Kamyonum
GÜNDEMHABERLERTESLİMAT FOTO GALERİ VİDEO GALERİ YAZARLAR
Menü Arama Facebook Twitter Whatsapp İhbar Hattı
kamyoon, nakliye, taşımacılık
has, hastreyler, hasdorse, hastrailer, kamyon, kamyonet
tırsan
English
Volvo FH Aero The Most Ambitious On The Roads

Volvo FH Aero The Most Ambitious On The Roads

1 2 3 4 5 6
Dergi
alp özler, yılnak,
9 Eylül 2021 Perşembe - 09:55

Sektörün Tüm Soğutma İhtiyaçları İçin Carrier

Gıda ve ilaç maddelerinin taşınmasının insan sağlığına etkisi olduğu kadar ekonomik anlamda da yansımaları mevcut. Kamyonum Dergisi olarak yeni çıkan yönetmelikler bağlamında soğuk taşıma konusunu ele alarak soğuk taşıma alanının önemli parçası olan soğutma ünitesi üreticilerine dosyamızda yer ayırdık.

Sektörün Tüm Soğutma İhtiyaçları İçin Carrier

Asco Soğutma Genel Müdürü Ünsal Angar,

“TREYLER ÜRÜN GAMINDAKİ ÜRÜNLERİMİZ HIGH-EFFICIENCY HALİNE GELECEK”

“BAZI ÜRÜNLERİN SOĞUK ZİNCİR İLE TAŞINMASI VE DEPOLANMASI 1 TEMMUZ 2022 İTİBARİ İLE ZORUNLU HALE GETİRİLİYOR”

“SADECE BU SEKTÖRDE OLDUĞUM İÇİN DEĞİL; GIDA İSRAFINDAN ENDİŞE DUYAN BİR İNSAN OLARAK DA BU YÖNETMELİĞİN FAYDALI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM”

Kamyonum Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Nuray Pekcan, Carrier’ın ürünleri ve son teknolojik gelişmelerini, yeni yönetmelikler ile sektörü nelerin beklediğini ve pek çok detayı Carrier Transicold Türkiye Distribütörü Asco Soğutma’nın Genel Müdürü Ünsal Angar ile konuştu.

Asco Soğutma olarak 6 yılı aşkın bir süredir Carrier’ın distribütörlüğünü yaptıklarını ve bundan önce de Carrier’ın distribütörlüğünde aynı ekiple başka bir firmada 7 yıllık bir tecrübeleri olduğunu aktaran Angar, 13 yıldır bu sektörde olduklarını belirtiyor. Asco Soğutma olarak Carrier marka ürünlerinin detaylarını da aktaran Angar, “Carrier olarak bizim ürün portföyümüzde her tür araca hitap edecek, her tür aracın ihtiyacına cevap verebilecek ürün var. En büyük hacimli Frigorifik treylerden tutun da en küçük hacimli CDV segmenti dediğimiz araçlara kadar her soğutma ihtiyacına cevap verecek farklı ürünlerimiz mevcut. Cihazlarımızı dört ana tip altında toplayabiliriz. Birinci tip; treyler cihazları. İkinci tip; büyük dizel kamyon dediğimiz segment. Bunlar kendi dizel motoru olan ve 5-9 metre arası kasalarda yüksek kapasite gereksiniminde şart haline gelen bir ürün segmenti. Bir de motordan tahrikli segment var. Bu segment en küçük araçtan başlayıp en büyük hacimli kamyon kasalarına kadar uygulanabilen geniş bir segment. Dördüncü segment de ötektik ürünler dediğimiz segment. Ötektik ürünler çoğunlukla dondurma taşımasında; yani ağırlıklı olarak kamyonetlere kullanılıyor. Carrier olarak şu an yaygın şekilde talep gören treyler ve kamyon tipi ve motordan tahrikli cihazların ithalatı ile meşguluz.” şeklinde konuşuyor.

