Yakıt sarfiyatını etkileyen dış ve iç etmenler nelerdir? İç etmenler olarak motor elemanlarının yakıt tüketimindeki rolü nedir? Hangi parça tüketimi doğrudan etkiliyor. Yakıt tüketimi denince akla gelen ilk parça hangisi? Bu parçaların sebep olduğu sarfiyat için ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Bir aracın yakıt tüketimi, aracın bir bütün olarak karşılaştığı dirençleri yenerek hareket edebilmesi için harcadığı enerjidir. Araçtaki her bileşen az ya da çok yakıt tüketimini etkiler. Çok verimli bir motor yapıp aerodinamik ve lastik dirençlerini düşürmezseniz, dişli oranlarını optimize etmezseniz, vites değiştirme stratejisini iyi kurgulamazsanız ya da aracı taşıyabileceği kapasitenin çok üstünde bir ağırlıkla yüklerseniz aracınız çok yakıt tüketecektir. Herşeyi doğru yaptığınız halde araç müşteri tarafından bilinçli kullanılmadığı takdirde fazla yakıt tüketecektir. Tüm bunları göz önüne alacak olursak, bir aracın yakıt tüketimini etkileyen faktörleri, sürücü, aracın optimize edilmiş tüm bileşenleri ve dış etkenler (hava şartları, yük durumu) olarak sıralayabiliriz.
Motor üzerindeki her parça az ya da çok yakıt tüketimini etkiler. Motor parçalarının genel anlamda yakıt tüketimine iki şekilde etkisi vardır. Birincisi sürtünmelerden ve kayıplardan gelen etkiler, ikincisi ise akıllı kontrol mekanizmaları ile sağlanan iyileştirmeler. Birinci etkiye örnek olarak pistonlar, yataklar, silindir gömleği, piston segmanı vb. parça ve sistemlerin çok iyi dizayn edilmesi, üst düzey mühendislik malzemelerinin ve teknolojik üretim yöntemlerinin kullanılması, kayış kasnak mekanizmalarının sürtünmelerinin azaltılması ile kayıplar minimize edilerek yakıt tüketiminin iyileştirilmesi verilebilir. Motor parçalarına ek olarak benzer şekilde şanzıman, debriyaj ve arka aks dişlisi gibi aktarma organlarının da yakıt tüketimine doğrudan etkisi bulunmaktadır.
İkinci etki ise, motor sistemi içindeki su pompası, yağ pompası, soğutma sistemleri, elektroviskoz fan mekanizması, akıllı alternatör sistemi, kavramalı hava kompresörü, değişken debili direksiyon pompası gibi sistemlerin elektronik kontrol ünitesi sayesinde kontrol edilerek en verimli şekilde kullanılması sağlanabilmekte ve bu sayede bu sistemlerin sadece gerekli olduğu koşullarda çalışması sağlanarak önemli ölçüde yakıt tüketimi iyileşmesi sağlanabilmektedir. Bunun yanında motor enjeksiyon zamanlamalarının, yani motorun hangi çalışma noktasında ne kadar yakıt püskürteceğini belirleyen motor kalibrasyonunun optimizasyonu da hem yeni gelen Euro 6 emisyonlarının sağlanması hem de yakıt tüketiminin optimize edilmesi açısından çok önemli bir parametredir. Bununla birlikte motor yanma karakteristiğinin optimizasyonu için de detaylı mühendislik çalışmaları yapılmakta ve bu çalışmalar sayesinde yakıt tüketimi minimum düzeylere indirilmektedir.
Son yıllarda çok yoğun bir şekilde kullanılan Retarder yakıt tasarrufunda ne kadar etkili?
