İnşaat sektörü Türkiye’nin son yıllarda lokomotif sektörleri arasında yer alıyor. Bunun yanında başta otomotiv olmak üzere çeşitli sektörlere de güç veriyor. Özellikle son yıllarda uygulamaya koyulan büyük inşaat projeleri sektöre ayrıca ciddi bir ivme kazandırdı.
İnşaat sektöründeki bu gelişmeler otomotiv sektöründe inşaat segmentine yönelik üretilen ürünlerin satışlarını da olumlu olarak etkiledi. 2014 yılında ağır ticari araç pazarındaki durgunluğa rağmen inşaat sektöründeki gelişmeler kamyon pazarına can verdi. Şüphesiz kamyonla birlikte inşaat segmentine yönelik üretilen araç üstü damper, damper treyler, beton pompası, silobas, iş makinaları gibi ürünlerin satışını olumlu etkiledi.
Biz de böylesine önemli bir sektörde kullanılan araçları ve üst yapıları inceledik ve siz okurlarımızla paylaşıyoruz…
“Lider Rehberlik Eder”
Sektörün lider firması Tırsan inşaat segmentindeki en önemli parça olan “damper” tanımına açıklık getirerek, bu araçların hangi özellikleri barındırması gerektiğini Kamyonum aracılığı ile okuyucularımızla paylaştı.
Tırsan Ar-Ge Merkezi'nin hafif şasi teknolojisindeki tecrübesinin sonucunda, 5.900 kg ağırlığı ile segmentinin en hafifi olarak geliştirilen Tırsan Damper, %25 mukavemeti artırılmış kasa yapısı ile fark yaratıyor.
Damper Platform Şasi Araçlar Ür-Ge Müdürü Yasemin Uzçakar bize Yeni Nesil Tırsan Damper hakkında bilgi verdi.
“11 ton rakipsiz king pin yükü ile zorlu rampalarda yüksek yol tutuş performansı sunan Yeni Nesil Tırsan Damper, tabanında geliştirilen V form yapısı yükün kolay akmasını sağlıyor.”
Uzçakar, Tırsan’ın ürün çeşitliliğini ve Ar-Ge çalışmalarını değerlendirirken şu ifadeleri kullandı; “Ürün çeşitliliği açısından Tırsan Avrupa’da ilk sırada olduğundan, bu kadar çeşitliliğe ve her gün değişen müşteri taleplerine göre araç üretmeye devam eden bir kuruluşuz. Bu nedenle Ar-Ge merkezimizde 80’e yakın mühendisimiz bulunuyor, bunların 7’si damper bölümünde bulunuyor. 2011 yılında damper üretimine başlayan Tırsan, 2014 yılından itibaren de yeni ürünüyle beraber üretimini revize etti.”
2011 yılında sektöre “Akıllı Treyler” ile girdiklerini ifade eden Uzçakar, “Akıllı Treyler”i şöyle açıklıyor: “Sektöre baktığımızda her ne kadar kanuni şartlarda sınırlandırılmış ağırlıkların taşınması gerekse de daha küçük alanlarda, trafiğe çıkılmayan alanlarda daha yüksek tonaj ile çalışabiliyor. Dolayısıyla burada önemli olan; aracın daha çok yük taşıyarak daha az sefer sayısıyla maliyeti düşürmesi. Bu yolla işletme maliyetleri önemli oranda düşüyor. Dolayısıyla pazardan bize gelen ilk beklenti ağırlığın düşürülmesi yönünde oldu. 2011 yılında üretip pazara sunduğumuz ilk ürün 6,5-7 ton civarındaydı. Bu ağırlık rakiplerimizin araçlarıyla aynı seviyedeydi. Yeni ürünümüz ise 5.900 kilogram ağırlığında. Bu ürün üzerine büyük çalışmalar gerçekleştirildi ve bu tabii ki zorlu bir süreçti. Böylece aynı yükü taşıyacak, aynı kalitede ama daha hafif bir ürün ürettik.”
“Pazar iki üç yıllık bir süre içerisinde kendini hafiflik talebiyle belli etti,” diyen Uzçakar, bu gelişmeyi önceden fark ettiklerini belirterek şöyle devam ediyor; “Burada bütün şasi dizaynı, küvet ve komponentler dahil olmak üzere kullandığımız her komponentin ağırlığını tek tek çıkardık. Kaliteden de asla ödün vermedik. Burada önemli olan şey şuydu; Tırsan’ın zaten güvenilir olan şasisinin üzerine Tırsan karakterine uygun bir küvet dizayn etmek. Bunu yaparken de ağırlığı düşürmek adına bütün komponentleri tek tek elden geçirdik. Piyasada kullanılan ve zaten belli olan aşınma saclarının kalınlıklarını revize ettik. Yani kalınlıklarını düşürürken, aynı küvet bölgesine çeşitli bükümler vererek mukavemeti koruduk.”
“Talepler Bizi Biz Pazarı Şekillendirdik”
Ürün çeşitliliğine ilişkin görüşlerini bizimle paylaşan Uzçakar; “Sektörden şu sıralar çok değişik talepler gelmiyor. Taleplerlerle birlikte pazar bizi şekillendirdi; biz de pazarı şekillendirdik. Geldiğimiz noktada modüler dediğimiz, yani kendi içerisinde sacda çok fazla değişiklik yapmadığımız komponentlerde, modüler patentli üretim projesi çerçevesinde, projelendirme anlamında değişik metreküpler elde edebiliyoruz. Modüler yapımız sayesinde iki ürünü de aynı anda üretebiliyoruz. Dolayısıyla bu durum bize bir esneklik de sağladı.”
Bunların teslimatın hızının gözetilerek yapıldığını ifade eden Uzçakar, sektörde bir günü kaybetmenin maliyetinin çok yüksek olduğunu vurguluyor.
11 Ton King Pin Basarı
Rakiplerde king-pin basarının 9 ton olduğunu belirten Uzçakar; “King-pin basarı, damper için bizim ürünümüz çıkana kadar kritik bir değerdi. Neredeyse bütün rakiplerde yaklaşık 9 ton olan king-pin basarı, bizim ürünümüzde ise 11 ton civarında. Bunun nedeni de konstrüksiyonda yaptığımız değişiklikler. Biz basar yükünü kazanmak için silindire kadar giden bir konstrüksiyon değişikliği yaptık. Yani pazarın kullandığı silindiri kullanmıyoruz; daha güçlü, boşaltma sırasında daha rijit davranabilen silindir kullanıyoruz. 11 tondan yola çıkarak, şasi ve dolayısıyla küveti dizayn ederken, pazarın talebiyle beraber hareket ediyoruz,” diyor.