 “Tamamen Otonom Elektrikli Soğutucu Dizaynı Var ve Bunlar Yavaş Yavaş Hayatımıza Girecek”

Ürünlerine ilişkin detaylar aktararak sözlerini sürdüren Angar, Carrier’ın, tamamen otonom elektrikli soğutucu dizaynı olduğunu ve buna ilişkin birtakım yeni ürün lansmanları gerçekleştirdiğini belirtiyor. Angar ürünlerinde dizel yakıt kullanımını azaltmaya çalıştıklarını dile getirerek; “Otonom elektrikli soğutucu dizaynı yavaş yavaş hayatımıza girecek. Türkiye’de Avrupa’dan daha geç girecek; ancak illaki girecek. Şu an hayatımızdaki gerçek, dizel yakıtla çalışmaya devam eden soğutucu ürünler. Bir yandan da bu hayatımızdaki dizel yakıt tüketimini nasıl azaltırız diye çalışmalar devam ediyor.” değerlendirmesinde bulunuyor.

“İki Yıl İçinde Tüm Ürünlerimiz High-Efficiency Olacak”

Angar, otonom elektrikli soğutuculara geçiş sağlanana kadar geliştirdikleri ürünlerde yakıt tasarrufunu öne çıkardıklarını belirterek yüzde 30-35 yakıt tasarrufu ile yüksek verimlilik sağlayan HE 19 modeline ilişkin detaylar aktarıyor.  İki yıl içinde tüm ürünlerinin High-Efficiency haline geleceğini de vurgulayan Angar sözlerini şu şekilde sürdürüyor; “Carrier’da iki yıl önce yeni bir cihaz lansmanı yapıldı. Hali hazırda kullandığımız modellerden en büyük kapasiteli, Vector 1950’nin muadili olarak HE 19 modeli lanse edildi. HE 19’un açılımı; High-Efficiency 19.  High-Efficiency tamamen cihazın düşük yakıt tüketimine odaklanılarak yapıldığını gösteren ve proje adını model adı olarak da koruyan bir model olarak karşımıza çıktı. Bir önceki modele göre yüzde 30-35 yakıt tasarrufu sunuyor. Kullanıcıyı toplam sahip olma maliyeti bakımından uzun vadede karlı duruma geçiriyor. Bugün eski modellerden alarak düşük ücret ödersiniz; ancak HE 19 alarak fazladan ödeyeceğiniz fiyat farkını yakıt tasarrufu ile 3-4 yıl içinde çıkartırsınız. HE serisi genişliyor; bu model 2 yıl önce çıktı. Bizde treylerde 3-4 farklı model var. Bu üç modelden bir tanesinin High-Efficiency’li yeni modeli çıktı. Diğer iki modelin High-Efficiency modeli de yolda. Dolayısı ile treyler ürün gamındaki ürünlerimiz High-Efficiency haline gelecek. Bu geçiş sürecinde dizel yakıttan kurtulana kadar en azından düşük tasarruflu üniteler ile  yolumuza devam edeceğiz.  Bu High-Efficiency’nin aynı zamanda bizim Supra serisi dediğimiz kamyon cihazlarında da çalışmaları yapıldı. İki yıl içinde tüm ürünlerimiz High-Efficiency olacak.”

“Nem Sensörleri ile Sıcaklığı Nasıl Takip Ediyorsanız Kasanın İçindeki Nemi  de Kontrol Edebilirsiniz”