Kullanım şartlarına göre çok değişkenlik gösterebilir. Uzun süreli ayak freni kullanımında hava tanklarındaki havanın bitmesi nedeniyle hava kompresörü motordan fazla güç çekme ihtiyacı duyacağı için intarder kullanımı bu anlamda bir avantaj olarak görülebilir. Ancak intarderin araca eklediği ilave 90 kilogramlık ağırlık ve parçanın soğutma ihtiyacından ileri gelen fan çalıştırma ihtiyacı da ilave yakıt tüketimi anlamına gelmektedir. Kullanım şartlarına göre olumlu ya da olumsuz etkileyecek bir parçadır.
İç etmenler kadar, dış etmenler de aracın yakıt performansını etkiliyor. Hangi dış etmenler yakıt performansını doğrudan etkiliyor. Bununla ilgili neler yapılabilir?
Bozuk yol şartları, hava şartları, müşteri kullanımı, trafik gibi konular yakıt tüketimini olumsuz etkilemektedir. Ayrıca doğru lastik kullanımı, yakıt ve yağ seçimi, üstyapı seçimi, üst rüzgârlık ayarı gibi kullanıcıdan kaynaklanan hatalar da dış etkenler içerisinde sayılabilir. Bunu aşmanın yegane yolu sürücüyü bilinçlendirmekten geçmektedir. Bunun yanında aynı amaçla sürücüye verilebilecek teknolojilerden örnek vermek gerekirse vites değiştirme uyarısı gibi teknolojiler, sürücüye optimum vitesi seçtirerek daha az yakıt tüketmesini sağlamakta, benzer şekilde lastik basınç sensörü gibi özelliklerde müşterinin hep doğru lastik basıncında gitmesi gerektiği konusunda uyarı yaparak yakıt tüketimini iyileştirmeye yönelik teknolojilerdir. Tüm bunların yanında daha teknolojik, adaptif hız sabitleme sistemleri ile birlikte araç gideceği güzergahın topografik haritasını çıkararak optimum hız ve vites geçişlerini ayarlayabilmektedir. Bunun da yakıt tüketimine %5 ile 10 arası olumlu bir etkisi olmaktadır. 2016 yılı ile birlikte Euro 6 araçlarımızla birlikte benzer bir sistemi sunacağız.
Tüm markalar yakıt tasarrufu konusunda bir yarış halindeler ve bu
konuda çalışmalarını sürdürüyorlar. Siz bu konuda ne gibi çalışmalar
yapıyorsunuz. Gelecekte bizleri neler bekliyor?
Ford Otosan Ürün Geliştirme olarak, araçlarımızı global Ford proseslerine göre geliştirerek tüm araç özelliklerinde global rakip araçları baz alarak sadece bugünün değil geleceğin araçlarını geliştirmeyi amaçlıyoruz. Bu felsefe bizi her zaman yarışta ön sıralarda tutmaktadır. Geliştirme projesini yürüttüğümüz her araç için çağın gerektirdiği tüm teknolojileri araçlarımıza uygulayarak daima yakıt tüketiminde öncü ve rekabetçi olmayı hedefliyor ve projelendirmeyi bu hedef doğrultusunda tamamlıyoruz. Zaten tüm Ford dünyasında ve Ford Otosan’da ancak bu hedefleri sağlayan projeler mühendislik onayı alarak son kullanıcıya ulaşmaktadır. Yakıt tüketimi konusu özellikle son yıllarda tüm firmaların bir numaralı önceliği olma yolunda ilerlemektedir. Özellikle hem hafif hem de ağır ticari araçlarda yakıt tüketimi kârlılığı doğrudan etkileyen bir parametre olduğundan binek araca göre çok daha önemli bir özellik haline gelmiştir. Yakıt ekonomisi için önde gelen firmalar arasında dünya çapında bir yarış var ve hatta bazı dergi ve organizasyonlar yakıt tüketimi yarışmaları da düzenliyor. Biz de Ford Otosan olarak bu gelişmeleri ve organizasyonları yakından takip ediyoruz. Var olduğumuz her pazarda yakıt tüketiminde lider olma hedefi ile projelerimizi gerçekleştiriyoruz ve tamamladığımız projelerin tamamında bunu sağlıyoruz.