11 ton king-pin basarının çok rahat tespit edilebilir bir şekilde müşterinin sürüş konforunu sağlayan detaylardan biri olduğunu vurgulayan Uzçakar şöyle devam ediyor; “Böylece hem direksiyon hakimiyeti yüksek oluyor hem de aracın kontrolünü sağlıyor. Bunu 500 kilogramda bile tespit edebiliyorsunuz. Bunları testler sırasında prototip kullanılması sayesinde gördük ve olumlu geri dönüşler de aldık.”
Tilt Alert İle Devrilme Önleniyor
Sektörü sürekli takip ettiklerini, kullanıcıların geri bildirimlerini çok önemsediklerini ifade eden Uzçakar sektörde boşaltma sırasında yükün yapıştığını gördüklerini ve bunun üzerine çalıştıklarını ifade ediyor. “Patentli V şeklinde ve kafes sistemli yeni taban dizaynımızla yükün yapışmasını engelleyen bir tasarım yaptık. Yükün düz yüzeyden akmasına kıyasla V şeklinde akmasını, yükün yapışmasını engelleyen bu dizaynımızda yüke göre formun geri gelmesini, düzleşmesini engellemek amacıyla altına bir kafes sistem yerleştirdik,” diyen Uzçakar, sektörün en büyük sorunlarından birisinin de damperin devrilme riski olduğunun altını çiziyor ve şöyle devam ediyor; “3 derecenin üzerindeki eğimli yerlerde boşaltmalarda damper risk altındadır. Çünkü yapışma ihtimali ile beraber damperin devrilme ihtimali vardır. 2011 yılında piyasaya sunduğumuz akıllı treylerden bu yana üretimimizde bu devrilme ihtimaline karşı geliştirdiğimiz teknoloji olan ‘Tilt Alert’i kullanıyoruz. Bu bizim geliştirdiğimiz ve sektörde taklit edilen bir teknolojidir.”
Tırsan’ın Ar-Ge çalışmaları sonucu ortaya çıkan ‘Muavin Şasi’den bahsetmeyi ihmal etmeyen Uzçakar ‘Muavin Şasi’ ile ilgili şunları ifade ediyor; “Diğer üretimlerin çoğunda gövdenin altında ilave şasiler vardır. Yani taşıyıcı olarak ana şasiden bağımsız bir ilave şasi daha bulunuyor. Örneğin taşıyıcı gövdede rollformla takviyelendirdiğimiz, mevcutta 500-600 kilolarda olan, daha ince saclar kullanıp rollformla çekerek saca kalınlığının yanında büküm de verdiğimiz mukavemetle taklit edilemez bir form üretiyoruz.”
Uzçakar ‘Muavin Şasi’ hakkında şöyle devam ediyor; “Şasiyi saklayan muavin şasiyle yeni bir görünüm oluşturmuş olduk. Görünümün yanı sıra başka fonksiyonları da bulunmakta. Bu yapı sayesinde yükü boşaltma esnasında aracı merkezleyerek, yani şasiyi kavrayarak küvetin kaçmasını engelleyen bir yapı. Böylece bir nevi bodyfix görevini de görmüş oluyor. Virajlarda savrulma anında şasiyi doğru tutarak, gövdeyi de daha rijit bir hale getirdik. Bu da bizim aracımızdaki farklılıklardan bir tanesidir.”
“Hortum Kırılmalarının Önüne Geçtik”
2012 yılında daha önce damperde bulunan yağ tankını çekiciye aldıklarını belirten Uzçakar, “Normalde yağ tankı damperde olduğu zaman aracın üzerinde fazlasıyla hortum rotalaması oluyor ve bu rotalama sırasında hortum kırılmalara yol açıyordu. Dolayısıyla o kırılmalar, satış sonrasında bize şikâyet olarak geri dönüyordu. Biz bu durumun önüne geçmek için, 2012 yılında yağ tankını çekiciye alma kararımızla beraber, sektör de yağ tankının treylerde bulunmasının yarattığı dezavantajı ortadan kaldırmış olduğumuzu gördü. Dolayısıyla sektöre öncülük ediyoruz. 2014 yılında 500’e yakın araç teslim ettik ve bu teslimatların ardından çekici problemine ilişkin hiçbir şikâyet almadık,” diyor.
“‘Custom Design’ denilen yani müşteriye özgü güçlendirmelerin yapıldığı özel dingiller kullanma kararı verdik,” diyen Uzçakar şöyle devam ediyor; “Bunun altyapısının kontrolünü test araçlarıyla pazarda kendimiz yapmakla beraber, Rusya’daki tecrübemizden de faydalandık. Rusya’da inşaat sektöründe ithal edilen araçlarda low-bed ile pazar lideriyiz. Rusya’daki inşaat tecrübemizde şunu gördük ki orada ne kadar kontrol yapılsa da 50 ila 60 ton yük atılıyor. Orada kullanılan dingili biz Türkiye’ye getirdik. Bunun gibi bütün komponentler için bu çalışmalar yapıldı. Hepsinin üzerinden geçildi ve dolayısıyla hepsinin arka planında yedek parça veya satış sonrası ulaşılabilirliği açısından değerlendirmeleri yapıldı.”
“Her Aşamayı Titizlikle Düşünüyoruz”
Bir projeyi üretim aşamasına geçirirken, testler sırasında karşılaşılan durumlara göre araç üzerinde de önlemlerini aldıklarını ifade eden Uzçakar, yaşanabilecek herhangi bir sorunun önlemini aldıktan sonra ürünü ortaya koyduklarını belirtiyor. “Her aşamasını titizlikle düşündüğümüz ürünü, dolayısıyla her noktasına hakim olduğumuz ürünü çıkartıyoruz. Bu nedenle ürüne çok daha hızlı bir şekilde müdahale edebiliyoruz,” diyen Uzçakar hangi şart altında olursa olsun müşterilerine mutlaka bir çözüm ile geri dönüş gerçekleştirdiklerini ifade ediyor.
Yurt dışı çalışmaları ile de bilgi veren Uzçakar şöyle devam ediyor; “2014 yılı Mayıs ayındaki lansmanımızdan sonra Haziran ayında Rusya’daki inşaat fuarına, bir damperimizle katıldık. Damperde Türkiye’de 20-26 m3gamı konuşulurken, Rusya’da 30 ila üzeri hacimler konuşuluyor. Rusya’da da bir fabrikamız var ve geçen yıl oraya 60’ın üzerinde ürün gönderdik. Bu yıl hedefimiz belli ve ona göre hareket ediyoruz. Rusya büyük bir pazar ve 2015-2016 yıllarında yatırımlarımız devam edecek. Orada süregelen ekonomik sıkıntılara rağmen inşaat sektörü yoluna devam ediyor. Ekonomik krize rağmen hedef pazarlarımızdan biri Rusya.”