Piyasadaki tüm cihazalarda nem kontrolü yani havadaki su oranını kontrol edebilme özelliğinin olmadığını belirten Angar, nem kontrolü konusuna ilişkin detaylar aktarıyor. Angar,“ Kasa içerisindeki nemi artırmak için dışarıdan taze hava almak lazım. Araçların klimalarında dış ve iç hava modu var; ancak soğutucularda maalesef böyle bir mod yok. Dışarıdan hava almazlar. Dışardan hava almadıkları için nemi artırabilme şansları yoktur. Çünkü kontrol dediğiniz zaman hem düşürebiliyor hem de arttırabiliyor olmanız lazım. Artırabilme özelliği olmadığı için de kontrolü mümkün değil; ancak görüntülemek mümkün. Nem sensörleri yaygınlaştı. Nem sensörleri ile sıcaklığı nasıl takip ediyorsanız kasanın içindeki nemi de kontrol edebilirsiniz. Bu arada bazı ürünler neme hassastır; yüksek nemli ortamda taşınması gerekir. Frigorifik kasaların önünde ve arkasında pencereler vardır. Eğer neme hassas bir ürün taşınıyorsa bu pencereler açılır ve dışardan hava girmesi sağlanır. Aynı zamanda soğutucu da çalışır. Soğutucu her ne kadar nemi düşürmeye çalışıyor olsa da içerdeki nem belli oranda korunmuş olur. Bunun başka bir yolu konteyner cihazlarında var. Frigorifik konteynerler uzun gemi seferlerinde kullanıldığı için konteyner soğutucu cihazlarında nem kontrolü opsiyonu olanları var. Konteyner cihazlarında da nem kontrolü yine ufak bir kontrollü pencere vasıtası ile içeriye taze hava alınması ile yapılabiliyor.” diyor.  

“13 Sene Önce Sektöre İlk Başladığımızda Bu Uygulamaya Hiç Talep Yoktu; Şimdi Satışlarımızın Yüzde 10’u Bu Uygulama Üzerine”

Ürünlerin kendi içlerinde tek bölmeli, çift bölmeli veya tek sıcaklıklı, çok sıcaklıklı (Mono Temp, Multi Temp) diye ayrılan modellerinin olduğuna da değinen Angar, treyler gamında bir modelde, kamyon ürün gamında 4 farklı modelde ve motordan tahrikli  ürün gruplarında 3-4 farklı modelde Multi Temp opsiyonu olduğunu belirtiyor. Angar, Multi Temp özelliğine ilişkin değerlendirmelerini şöyle sürdürüyor; “Multi Temp’te kasayı iki odaya bölen bir bölme var. Bazen bu bölme kasa ile birlikte yapılıyor veya bazen de paravan şeklinde bölmelerle bölmesiz bir kasanın da bölmeli olması sağlanabiliyor. Bölmeler genellikle kasanın ön tarafındaki yükle arka tarafındaki yükü birbirinden ayırıyor; yani kasayı iki ayrı oda haline getiriyor. Bu iki ayrı odada istenilen iki farklı sıcaklık kontrolü yapmaya yarayan cihazlar var. Bizim cihazlarımızın da bu versiyonları mevcut. Bu kasalarda ağırlıklı olarak donuk ve taze gıda birlikte taşınır. Bu çift bölmeli kasayı yurt içinde yaygın kullanan restoran zincirleri mevcut. Restoran zincirlerinin özellikle fast food zinciri etini ve patatesini donuk taşır. Diğer bölme de ise sebzesini ve ekmeğini taze taşır. Aynı kasada hatta üçüncü bir oda yaratılır ve peçete gibi sıcaklık kontrolü gerektirmeyen ürünlerini de taşır. Bu tarz uygulamalar ülkemizde yaygınlaşıyor. Bu durum maliyet avantajı yaratıyor; çünkü iki farklı araçla taşıyacağı ürünlerini aynı tır içerisinde taşıyabiliyor. 13 sene önce sektöre ilk başladığımızda bu uygulamaya hiç talep yoktu; şimdi satışlarımızın yüzde 10’nu bölmeli (Multi-temp) üniteler.”