Bunların yanı sıra müşterilerimizi, en büyük masraflarından birisi olan yakıt tüketimi konusunda Filobil-Filo Yönetim Sistemi ile bilinçlendiriyoruz. Filobil sistemi, piyasadaki diğer filo yönetim sistemlerinin ötesinde olup, sürüş esnasında sürücünün bütün hareketlerini kaydedebiliyor. Hem filo hem de bireysel müşteriler tarafından tercih edilen Filobil, coğrafi konum takibinin yanısıra yakıt tüketimi ve arıza-bakım takibi yapabilmesiyle müşterilere araçları hakkında faydalı bilgiler sunabiliyor. Sürekli olarak 25 farklı datayı kaydedebilen Filobil sistemi, rölanti süresi, ekonomik devir aralığı dışında kullanım, ortalama yakıt tüketimi ve fren pedalına basma sayısı gibi müşteri maliyeti için kritik olan ve yakıt tüketimini etkileyen bilgileri raporlayabiliyor. Ford Otosan tarafından geliştirilen ve onaylanan bu ürün, rakiplerin kullandıgı ürünlerden çok daha detaylı bilgiye erişip müşteriye ekstra katma değer sunabilmektedir.
Yakıt tasarrufu çalışmaları için ne kadar kaynak ayırıyorsunuz? Arge’ye ne kadar önem veriyorsunuz?
Ford Otosan, ülkemizde otomotivin küresel ölçekte büyüme sürecinin devamının, Ar-Ge yetkinliğinin gelişmesine ve yaygınlaştırılmasına bağlı olduğuna inanmaktadır. Rekabetin en üst seviyede olduğu ve teknolojilerin kısa sürede güncelliğini yitirdiği otomotiv pazarında, tüm standartları sağlayacak şekilde yeni bir ürün ortaya çıkarmak veya geliştirmek, ileri seviye mühendislik ekipleriyle uzun çalışmalar sonucu gerçekleştirilmektedir. Ford Otosan, 1997’de Ford ile eşit ortaklığın kurulmasını takiben ilk büyük projesi olan Transit Connect modelini, 2003’te ise yeni Cargo kamyon ve yepyeni bir ağır vasıta motoru olan Ecotorq’u geliştirmiştir. Ecotorq seri imalat, ilk yerli dizel motorudur ve başarısını yeni varyantlar ve mimarilerle günümüze kadar sürdürmektedir.
Bugün 1.350 mühendis ile mühendislik ihracatı gerçekleştiren Ford Otosan Ar-Ge Departmanı, Türk otomotiv sektörünün en büyük Ar-Ge organizasyonu konumundadır. Sancaktepe Ar-Ge Merkezi 2014 Aralık ayında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 'Ar-Ge Merkezi' olarak tescillenmiş ve böylelikle Ford Otosan'ın ikinci Ar-Ge Merkezi olmuştur. Merkezimiz, 1200 personeli ile tek lokasyonda 'Türkiye'nin En Büyük Ar-Ge Merkezi'dir. Ford Motor Co. ve Ford Otosan için yürütülen projelerde motor, motor sistemleri, gövde, iç mekan, stil tasarım geliştirme gibi birçok farklı proje yürütülmektedir. Özellikle yakıt ekonomisi ve emisyon optimizasyonu, sürücü destek sistemleri, test süreçleri ve analitik yöntemler geliştirme konularında yenilikçi fikirlere odaklanılmaktadır. Ülkemizde beyaz kağıttan ticari bir ürün oluşana kadar komple motor ve motor sistemleri tasarlayabilen yegane şirket olan Ford Otosan; bir yandan araç üzerinde yapılan çalışmalar (aerodinamik iyileştirmeler, ağırlık azaltma, vs.), öte yandan motor üzerinde yapılan iyileştirmelerle (örnek: yeni yanma teknolojileri, yanma optimizasyonu, mobil iletişim kanallarıyla entegre akıllı motor sistemleri, alternatif yakıt ve enerjiler, vs.) üstün yakıt ekonomisine sahip, komple mühendislik çözümleri sunmaktadır.