“Hedef Pazarımız Rusya, Avrupa ve Afrika”
Afrika ve Avrupa ile ilgili yeni projelerinin olduğunu ifade eden Uzçakar, Afrika’ya yapılan sevkiyat ve üretim şeklinin çok daha farklı bir üretim şekli olduğunu belirtiyor ve şöyle devam ediyor; “Bu durum Rusya’da da aynı. Orada yerli üreticiyle rekabet edecek şekilde fiyatlandırma politikamız var ve biz de ona uygun bir şekilde üretimi biçimlendirdik. Rusya’daki fabrikamızda bunu hâlihazırda yerleşik düzende, yerleşik bir konseptle yapıyor oluyoruz. Komple bir aracın gitmesi dışında bir mantık ile çalışıyoruz. Rekabetçi olmak adına bu işi yapıyoruz. Dolayısıyla hem fiyatlar açısından daha uygun bir yerde oluyoruz hem de kapasitemiz yüksek oluyor. Dolayısıyla hedef pazarımız Rusya, Avrupa ve Afrika.”
Sektörde her zaman standartları belirlediklerini ifade eden Uzçakar, Tırsan’ın 2011 yılında damper sektörüne girerken regülasyonlara uyan ve bu doğrultuda sektöre yön veren ürünler geliştirmeyi hedeflediklerini söylüyor ve sözlerine şöyle son veriyor; “Standartları biz belirliyoruz. Bunun üzerine arkadan taklitleri geliyor. Taklitlerin önüne geçmek için de var gücümüzle patentlerimizi alıyoruz. Çünkü çok büyük Ar-Ge emeği var. Sırf regülasyonları takip eden, mevzuatları inceleyen hangi araçları nasıl etkiliyor diye belirleyen bir departman var Tırsan içinde. Biz de projenin başında daha onlarla kol kola başlıyoruz. Proje sınırımız çizilirken bunlar zaten bizim olmazsa olmazlarımız. Türkiye ve Avrupa’yı da izlediğimiz için Türkiye’deki regülasyonlar Avrupa’ya göre daha arkadan geldiği için biz Avrupa’ya göre araç hazırlıyoruz. Dolayısıyla Türkiye’de yayınlanan her regülasyonda araçlarımız çok önceden hazır oluyor. Sonuçta liderin işi zor. Sektöre rehberlik ettiğimizin farkındayız.”
“Tırsan’ın ürettiği damperler 500 kg daha hafif!”
2004 yılından itibaren hazır beton sektöründe faaliyet gösteren Albayrak Beton sektörde Yenidoğan ve Samandıra’daki üretim tesisleri ile faaliyet gösteriyor. Araç parkında ise 40 tane mikser, 11 beton pompası, 8 silobas ve 24 tane damper bulunuyor. Hazır beton sektörünün önde gelen firmalarından olan Albayrak Beton da Tırsan Damperi tercih ediyor.
Kamyonum Dergisi olarak Tırsan Damperi bir de kullanıcılarından dinleyelim istedik.
Albayrak Beton Araçlardan Sorumlu Formen Doğan Akbıyık, Tırsan’ı ürünün özelliklerinin yanı sıra satış sonrası hizmetleri ve servis gibi nedenlerle tercih ettiklerini belirtiyor ve şunları söylüyor:
“Bizim sektörümüzde işletme maliyetinin düşük olması çok önemlidir. Hazır beton işinde araçların asfaltta temiz yollarda çalışma şansı yok. Bunun için araçların dayanıklı olması gerekiyor. Tabi araçların bakımlarını zamanında yapmak da şart.
Tırsan’ın ürettiği damperler rakiplerine göre 500 kg civarında daha hafif. Bu da bizim daha fazla malzeme taşımamıza olanak sağlıyor. Tek seferde daha fazla malzeme taşındığı için yakıt sarfiyatına da olumlu etkisi oluyor. Biz bu araçların kullandığımız süre zarfında rakiplerinden farkını çok rahat gördük.
Bu araçlar ağır yük taşıyan araçlar. Diğer araçların yürüyen kısımlarında, süspansiyon, aks, körük ve frenlerde aşınma olabiliyor. Erken balata bitirme olayı olabiliyor. Tırsan’ın araçlarında henüz bunlara denk gelmedik.
Tırsan’ın rakiplerinden en önemli farklarından birisi de yol tutuşu ve devrilmeye karşı şoförü ikaz etmesidir.”
“En Uygun Fiyata En Kaliteliyi Alıyoruz”
1992 yılından beri sektörde faaliyetlerini sürdüren Dünyalar Grup özellikle 2000 yılından itibaren makina parkurunu güçlendirmeye başlıyor.
Adapazarı ve civarında asfalt, alt yapı, kum ve mıcır ocağı gibi faaliyetlerini sürdüren Dünyalar Grup makina parkuruna son olarak 17 adet Tırsan Yeni Nesil Damper kattı.
Son bir yıldır hazır beton faaliyetlerini sürdürdüklerini ifade eden Dünyalar Grup Genel Müdürü Yılmaz Dünya Yeni Nesil Tırsan Damper ile ilgili şunları söylüyor;
“Bence her şey ‘Daha fazla yükü nasıl taşırım?’ sorusu ile başlıyor. Tabi ilk yatırım maliyeti de çok önemli bir kriter. Sonuçta araçları alırken fiyat analizini de yapmak gerekiyor. Bizim elimizde 17 tane Tırsan Damper bulunuyor. Servis ağı konusunda bir problemimiz yok çünkü üretimi burada oluyor. Biz konum itibariyle de fabrikaya çok yakınız. En uygun fiyata en kaliteliyi alıyoruz.
Kullandığımız araçların en başta dayanıklı olması, servise bakımları haricinde çok az gitmesi gerekir. Bunun haricinde yerli üretime destek olmak da önemlidir. TIRSAN burada yerli üretim. Yerli üretim olması ilk tercih kriterleri arasında yer alabilir. Satış sonrası servis, yedek parça imkanı çok önemli. Tırsan burada bizim açımızdan en ulaşılabilir noktada.”
“Bugün Bakıldığında En İyi Damper Bu”
Sıradaki durağımız Karaman Beton… 1984 yılından itibaren inşaat sektöründe faaliyetlerini sürdüren Karaman Beton da Tırsan Yeni Nesil Damper’i tercih ediyor.