“Telematik Sistem Kullanıldıktan Sonra Vazgeçilmez Haline Geliyor”

Ürünlerin özelliklerine dair detayların ardından soğutucu cihazın uzaktan takibini mümkün kılan telematik sisteme ilişkin de konuşan Angar, bu sistemin soğuk taşıma için önemli bir teknolojik gelişme olduğuna dikkat çekiyor. Angar, bu sisteme ilişkin detayları şu sözlerle paylaşıyor; “Ürünü ayrı telematik sistemin satışlarını ayrı yapıyoruz. Telematik sistem ürünlerimizin içinde standart bir donanım değil. Carrier’ın yetkilendirdiği başka bir firma tarafından üretilen ve cihazlarla beraber satılan bir opsiyon/aksesuar. Soğutucu cihazın uzaktan takibini mümkün kılan; sadece içindeki sıcaklık ve aracın konumunu değil; soğutma cihazının pek çok verisini, kaç dereceye ayarlandığını, çalışıp çalışmadığını, hangi modda çalıştığını gösteren ve alarm kodlarına uzaktan müdahale imkanı tanıyan komplike bir sistem ve yaygınlaşıyor. Yurt dışından Türkiye’ye ilaç taşıyan uluslararası nakliyeciler bu sistemi yaygın bir şekilde kullanıyor. Telematik sistem kullanıldıktan sonra vazgeçilmez haline geliyor. Müşteriler; ‘Bu sistem yokken nasıl taşıma yapıyormuşuz.’ demeye başlıyor.”

“İnsanlar Bunlara Yatırım Yapmaya Başlayacaktır”

İlgili mevzuatlar çerçevesinde sattıkları bu gibi sistemlerin ATP uyumlu ürünler listesinde bulunduğunun da altını çizen Angar, ATP’ye uyumlu cihaz sayısı arttıkça telematik sistem gibi aksesuarlara talebin artacağını dile getiriyor. Angar konuşmasında; “Bu sistem bir lojistik firmasının ürününü koruduğu gibi kendini de koruyor. Çünkü malın başına bir iş geldiğinde sorumlu olan lojistik firması. Lojistik firmalarının müşterilerine karşı itibarını koruyan bir cihaz olduğu için bence en önemli aksesuar ve değeri yavaş yavaş anlaşılıyor.” sözlerine yer veriyor.

“Yoğun Bir Talep ile Karşılaştık”

Pazara yönelik de değerlendirmelerde bulunarak sözlerine devam eden Angar, pandeminin lojistiği hareketlendirdiğini ve bunun da uluslararası taşımada yoğunluğa neden olduğunu belirtiyor. Angar, soğuk taşıma pazarına ilişkin olarak; “Covid-19 pandemisi ile dünyada artan ilaç ve gıda trafiğine paralel olarak ülkemizde özellikle uluslararası taşımacılar tarafından geçen yılın ikinci yarısından itibaren yoğun bir talep ile karşılaştık. Tabii bu pazarın beklemediği bir gelişmeydi. Fabrikalar Covid-19’un etkilerinden kurtulamamıştı. Talep öyle bir geldi ki şu an hala üretim planlarını bir yıl doldurmuş durumda. Bu Carrier için de, sektöre kasa ve treyler üretimi yapan firmalar için de geçerli.” değerlendirmesinde bulunuyor.

“Gecikmiş Bir Hamle; Ancak Hiç Olmamasından İyidir”

