New York Times gazetesinin konuştuğu enerji analistleri böyle bir durumun petrol fiyatlarına etkisinin çok ani olacağını ve petrolün varil fiyatının birkaç gün içinde iki katına çıkabileceğini ifade etti.
Bazı enerji analistleri ise olası bir engellemenin petrol fiyatlarını 50 dolar yukarı çekebileceğini söylüyor.
İran'dan farklı isimler geçtiğimiz haftalarda, ABD ve Avrupa'nın Tahran'a nükleer programına yaptırım kapsamında petrol ambargosu uygulaması durumunda boğazı kapatabileceklerini belirtti.
Tahran'ın askeri potansiyelinin İran'ın Hürmüz boğazında hava saldırıları, sabotaj yapmaya yetecek kapasitede olduğu ifade ediliyor.
Ortadoğu konusunda uzman siyasi analistler son günlerde Avrupa Birliği liderleri de aralarında olmak üzere Batı'yla artan tansiyona rağmen, İran'ın böyle düşmanca bir harekette bulunmayacağını söylüyor.
ABD'li yetkililer ise, Bahreyn'in yakınlarında konuşlanan Donanma'dan 5. Filo'nun petrol nakliyatının yapıldığı rotayı korumaya hazır olduğunu ifade etti. Yetkililer, gerekli olması durumunda İran'a karşı askeri harekâta bile geçebileceklerini açıkladı.
İRAN'IN HÜRMÜZ BOĞAZINI KAPATMASI İNTİHAR OLUR
Enerji Güvenliği Uzmanı Faruk Demir, dünya petrolünün yüzde 40'ının taşındığı Hürmüz Boğazı'nın kapatılmasının küresel petrol ticaretini hayati derecede etkileyeceğini belirterek, "Hürmüz Boğazı'ndaki tansiyona bağlı spekülasyonlar ile petrol fiyatları tavan yapabilir" dedi.
Demir, İran Körfezi'nin su altı jeolojisi açısından endişeleri artıran hassas bir bölge olduğuna işaret ederek, dünya tanker taşımacılığının yüzde 17'sinin bu bölgeden geçtiğini söyledi.
Demir, günlük 15 ile 17 milyon varil petrol ihracatının yapıldığı Hürmüz Boğazı'nın genişliğinin 56 kilometre, ortalama derinliğinin ise 100 metre dolayında olduğunu anlattı.
Hürmüz Boğazı'nın yaklaşık 15 kilometrelik alanın 80-90 metre derinliğinde olduğunu ve tanker trafiğine kapatılamayacağını bildiren Demir, şöyle konuştu:
"İran'ın bu bölgede etkili bir saldırı gücü var ve bu sayede tankerleri vurabilir. Yangınlara müdahale etmek saldırı riski altında çok zordur. Bu durumda İran'ın Hürmüz planı hem kendisi için hem petrol piyasalarının tamamı için tam anlamıyla intihar olur. Sayın Davutoğlu'nun açıkladığı, "bölgeye sirayet etmekte olan bir tansiyon"un başlangıcı Hürmüz'deki gerilim olabilir."
1973'TEKİ PETROL KRİZİ YENİDEN DOĞABİLİR
Demir, Hürmüz Boğazı'nda "İran'ın kazara bölgedeki gemileri vurması veya ABD donanmasının İran'a yük taşıyan bazı gemilere yönelik durdurma-arama eylemlerine girmesinden kaynaklı muhtemel bir çatışmanın savaşa neden olabileceğini" uyarısında bulundu.
Dünya petrolünün yüzde 40'ının taşındığı Hürmüz Boğazı'nın kapatılmasının böyle bir süreç içinde beklenen bir sonuç olduğunu anlatan Demir, böyle bir durumda petrol fiyatlarının yükseleceğini, ambargolar ve kontrat iptallerine gidilebileceğini, sigorta ve navlun fiyatlarında artışlar olabileceğine dikkati çekti.
Demir, "Hürmüz Boğazı'ndaki tansiyona bağlı spekülasyonlar ile petrol fiyatları tavan yapabilir. 1973'deki petrol krizi yeniden olabilir. Petrol fiyatlarında 100 ile 400 dolar arasında şok artışlar yaşanabilir" dedi.
KENDİ EKONOMİSİNE DE ZARAR VERECEK
ABD Enerji Bakanlığı'nın analistleri ise İran'ın halihazırdaki zayıf ekonomisinin Hürmüz Boğazı üzerinden geçen günlük 2 milyon varil petrol ihracatına bağlı olduğunu söyledi.
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi'nden geçen tek deniz yolu ve dünyanın en önemli petrol boğazı olarak gösteriliyor.
Boğazın kapatılması durumunda, İran'ın en önemli petrol müşterisi Çin de kötü etkilenecek.
Çin geçtiğimiz yıllarda İran'ın petrol sahalarına büyük çaplı yatırımlar gerçekleştirmiş ve Batı'nın Tahran'ın nükleer programına karşı uygulamak istediği yaptırımlara karşı çıkmıştı.
ÇIKAR ÇATIŞMALARI OLABİLİR
Bütün bu çabalara rağmen, petrol ve dış politika analistleri, ülkelerin kendi çıkarlarına ters düşecek en ufak bir gelişmenin tarafların birbirine karşı harekete geçmesine neden olabileceğini söylüyor.
İngiliz Barclays Capital bankasından kıdemli jeolojik stratejist Helima Croft, "Kimsenin istemediği bir krize doğru yol aldığımızdan korkuyorum. Bütün tarafların kendi amaçları uğruna tehlikeyi göze alacağı bir tehlikeden bahsediyorum" diye konuştu.
Ancak bu açıklamalar ne ABD Başkanı Barack Obama'nın İran Merkez Bankası'na petrol satımını zorlaştıracak yaptırımları ön gören yasayı imzalamasına engel oldu ne de Avrupa Birliği'nin İran'ın petrol ihracatını engellemeye karar vermesini engelledi.
Enerji analistleri olası bir engellemenin petrol fiyatlarını birkaç gün içinde 50 dolar daha yukarıya çekebileceğini söylüyor.