İstanbul Anadolu Yakası’nda faaliyet gösteren Karaman Beton yetkililerinden dinleyelim Yeni Nesil Tırsan Damperi…
Karaman Beton Genel Müdürü Selamet Karaman Tırsan Yeni Nesil Damper hakkında şunları söylüyor:
“Makina parkurunda çekici olarak Iveco, Mercedes, Scania araçlarımız toplamda 25 adet. Mikser grubunda Mercedes ve MAN kullanıyoruz. Silobas grubunda Renault kullanıyoruz. Damperde ise Tırsan’la beraber yol alıyoruz. 2011’de Tırsan ilk kez damper ürettiğinde çok sevindik, hatta ilk tercih edenlerden olduk.
25 adet Tırsan damperimiz mevcut. Bizim için hızlı servis çok önemli. Yani servise gittiğimiz zaman çok hızlı bir şekilde sonuç alabiliyoruz. Kolay kolay arıza vermemesi gerekiyor ki bu konuda da Yeni Nesil Tırsan Damper’den memnunuz. En ufak bir arızada günümüz kayboluyor. İnşaat gibi bir sektörde bir günün ne kadar önemli olduğunu bilirsiniz. 3 yıldır kullandığımız Tırsan damperler var. Herhangi bir şikayetimiz olmadı.
Meslektaşlarımız bu alımla alakalı bize çok güveniyor. Bizi referans alıyor. Çünkü çok araştırıyoruz. Ağırlık olsun, sac olsun, lastik olsun, bakıma ne kadar zamanda gider, ne kadar zamanda balatalar aşınır, çok araştırıyoruz. Bulduğumuz en güzel damperlerden bir tanesi de Tırsan. Biz Tırsan damper aldıktan sonra meslektaşlarımız da bize soruyor. Biz Tırsan damper aldığımız için Tırsan damper alan arkadaşlarımız oldu. Bugün bakıldığında en iyi damper bu.”
İnşaat Sektörünün Vazgeçilmezleri Mercedes-Benz Kamyonları
Mercedes-Benz Türk inşaat segmentinde 25 tondan 32 tona kadar 6x2 / 6x4 / 8x4 kamyonlarını inşaat sektöründe aranan özellikte güçlü şasileri, uygun motor ve aktarma organları seçenekleriyle verimlilik ve karlılığı ön planda tutarak müşterilerinin hizmetine sunuyor.
Mercedes-Benz Türk’ün inşaat alanlarında kullanılmak üzere sunduğu Axor modeline ait ürün gamı aşağıdaki modellerden oluşuyor;
• Axor 3029 B 6x4 (beton mikser kullanımına uygun inşaat kamyonu)
• Axor 3029 K 6x4 (beton mikser kullanımına uygun inşaat kamyonu)
• Axor 3340 K 6x4 (damper kullanımına uygun inşaat kamyonu)
• Axor 4140 B 8x4 (beton mikser ve beton pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)
• Axor 3236 B 8x4 (hafifletilmiş beton mikser kullanımına uygun Powershift otomatik şanzımanlı inşaat kamyonu)
• Axor 3340 K 6x4 (beton pompası kullanımına uygun inşaat kamyonu)
• Axor 4140 B 8x4 (damper kullanımına uygun inşaat kamyonu)
Mercedes-Benz Actros modelinde de inşaat alanlarında kullanılmak üzere seçenekler mevcut;
• Actros 1941 LS 4x2 (beton mikser ve damper treyler kullanımına uygun çekici)
• Actros 3236 B 8x4 (hafifletilmiş beton mikser kullanımına uygun otomatik şanzımanlı
inşaat kamyonu)
• Actros 4141 B 8x4 (beton mikser ve beton pompası kullanımına uygun inşaat
kamyonu)
• Actros 4851 K 8x4 (damper kullanımına uygun inşaat kamyonu)
İnşaat sektörünün tüm ihtiyaçlarına karşılık verebilen ürün gamı ve güçlü kamyonları ile Mercedes-Benz Türk, sektörde en çok kullanılan kamyon üreticisi ünvanını koruyor. İnşaat alanlarında aktif kullanılan kamyonların yanı sıra, inşaat alanlarına taşımacılık yapan Mercedes-Benz kamyonları da sektörün gözdeleri konumunda.
Teknik özellikler
Mercedes-Benz inşaat kamyonları her modeliyle ayrı bir amaca hizmet eder. Axor 3340 K ve 4140 B, Türkiye'de üretilen en güçlü inşaat kamyonlarıdır. Mercedes-Benz Türk tarafından üretilen diğer inşaat kamyonlarında bulunan tüm üstün özelliklere sahip olmalarının yanında, Türkiye'de üretilen ilk 400 beygir gücünde inşaat araçları olan bu araçlar, tüm dünyaya ihraç edilmektedir. Mercedes-Benz 3029, 3340/3600, 4140 modelli inşaat kamyonlarında ön alt koruma sacı, engebeli yollarda aracın radyatörünün yere vurmasını engeller. Motordan çıkan sıcak havanın tozlu ortamlarda toz kaldırmasını azaltır. Bu özelliği ile bu araçlar tercih edilmektedir.
Actros inşaat araçlarındaki hareketli alt basamaklar ve inşaat tipi yüksek tampon sayesinde, şantiye koşullarında aracın tampon ve basamakları hasar görmez. Actros 4851 K inşaat araçlarda Powershift otomatik şanzıman sürücüye maksimum konfor ve yakıt ekonomisi sağlamaktadır.
Üst yapılara uyum
Üstyapıların şasi ile mükemmel bir uyumlulukta olması gerekmektedir. Şasi araçların dizaynı yapılırken üstyapının nerelerden bağlanacağı göz önünde bulundurulmaktadır.
En sık görülen üst yapılara örnek olarak, damper, damperli kamyon, beton mikseri, vinç, beton pompası gibi üstyapı çeşitlerini söyleyebiliriz. Mercedes-Benz üstyapıcılara üstyapı yönetmelikleri ile Mercedes-Benz kamyonlarına ilişkin, üstyapı üreticilerinin Mercedes-Benz araçların üzerinde yapacakları üstyapı, ek donanım ve tadilat işleri sırasında dikkat etmeleri zorunlu olan önemli teknik bilgileri sunmaktadır. Üstyapı üreticilerinin bilgilere ulaşacağı kendilerine ait bir internet sitesi bulunmaktadır. Üstyapıcılar portalı dediğimiz bu internet sitesinde firmalar ihtiyaçları olan teknik bilgilere kolaylıkla ulaşabilmektedirler.