Gıda maddelerinin kalitesinin korunması ve bozulmasının önlenmesi için gerekli uluslararası standartları belirten ATP anlaşması ve soğuk taşımaya ilişkin çıkartılan “Bozulabilir Gıda Maddelerinin Taşımacılığında Kullanılacak Özel Ekipmanlar Hakkında Yönetmelik” hakkında da değerlendirmelerde bulunan Angar, “ATP’yi öğrenmeye başladığımızda aslında ATP’nin Avrupa’nın bazı ülkelerinde kendi  yurt içi uygulaması da olduğunu öğrendik. 2008 yılında biz ülke olarak daha ATP anlaşmasına taraf bile değildik. 2012 yılında Türkiye önce ATP anlaşmasına taraf oldu. Bugün 2021 yılında ATP anlaşmasındaki kuralları Türkiye içinde kanun ve yönetmelik olarak uygulama kararı alındı. Gecikmiş bir hamle; ancak hiç olmamasından iyidir. Zaman içinde bu kurallar silsilesinin daha derinlere temas ederek sektörün iliklerine kadar işleyeceğini ve kabul edileceğini düşünüyorum. Özellikle TSE bu yönetmeliğin çıkması konusunda çok uğraştı. Bu ülke hayrına yapılmış çok önemli bir yönetmelik. Sadece yönetmelikle bitmiyor bundan sonrasında iş uygulamaya geliyor. Ülkede uygulama kısmı yönetmeliğin çıkmasından daha sancılı olabiliyor. Sadece bu sektörde olduğum için değil bir vatandaş olarak, gıda israfından endişe duyan bir insan olarak da bu yönetmeliğin faydalı olduğunu düşünüyorum.”

“Bazı Ürünlerin Soğuk Zincir ile Taşınması ve Depolanması 1 Temmuz 2022 İtibari ile Zorunlu Hale Getiriliyor”

Gıdaların israfına dikkat çeken Angar, bu konuda da 29 Haziran tarihinde önemli bir yönetmelik olan  ‘Sebze ve Meyvelerin Toptan ve Perakende Ticaretinde Uyulması Gereken Standartlar’ tebliğinin yayımlandığını aktarıyor.  Angar konuya dair,“ATP anlaşması meyve ve sebzeleri kapsamıyor; sadece bozulabilir et, süt gibi ürünleri kapsıyor. ATP anlaşması sebze ve meyve ile ilgili olarak uluslararası taşımada bir kanun regüle etmiyordu. Biz de hep ATP’nin bu eksik yönünü dile getiriyorduk ve eğer bu yerel bir kanun olacaksa et, süt, dondurma gibi bozulabilir gıdalar kapsamında kalması önemli değil. Türkiye’de esas olan sebze ve meyve. Bu konuda da bir yönetmelik çıktı. Yönetmeliğin ekinde yer alan bazı ürünlerin soğuk zincir ile taşınması ve depolanması 1 Temmuz 2022 itibari ile zorunlu hale getiriliyor.” şeklinde konuşuyor.

“52 Ürünün Nasıl Depolanacağı ve Nasıl Satılabileceği Yönetmelikle Belirlenmiş”

Yönetmelik  ile soğuk zincir ürünler listesinde 26 farklı ürün olduğunu aktaran Angar, tebliğde; çilek, kayısı, kiraz, mantar, kuşkonmaz, şeftali, üzüm, erik ve incir gibi yaygın olan yiyeceklerin belirtildiğini ve bunların genellikle meyve grubundan olmasının dikkatini çektiğini söylüyor. Çabuk bozulabilir ürün grubu ile başlanıldığını ve bunun iyi bir başlangıç olduğunu belirten Angar sözlerine şöyle devam ediyor. “Ancak tabii ki yeterli değil. Bu tebliğde mesela domates ve biberin ne olacağı belli değil. Yeşillik grubuna hiçbir atıfta bulunulmamış. Bu 26 ürün soğuk zincir ile taşınacak; diğer ürünler mesela balkabağı, kavun, karpuz, mısır, muz, patates, sarımsak, soğan gibi ürünler yıl boyu açık alanda satılabilecek; yani soğuk zincire gerek yok. Bazı aylarda açık alanlarda satılabilecek ürünlerde; greyfurt, mandalina,nar, elma, armut, turunç ve ayva olarak nitelendirilmiş. 52 ürünün nasıl depolanacağı ve nasıl satılabileceği yönetmelikle belirlenmiş. Bir yerden başlamak gerekiyordu; eksiklerin de zaman içinde ekleneceğini düşünüyorum. Eskiden hal kanunuydu; şu an getirilen tebliğ bu hal kanununa bir ilave, regülasyon. Araç ATP’li ise bu tebliğe uygundur; yani ayrıca ilave bir şart aranmaz. ATP’siz ise de tebliğe bazı koşullar yazılmış. Şu an burada, ‘frigorifik araç ile taşı’ deniyor. Tabii uygulamada acaba neler yaşanacak! Pek çok uygulamada olduğu gibi altı ay öteleme ile mi karşılaşacağız onu da zaman gösterecek. Hem ATP regülasyon adımını hem de sebze ve meyve taşıması ile ilgili adımı yerinde buluyorum.”