Çevresel koşullar ve motor parçaları yakıt tasarrufu sağlamada etkili
olsa da bu konuda şoförün de üzerine düşen görevler var. Yakıt
tüketimine şoförün etkisi nedir?
Kullanıcının bilinçlenmesi konusu yakıt tüketimini iyileştirmek için en önemli anahtardır. Şoförün aracını iyi tanıması, doğru viteslerde, devir aralığında ve doğru hızda kullanması, doğru ağırlığın yüklemesi, kaliteli yakıt ve yağ kullanması, verimliliği yüksek lastiklerin seçilmesi, lastik basınçlarını doğru uygulaması, üst rüzgarlık açısını doğru pozisyona getirmesi, aracın bakımlarını düzenli yaptırması, sadece aracını değil, kullandığı dorseyi de aynı şekilde iyi seçmesi ve düzenli olarak kontrol etmesi şoförlere çok önemli ölçüde yakıt tasarrufu sağlatacaktır.
Şoförler yakıt tasarrufu konusunda nasıl bilinçlendirilebilir?
Daha önce de bahsettiğim gibi kullanıcıların ve filoların yakıt ekonomisi konusunda eğitilmesi önemlidir. Yakıt ekonomisinin kârlılığın önemli bir parametresi olduğunun farkında olan veya bunu farkeden kullanıcı zaten daha fazla bilinçlenme isteğinde olacaktır.
Biz de 2011 yılında müşterilerimizin çözüm ortağı olmak adına “Ford Sürüş Akademisi”ni (FSA) devreye aldık. Akademi bünyesinde çekici ve kamyon filo müşterilerimize yönelik olarak, sürücülerin güvenli ve ekonomik sürüş kabiliyetlerinin artırılmasını hedefleyen teorik ve pratik eğitim programlarını devreye aldık. Bu hizmet kapsamında verilen ekonomik sürüş eğitimiyle, sürücülerin sürüş kabiliyetlerinin artırılarak yakıt ekonomisi sağlanması ve çevreye olan duyarlılığın arttırılması amaçlanmaktadır.
Şoförler arasında yaygın olan bir inanca göre ‘Araç hızlı kullanıldığında
daha az yakıt tüketiyor’. Gerçekten de sanıldığı gibi aracı hızlı kullanarak yakıt tasarrufu sağlanabilir mi? Yakıt tasarrufu konusunda doğru bilinen yanlışlar nelerdir?
Bunu şöyle bir örnekle açıklayalım. Tamamiyle aynı iki araç düşünelim, birincisi saatte 80 km hızla son viteste gitmekte, diğeri ise bir vites altta 60 km hızla gitmekte olsun. 80 km hızla giden araç hem daha az yakıt tüketecek hem de gideceği yere daha hızlı varacaktır. Ancak bu durum her zaman geçerli olmayabilir. Aracın hızı arttıkça üzerindeki aerodinamik dirençler de arttığından iki araç da aynı viteste gitseydi 60km hızla giden araç daha az yakıt yakacaktı. Aracı hızlı kullanmaktan kasıt sürekli agresif manevralar yapmak, öndeki aracı sollamak için aracı maksimum güçte kullanmak ise kesinlikle yakıt tüketimini artırıcı etki yaratacaktır. Yakıt tasarrufu konusunda doğru bilinen çok yanlış var ancak özellikle kamyon kullanıcılarının bu konudaki pratik bilgi ve tecrübesinin de sanılanın aksine oldukça iyi durumda olduğunu da söylemeden geçmeyelim. Bizler de araç projeleri geliştirirken şoför arkadaşlarımızın sesine kulak veriyor ve onların yönlendirmeleri ile geliştirme alanlarımızı belirliyoruz.