Müşterilerine sunduğu avantajlar
Maden ocakları, hafriyat işleri, tonlarca kum, çakıl, taş, hazır beton, kayalar, dik yamaçlar, aşılması zor rampalar ve benzeri inşaat işi güçlü olmayı ve her türlü zorlukla mücadele etmeyi gerektirir. Karşınıza çıkabilecek engeller, ancak güçlü bir destekle aşılır. Üstelik, zorlu engelleri aşarken bir de ekonomik ve rahat olmak gerekir. Mercedes-Benz inşaat kamyonları ile az yakıtla yüksek performans, ileri teknolojiye dayanan güvenlik, uzun ömür ve dayanıklılığı zorlu inşaat işlerinde garanti altına alırsınız. Aracın kabin ergonomisi ve ferahlığı, kullanım kolaylığı, koltukların sağlığa uygun ve dinlendirici olması gibi özellikler ise sürücünün çalışma performansını artıran ve bu sayede toplam verimliliği yükselten en önemli etkenlerdir. Güçlü, dayanıklı, uzun ömürlü inşaat kamyonları, son derece uzun servis bakım aralığı, düşük yakıt sarfiyatı, onarım kolaylıkları ve sürücünün performansını artıran konforuyla işletme maliyetlerini düşüren ekonomik araçlardır.
Yakıt performansı
Mercedes-Benz inşaat kamyonlarına BlueTec teknolojili motorlar kullanıyor. ‘Düşük maliyet, düşük emisyon’ sloganı ile BlueTec teknolojili araçlar, biodizel de dahil olmak üzere günümüzde kullanılmasına izin verilen tüm dizel yakıtlarla kullanılabiliyorlar. BlueTec teknolojisine sahip motorlardaki artırılan ateşleme basıncı ile sıkıştırma oranı, daha iyi bir yanma ve dolayısıyla daha düşük bir partikül emisyonu sağladığı için daha az yakıt tüketimi mümkün kılar. Ayrıca BlueTec motorlar uzun ömürlü ve güvenilir olmaları açısından hem çevreye hem ekonomiye katkı sağlamaktadırlar.
Tercih edilen her üç kamyondan ikisi Mercedes-Benz markalı
Mercedes-Benz Türk, Aksaray Kamyon Fabrikası’nda üretilen araçlarının yanında, ithal olarak sunduğu ürün portföyüyle inşaat segmentindeki müşterilerinin her türlü ihtiyacına uygun çözümler sunabiliyor. Türkiye genelindeki yaygın servis ağı, yedek parça temin kolaylığı ve yüksek ikinci el değeri avantajları Mercedes-Benz kamyonlarının inşaat piyasasındaki konumunu daha da güçlendiriyor. Bunların sonucu olarak inşaat sektöründe satılan her üç kamyondan ikisi Mercedes-Benz yıldızını taşıyor.
Ford Trucks İnşaat Serisi: Güç ve Ekonominin Mükemmel Bileşimi
Ford Otosan mühendisleri tarafından tasarlanan ve geliştirilen; dayanıklılığı, yüksek performansı, düşük işletim maliyeti ve konforlu donanımıyla dikkat çeken Ford Trucks Mikser Serisi inşaat segmentinde müşterilerinin hizmetine sunuluyor.
Ford Otosan Eskişehir İnönü Fabrikası’nda üretilen seri; ürün gamı zenginliği ve üstün özelliklerinin yanı sıra, satış sonrası destek hizmetleri ve üstyapı çözümleriyle inşaat, hafriyat ve hazır beton sektörünün beklentilerini en yüksek düzeyde karşılıyor.
Mandallı tip konforlu şanzımanı, 10 mm 500 Mpa gücündeki sağlam şasisi, 750 saat bakım aralığı, standart olarak sunulan klima ve 2 yıl sınırsız kilometre garantisi gibi rekabetçi özellikleriyle öne çıkan Mikser Serisi, rahat vites geçişleri, kolçaklı koltuk, artırılmış kabin içi konfor ve üstyapıyı görme imkanı veren arka camıyla sürücülerin işlerine odaklanmasında kolaylık sağlıyor.
Müşterilerine kullanım esnekliği sağlayan çift PTO’nun standart olarak sunulduğu 1838T (4x2) Çekici Mikser araçlar pazarda büyük ilgi görürken, aynı anda hem mikser hem de damper kullanımına imkan sağlıyor. Mikser ürün gamındaki tüm bu ürünler ile 8 metreküpten 12 metreküpe kadar beton mikseri uygulamalarını destekliyor.
3236M Hafif Mikser ise, 8x4 sınıfında rekabetçi ağırlığı ile ürün gamındaki yerini alıyor. 9845 kg ile müşterisine ağırlık avantajı sunan 3236M Hafif Mikser; standart alüminyum alaşımlı jant, hafifletilmiş yeni nesil arka kauçuk süspansiyon ve hafifletilmiş 250 litrelik yakıt deposu ile satışa sunuluyor.
Motordan tahrikli PTO ile sunulan 3536M Mikser (6x4) ise, 360 PS/1600 NM’lik motoru, düşük yakıt tüketimi, 16 hızlı mandallı tip konforlu şanzımanı, 10 mm 500 Mpa gücündeki şasisi, rekabetçi yerden yüksekliği, üstyapı montaj braketleri ve uzun bakım aralıkları ile sektörün gözdesi olmayı sürdürüyor.
Eğitimlerde kullanılan dayanıklı, yüksek performanslı, düşük işletim maliyetli ve konfor odaklı Ford Cargo 3236M, 8x4 sınıfında 9845 kg boş ağırlığı ile müşterisine hafiflik avantajı sunuyor. Standart alüminyum alaşımlı jant, hafifletilmiş yeni nesil arka kauçuk süspansiyon ve hafifletilmiş 250 litrelik yakıt deposuna ile sürücünün işini kolaylaştıran Cargo 3236M, Ford Otosan mühendislerinin geliştirdiği yüzde yüz yerli Ecotorq motoru ile 360 PS ve 1400 Nm gibi değerlere sahip. Ford Cargo 3236M’nin 16 hızlı mandallı şanzımanı, 10 mm'lik 500 MPa yüksek dayanımlı şasi üzerinde yer alıyor. Rekabetçi yerden yüksekliğiyle 3236M; standart klima, 2 yıl sınırsız km garantisi (Opsiyonel 3 yıl), 20.000 km/750 saat bakım aralıkları gibi özellikleri ve işletim giderleriyle de firmalara avantajlar sunuyor.