“Şu An Bakanlık 9 ya da 10 İlde Yol Kenarı Denetim İstasyonları Kurmak İçin Çalışmalara Başladı”

Yürürlüğe girecek bu yönetmeliklerdeki standartların denetlenmesi aşaması için hali hazırda yetkilendirme muayene istasyonlarının olduğunu  belirten Angar, TSE’nin birkaç yıldır bunun için hazırlık yaptığını ifade ediyor. TSE’nin  2-3 noktada test odaları kurduğunu da aktaran Angar, frigorifik kasa imalatçılarının imal ettiği kasayı ATP onayı alabilmek için bu test odalarına götürdüğünü akabinde uygunluğu belirlenenlere belgelerinin verildiğini de sözlerine ekliyor. Angar, “Bir de ATP’li aracı olan lojistikçiler için 6 yılda bir, sonra her üç yılda bir belgenin yenilenmesi işi var. Bu işi yapacak özel muayene istasyonları mevcut. Türkiye’de bunlardan da  yaklaşık 9-10 adet var. Şu an Bakanlık 9 ya da 10 ilde yol kenarı denetim istasyonları kurmak için çalışmalara başladı. Biz o firma ile görüştük; bizden de bazı istekleri oldu. İlk planda ağırlıklı olarak polis ve jandarmadan oluşan yol kenarı denetçilerine eğitimler verilecek. Yıl sonuna kadar 9 veya 10 eğitim düzenlenecek. Biz de eğitimin bir kısmında soğutucu cihazları anlatacağız. Süreç içinde yapılması gerekenler gördüğüm kadarı ile yapılıyor. Ertelenmez ise yıl sonunda yol kenarı denetimleri başlayacak gibi duruyor. Muayene ve tip onay istasyonları da var; artık başlayabiliriz. Bundan sonrası denetim ve denetimler ile uygunsuzluklar giderilecek. Zaman içinde bir dönüşüm başlayacak diye düşünüyorum.” şeklinde konuşuyor.

“Bütün Ekipman Üreticileri ATP’ye Hazır Sıra Geldi Müşterilerin ATP’li Kasa ve Soğutucu Almasına”

ATP’li kasa konusuna da değinen Angar, Türkiye’de yurt içi taşımalarda ATP’li kasa sayısının çok olmadığını bunun nedenini de şu an ATP’li kasa isteyen müşteri olmaması şeklinde ifade ediyor. Ülkemizdeki kasa üreticilerinin ATP’li kasa yapma yetkisine sahip olduğuna dikkat çeken Angar, “Bunun da bir maliyeti var. Bugüne kadar böyle bir kanun yoktu. Yurt içi taşıma yapıp ATP’li kasa alan bir iki büyük firma dışında firma yok. Şimdi artık bu müşteri sayısı artacak ve belli bir düzene oturacak. Çünkü kuralı daha yeni yazıldı; yeni uygulamaya geçiyor. Kuralı uygulayacak merciler, üreticiler mevcut. Yurt dışından ithal gelen soğutucu markaları zaten ATP  belgeli geliyor. Yurt içinde üreten bazı yerli üreticiler de bu belgeleri aldılar. Özetle sektöre yön veren çoğu kasa/ekipman üreticileri ATP’ye hazır, sıra geldi müşterilere.” diyerek sözlerini sonlandırıyor.

