu da önümüzdeki 10 yıl boyunca ticari otomotiv sektörünün artarak bir hacim oluşturacağının göstergesidir.”
“Yurt dışı projelerimizde genellikle inşaat sektörünün hareketli olduğu ülkelerden yoğun siparişler alıyoruz. Burada gelişmekte olan ülkelerde bu hareketlilik daha fazla gerçekleşmektedir. Yurt dışına yaptığımız araçlarda bazı noktalarda değişiklikler yapmak zorundayız, çünkü ilgili ülkenin yol şartları önem arz ediyor.” diyen Taşdelen, “araçların dingil gruplarında makas sistemi değişiklik gösteriyor. Bazı ülkelerde tonaj daha fazla atılıyor. Bunun için büyük hacimli damperler üretiyoruz. Avrupa’ya yaptığımız ihracatlarda özel bir talep gelmediği takdirde yurt içi satışımızda ürettiğimiz Küvet (Havuz) Tipi Damper Yarı Römork araçlarımızı üretiyoruz.” diyor.
Kullanıcıların dikkat etmesi konular hakkında uyaran Taşdelen sözlerine şöyle son veriyor; “EMK Treyler kalitesiyle tanışmış olan müşterilerimiz ve EMK Treyler kalitesiyle tanışıp müşterilerimiz olacak sektördeki bütün firmalarımız aldıkları ürünlere dikkat etsinler. Özellikle üretimi yapan firmaların Üretim İzin Belgeleri ve Tip Onay Belgeleri var mı? dikkat edilmesi gerekir. Kullanılan malzemelerin kalite sertifikalarına dikkat etsinler. Bunları istesinler, sorsunlar, ne aldıklarını bilsinler ki en sonunda kendileri mağdur durumda kalmasınlar. Bunları yaparak kalitesiz ürünlerin önüne bir nebze de olsa geçebiliriz.”