Ford Trucks’ın inşaat segmentine yönelik sunduğu diğer araçlar ise şöyle;
Damper Serisi:
1626D (4x2)
1832D (4x2)
2526D (6x2)
2532D (6x2)
2536D (6x2)
3232SD (8x2)
3236CD (8x2)
3536D (6x4)
4136D (8x4)
Mikser Serisi
3532M (6x4)
4136M (8x4)
Volvo Kamyon ile Ağır Vasıtada Üstün Teknoloji
Yenilikçi çözümler ve çığır açan özelliklerle donatılmış modern bir inşaat kamyonu, VOLVO FMX.
Daha rahat bir çalışma ortamı ve ergonomik olarak geliştirilmiş iç mekân ve süper sağlam, güçlendirilmiş bir kabin. Yeni Volvo FMX inşaat kamyonunun kabini, verimli ve güvenli inşaat işini yeni bir boyuta taşıyor.
Yeni Volvo FMX’in kabini, mümkün olan en güvenli çalışma ortamının sağlandığından emin olmak üzere dünyanın en sıkı güvenlik normlarına göre test edilmiş yüksek mukavemetli çelikten yapılmış. Ön yapıdaki tüm bileşenler, sağlamlık ve dayanıklılığı desteklemek üzere yeniden tasarlanmış.
Kabinin şasiye göre alçak konumu, üstün bir yakın görüşün yanında kabine rahat giriş çıkış yapılmasını da sağlar. Bu, araç hasarı riskini azaltır ve kamyona yakın mesafede çalışan kişilere yüksek güvenlik sağlar.
Patentli Volvo Dinamik Direksiyon sistemi, tüm sürücülere kolaylık sağlıyor. Ancak asıl avantajları düşük hızlardaki sürüşlerde ortaya çıkıyor. Zahmetsiz sürüş, inşaat kamyonu sürücülerinin işini çok kolaylaştırıyor. Direksiyon dişlisine takılan elektronik kontrollü bir elektrik motoru, büyük bir teknolojik yenilik olarak ön plana çıkıyor. Elektrik motoru, kamyonun hidrolik direksiyonu ile birlikte çalışıyor ve elektronik kontrol ünitesi tarafından saniyede binlerce kez düzenleniyor.
Süspansiyon sistemi, otomatik sürüş yüksekliği kontrol özelliği ve 300 milimetrelik yerden yükseklik mesafesi ile mükemmel bir hareket kabiliyeti sağlıyor. Havalı süspansiyon, 4x2, 6x2 ve 8x4 aks konfigürasyonları ile kullanılabiliyor.
Viraj demiri bogide yer aldığından, araç mükemmel bir stabiliteye sahip oluyor. Aynı zamanda kamyonun en son aksının arkasında korunmamış hiçbir süspansiyon bileşeni bulunmuyor.
Daha küçük bir dönüş alanı yaratmak ve lastik aşınmasını azaltmak için 8x4 konfigürasyonunu hidrolik yönlendirmeli bir avara aksa sahip tridem bogi ile özelleştirmek mümkün oluyor. Avara aks, ayrıca zorlu sürüş koşullarında tahrikli aksın çekiş gücünü arttırmak amacıyla yükseltilebiliyor.
Geliştirilmiş Tüm Tekerleklerden Çekiş ile kombine edilen I-Shift:
Düşük hızlardaki manevralarda üstün verimlilik sunan I-Shift şanzıman, tahrikli ön aks ile de kombine edilebiliyor. Ayrıca I-Shift özelliği, daha uzun yağ değişim aralığı sağlıyor (450.000 km). Ön tekerleklerden çekişli sistem, arazi koşullarında kapasite ve dayanıklılığı arttırmak üzere daha da geliştirildi. Tahrikli ön aks, 100 mm daha ileriye alınarak tahriksiz bir ön aks ile aynı konuma getirildi. Buna ek olarak paralel rot kolu, daha korunaklı bir yere yerleştirildi. Daha kısa olan ön sarkıntı yaklaşma açısının arttığının bir göstergesi. Tahrikli ön aks, 4x4, 6x6 çekici ve şasi kamyon; 8x6 şasi kamyon aks konfigürasyonlarında sunuluyor.
11 ve 13 litrelik motor seçenekleri:
Yeni Volvo FMX'in, 11 ve 13 litrelik seçenekleri bulunuyor. D13'ün güç çıkışı 380 ile 540 beygir gücü arasında değişirken; D11, 330 ile 450 beygir gücü arasında güç aralığı sunuyor. Avrupa dışındaki pazarlar için Euro 3, Euro 4 ve Euro 5 normlarında motorlar da üretiliyor.
Mükemmel yol tutuş ve düşük işletim maliyeti ile çok yönlü uzman; VOLVO FM
FM11 450 42T modeli yakıt tasarufu ile müşterilerin dikkatini çekmeye başladı.
Klasik FM ile kıyaslandığında yeni yüzü ve yeni teknolojileri ile “driving progress” sürekli gelişimi desteklercesine yeni ürün yelpazesindeki yerini aldı.
Bu aracın özelliği 44 ton dahili ve uluslararası uygulamalarının haricinde 56 ve 60 tonluk arka aksları ile hafif şantiye - damper dorse- tipper tractor- segmentinde de sektöre özel versiyonlarının bulunmasıdır.
Zor Koşullarda Iveco Trakker’a Güvenin!
En zorlu koşullarda, Iveco Trakker her işi mümkün kılıyor. Iveco'nun Yeni Trakker serisi performans ve güvenilirliği optimize etmek için size daha iyi, daha fonksiyonel bir tasarım sunuyor.
Yeni Trakker her türlü hava koşulundan en zorlu yol dışı koşullara kadar her türlü arazide, en yüksek güvenlik, konfor ve verimlilikle çalışmak üzere tasarlanmış.
Sahip olduğu özellikler ve geniş ürün yelpazesi sayesinde Yeni Trakker her göreve uygun bir araç.
Iveco araçlarının en güçlü yanlarından biri şasilerinin güvenilir ve sağlam olması ki bu güçlü yanlar yeni Yeni Trakker'de daha da belirgin olarak ön plana çıkıyor. Özel çelikten yapılma çift darboğazlı raylardan oluşan şasiler 2 farklı kalınlıkta sunuluyor. (istiap haddine öncelik tanınan uygulamalar için 7.7 mm, daha zorlu görevler için 10 mm).