 

 

 
19. Lojistik Koordinasyon Kurulu Toplantısı Gerçekleştirildi
 
Karaismailoğlu, "2035 Yılına Kadar 3 Bin 726 Kilometre Daha Otoyolunu Hayata Geçireceğiz"
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
IRU’dan Türk Taşımacılara Mesaj Var!
Uluslararası taşımalara ilişkin konuları gündemimize alarak lojistiğin ...
UND Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Şener, "Şoförleri Hem Dijital Dönüşüme Hem de Yeşil Dönüşüme Hazırlamak Gündemimizde"
Kamyonum Dergisi olarak lojistik sektörünün gündeminde olan, sektörün ...
UND Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Fatih Şener, "Azerbaycan’da Lojistik Çok Zor ve Pahalı"
Uluslararası taşımacılık konusunu ele almaya ve bu konudaki sorunları ...
 
Und İcra Kurulu Başkanı Alper Özel, Türkiye ve Azerbaycan Liderliğinde Hazar’ı Bir Deniz Otoyolu Haline Getirmeliyiz
Gündemin önemli konu başlıkları arasında yer almayı sürdüren Orta Koridor ...
Prizma Nakliyat Sahibi Halis Karaca, "Biz Türkiye Ekonomisinin Önemli Bir Parçasıyız"
Kamyonum Dergisi olarak uluslararası taşımaları ve bu bağlamda yaşanan ...
Rentrans Genel Müdürü Alihan Murat Tütüncü, "Tek Durak Nokta Sistemi ile Kapıkule Sorunu Çözülür"
Uluslararası taşımacılığa ilişkin detayları firmalardan dinlemeyi sürdürüyoruz. ...
 
Logitrans CCO Ticari Grup Başkanı Muzaffer Tuna, “Türkiye Polonya Arasında Aktarmasız Direkt Bir Tren Seferine Başlıyoruz”
Logitrans Logistics Ağustos ayında Türkiye Polonya arasında aktarmasız ...
Mars Logistics Demiryolu Genel Müdür Yardımcısı Erdin Erengül, ''Sektörün Geleceği Parlak''
Kamyonum Dergisi olarak bu sayımızda Avrupa taşımacılığını ele alıyoruz. ...
Koçaslanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Koçaslan, ''Koçaslanlar, Tırsan Şasi Üzerine Pakcs Kapaklı Damperi ile Kaliteyi ve Yol Güvenliğini Üst Seviyede Sunacak
Satış, satış sonrası, yedek parça, ikinci el ve sigorta hizmetlerinden ...
 
Nuray PEKCAN
Nuray PEKCAN
Pazar
seyit usta, römort, treyler, üst yapı,
YAZARLAR
Kamyonum TV
ÇOK OKUNANLAR
Güzeller
FACEBOOK'TA KAMYONUM
ANKET
Uluslararası taşımalarda karşılaştığınız en büyük sorunlar nelerdir?
 
Kamyonum Künye İletişim Abonelik ve Reklam Sitene Ekle
GüncelEkonomiİhaleGündemHaberlerTeslimatDeniz TaşımacılığıLojistikEnglish
Ağır Vasıtalarda Yeni ModellerHafif Ticarilerde Yeni ModellerÖzel Tasarım AraçlarModifiye KamyonlarTreyler GaleriÜstyapı GaleriOtobüslerde Yeni ModellerKamyon MagazinGüzeller
Yeni Araç TanıtımlarıTest Sürüşleri - KamyonTest Sürüşleri - Hafif TicariKamyon YarışlarıMonster Truck YarışlarıKamyon SimülatörleriOtobüs SimülatörleriYeni TeknolojilerKamyon Magazin
trucknewsşoförsondakikasrcbustürkiyefahrerkamyonum