Güvenilir, etkin şanzımanlar
Yeni Trakker'deki ZF marka 16 ileri vitesli şanzımanlar yer alıyor. Bunlar tamamen aracın görevine göre tasarlanmış olup, yüksek güvenilirlik seviyeleri, düşük bakım masrafları ve yükseltilmiş verim ve performansı garanti ediyor.
16 ileri vitesli mekanik şanzıman, arttırılmış sürücü konforu ve çabuk, hassas vites değiştirme imkanı için bir servo-shift sistemi ile donatılan Yeni Trakker pnömatik servo sistemi, vites değiştirme işlemleri esnasında sürücü eforunu %50 oranında azaltıyor.
Kombine Motor Freni
Birleşik Motor Freni performansı artırılmış bir motor freni olup, iki etkiyi bir araya getirir: dekompresyon ve fren torku. Egzoz manifoldunun üzerindeki bir kelebek valf vasıtasıyla, motor devrini yavaşlatmak ve frenleme gücünü artırmak üzere yeterli gaz karşı basıncı üretiyor.
Turbo egzoz baypasının tasarımı, düşük motor hızlarında yüksek manifold basıncına olanak verir; dolayısıyla tork ve yakıt tüketiminin optimize edilmesini sağlar.
Değişken Geometrili Turbo
Turbo sistemi motor performansına önemli katkılarda bulunur ve güçlü hızlanma, akışkan gücü aktarımı ve yüksek güç sağlar. Ayrıca, turbo gecikmesini ortadan kaldırarak sürüş konforunu da artırır; zira motor, gaz pedalından gelen girdilere daima çabuk cevap verir.
ECAS: Elektronik Kontrollü Havalı Süspansiyon
ECAS Elektronik Kontrollü Havalı Süspansiyon anlamına geliyor. Hız, yük ve yol tipi fark etmeksizin son derece yüksek sürücü konforu ve sabit şasi geometrisi garanti eden bir sistem. Ayrıca, dingillerdeki yükle orantılı olarak iletilen frenleme basıncına da etki ediyor.
Hi-Design
Diğerlerinin erişemediği maksimum verimlilik seviyelerine ulaşması için, Yeni Trakker'in performansı daha da artırılmış.
Yüksek Konfor ve Ergonomi
Yeni Trakker'in kabini sürücü merkezli tasarlanmış. Sınıfının lideri konumundaki ergonomi, konfor, güvenlik ve info-eğlence, her türlü işte verimliliği en üst düzeye çıkaran optimal bir çalışma ortamı sağlıyor.
Değişken geometrili Cursor motorlar, sınıfının zirvesinde bir güç ve tork, mükemmel sürülebilirlik garanti ediyor, yakıt tüketimini ve aracın arıza süresini azaltmak için düşünülmüş çözümler sunuyor.
Iveco'nun orta/ağır araç serilerinin tümünde kullandığı SCR teknolojisi (AdBlue katkı maddesi kullanılan Seçici Katalitik İndirgeme) bu limitleri karşılamanın yanı sıra işletme masraflarının azaltılmasına da katkıda bulunuyor.
Yeni Trakker serisi şunları içerir:
Brüt araç ağırlığı 40 ton (şasi kabin) ve 56 tona kadar olan (çekici + yarı römork kombinasyonunda) 2 versiyon (şasi kabin ve çekici),
500HP'ye kadar varan 4 farklı güç değerinde 2 motor (8 ve 13 litre),
5 transmisyon (16 ileri vitesli manuel, 12 ileri vitesli ve 16 ileri vitesli otomatik EuroTronic),
2 kabin: günlük kullanım için kısa (Hi-Land), gecelemeyi gerektiren uygulamalar için uzun (Hi-Track),
2 tavan yüksekliği (alçak ve yüksek),
2, 3 veya 4 dingil; kısmi veya her tekerden çekişli (4x2, 4x4, 6x4, 6x6, 8x4 ve 8x8).
Bu özellikler geniş bir iskelet, süspansiyon ve son dişli oranı kombine edilebiliyor. Varyantların zenginliği, göreve uygun aracın mutlaka bulunacağı anlamına geliyor.
‘2015 YILIN KAMYONU’ RENAULT TRUCKS,
EURO 5 VE 6 MOTOR SEÇENEKLERİYLE SUNULUYOR
Renault Trucks Şantiye ve Ağır Şantiye Serisi
Renault Trucks, müşterilerin ihtiyaçlarını mümkün olduğunca verimli bir şekilde karşılamak üzere yeni şantiye araçlarını iki farklı ürün serisi altında sunuyor: C şantiye ürün serisi ve K ağır şantiye ürün serisi.
İki farklı kabin genişliği seçeneği bulunan Renault Trucks C ürün serisi yüksek yük kapasitesi, düşük yakıt tüketimi değerleri ve uzun mesafe taşımacılığı araçlarını andıran düzeyde konfor sunuyor. Ayrıca, mükemmel çekiş gücü ve engel aşma kapasitesi sayesinde hafriyat sektöründeki müşteriler için son derece cazip.
Renault Trucks K ürün serisi sağlamlık ve engel aşma mesafesi açısından yeni standartlar getiriyor ve piyasadaki en iyi yaklaşma açısına sahip ve benzersiz bir kabini bulunuyor.
Bu yeni inşaat kamyonu serilerindeki araçların sahip olduğu pek çok özellik arasında en çok dikkat çekeni daha ferah iç mekân, daha fazla konfor ve döner düğme kontrolleri sunan ergonomik kabin. Sürücülerin araç üzerindeki yükü daha kolay bir şekilde kontrol edebilmesi için aracın yan tarafına merdiven eklenmiş. K ve C serileri için sunulan araç kenarlarındaki parçalara yönelik darbe koruması ve tamamen çelik tamponlar sayesinde araçlar en zorlu koşullarda çalışabilecek kadar sağlam bir tasarıma sahip. Son olarak, araçlar mükemmel bir yerden yükseklik, 120 tona ulaşabilen toplam kantar ağırlığı ve K serisi için piyasadaki en iyi yaklaşma açısı (32°) gibi olağanüstü teknik özelliklere sahip.
C serisinde geçici ekstra çekiş gücü sağlayan, ön aks üzerindeki hidrostatik çekiş sistemi olan Optitrack sunuluyor. Diğer taraftan, K serisinde ise geleneksel tüm tekerleklerden çekişli modeller yer alıyor.
Araçlarda köşe farları, standart olarak sunulan otomatik Optidriver şanzıman, motor kapatıldığında devreye giren elektronik park freni ve üstyapı montajına yönelik daha birçok donanım bulunuyor.
Ayrıca, önceki seriye kıyasla daha düşük yakıt tüketimi ve rakipsiz yüksek performans sunan Renault Trucks'ın yeni şantiye ürün serilerinin bu teknik özellikleri sayesinde müşteriler daha yüksek verimlilik elde edebilecek. Ek olarak, optimize edilmiş boş araç ağırlığı sayesinde, C serisi bir 8x4 araç için 22,8 tona ulaşabilen yüksek bir yük kapasitesi sunabilir. K serisi 50 tona kadar bir toplam yüklü ağırlık (GVW) ve 120 tona kadar bir toplam katar ağırlığı (GCW) sunuyor. Bu araçlar aynı zamanda üstyapı montaj işlemlerini basitleştiren ve bu işlemlerin %20 daha hızlı gerçekleştirilmesini sağlayarak araç teslim sürelerini kısaltan çeşitli ön hazırlık seçeneklerine sahip.
Renault Trucks, Optifuel Programı ile şantiye sektöründeki müşterilerinin eğitmenlerine ve filo yöneticilerine, kişiselleştirilmiş gelişim planlarını uygulamaya koymak ve uzun vadedeki ilerleme durumunu takip etmek üzere kullanabilecekleri kapsamlı bir eğitim modülü sunuyor. Optifuel Infomax yazılımı ve ekonomik sürüş konusunda "özel" bir eğitim programı olan Optifuel Training ile bu özelliklerden yararlanılabilir. Buna ek olarak, Optifuel Training inşaat sahalarında sürüş konusunda özel bir modül içeriyor ve yakıt tüketimini %15'e varan oranlarda azaltmasını sağlayabilir.
Koluman Geniş Ürün Gamı ile İnşaat Sektörünün Hizmetinde
Koluman inşaat sektöründeki müşterilerine Junjin markası ile beton pompası, Koluman markası ile transmikser, araç üstü damper ve damper treyler ürünleri ile çözüm sunuyor.
Geniş Ürün Gamı
Otomotiv sektöründe yarım asırlık tecrübesi olan Koluman’ın; Koluman markası ile treyler grubu ürünleri, damperleri ve yol süpürgelerinin yanı sıra Rohr markası ile ADR'li tankerler ve askeri, kamuya özel ürünler yer alıyor. Türkiye ve Avrupa'da bu kadar geniş ürün gamına sahip çok az sayıda firma var, ürünlerin hepsinde Türk mühendislerimizin imzası var.
Koluman İnşaat sektörü müşterilerine, Junjin markası ile beton pompaları, Koluman markası adı altında transmikser, araçüstü damper ve damper treyler ürünleri ile çözüm sunmaktadır.
Beton Pompası Sektöründe 5 Farklı Ürünle Yer Alıyor
Her sene daha da yükselen satış adetleri ve satış hedefleriyle, Junjin destekli yerlileştirme çalışmalarıyla, Koluman ve Junjin firmaları arasındaki bağlar günden güne güçleniyor. Bu gücün göstergesi; 25 metre, 38 metre, 43 metre, 52 metre ve 57 metre pompalardan oluşan geniş ürün gamıdır.
57 metre pompa, Türkiye’nin en uzun beton pompası olma özelliğini taşıyor
Koluman 2006 yılından itibaren Junjin ürünleri için Türkiye’de satış ve satış sonrası hizmeti veriyor. Türkiye’nin yanı sıra Irak, Azerbeycan, Türkmenistan, Kazakistan, Rusya ve bölgedeki daha birçok ihraç pazarlarında da çalışmaları bulunuyor. Koluman, güvenilen beton pompası markası Junjin’i geleceğe taşımak, müşteri beklentilerini maksimum düzeyde karşılamak, firma kalite standartlarını pompa üretiminde de kullanmak üzere 2012 yılında yerlileştirme çalışmalarına da başladı. Bu çalışmalar çerçevesinde fabrika bünyesinde 2013 yılında bazı pompa tipleri yerli katkı ile üretilmeye başladı. Koluman, geleceğe yönelik olarak bir önemli adım daha atarak, yeni bir beton pompası üretim, montaj tesisi kurmayı ve kapasiteyi arttırmayı planlıyor.
Güçlü Hidrolik Sisteme Sahip
JUNJIN beton pompaları saatte 158 m3 beton sevkiyatı yaparak 12 m3 bir mixeri 3,5-4,5 dk. gibi kısa bir sürede boşaltabiliyor. Kullanıcı açısından zaman kazandıran ürünler beton seçmiyor, açık sistem çalışıyor, ana pompası büyük olduğundan kamyon motoru düşük devirde çalışıyor ve yakıt tasarrufu sağlıyor.
Güçlü hidrolik sisteme sahip olan Junjin Beton Pompaları, hidrolik sistem ve elektrik aksamından oluşuyor. Bu sistemin kullanımı elektronik sistemli beton pompalarına göre daha dayanıklı ve daha kolay oluyor. Yüksek mevsim sıcaklığında ve soğukluğunda, elektronik aksamlı pompalara göre Türkiye’nin her bölgesinde rahatlıkla kullanılabiliyor.
Hedef 100 adet beton pompası
Türkiye beton pompası pazarının geçen yıl 400 adet ile kapandığını belirten Serdar Durmaz, Koluman olarak geçen yıl 70 adet beton pompası satışı gerçekleştirdiklerini söyledi. Yılın ilk iki ayını da değerlendiren Durmaz, geçen yıla göre ilk iki ayın daha iyi geçtiğini ve 2015 yılında pazarın %10 büyüyeceğini öngördüklerini söyledi ve yıl sonunda hedeflediğimiz 100 adetlik satış rakamını yakalamak istiyoruz dedi.
Koluman inşaat sektörüne yönelik sunduğu ürünlerden bir diğeri de transmikser. 8-10 ve 12 m3 kapasitelerle transmikser üretimi yapan Koluman, bu alanda da iddiasını sürdürüyor.
Koluman’ın inşaat segmentinde yer alan Damper Seli Treyler’inin şasisi yüksek mukavemeti sağlamak için S700MC sacdan imal ediliyor. 1.200 mm 5’inci teker yüksekliğine sahip Damper Semi Treyler’in kasası ise aşınmaya karşı mukavemetli 450 Brinel sertlikte çelik malzemeden 22 ve 24 m3 olarak imal ediliyor.
Aynı zamanda Daimler onaylı üstyapıcı olan Koluman Otomotiv Endüstri A.Ş., Mercedes –Benz kamyonları üzerine de küvet tip ve klasik tip olarak araç üstü damper imal edebiliyor.
.jpg)
