“Lojistik Sektörü Türkiye’de Olması Gereken Yerde Değil”
Lojistik sektörünün Türkiye’de hak ettiği konumda olmadığını belirten Koral “Sektöre ilk başladığım yıllarda duyduğum bir söz vardı; ‘Lojistik nefes gibidir, kesilmediği sürece değeri anlaşılmaz.’ Gerçekten lojistik sektörünü sadece bir cümle ile açıklıyor. Lojistik düzgün bir şekilde yapılmadığı takdirde bir şey üretmenin de hiçbir anlamı yok. Ürettikten sonra doğru yere götürmelisin ki, ürettiğinin bir anlamı olsun. Lojistik sektörü Türkiye’de olması gerektiği yerde değil ancak bir yükseliş olduğunu söyleyebilirim. Bu insanlara eskiden kamyoncu deniliyordu. Sonrasında uluslararası nakliyeci oldu şimdi ise lojistikçi deniliyor. Yavaş yavaş bir ilerleme kaydediliyor. Tanımı hak ettiği yere geliyor ancak konumu için aynı şeyi söylemek zor.” dedi.
“Bütün Nakliyeciler Ro-Ro ile İlgili Çok Ciddi Sıkıntılar Yaşıyor”
Son zamanlarda lojistik sektöründe büyük bir sorun olarak göze çarpan Ro-Ro taşımacılığı hakkında konuşan Koral “Yıllar önce nakliye şirketleri birleşerek U.N. Ro-Ro şirketini kurmuşlardı. Nakliyeyi deniz üzerinden yapmaya başlamışlardı. Bu durum uzun dönemde nakliyecilere büyük bir avantaj sağladı. Şoför ve araç maliyetleri düştüğü için bir refah artışı olmuştu. Bu çok güzel bir şekilde giderken, U.N. Ro-Ro satıldı. 3-4 el değişikliğinin ardından şimdi yine yabancı bir şirketin eline geçti. Bütün nakliyeciler Ro-Ro ile ilgili çok ciddi sıkıntılar yaşıyor. Şu an karayoluna dönmek de çok zor çünkü bütün operasyonunuzu, filonuzu ve şoför sayınızı Ro-Ro’ya göre ayarladığınız için başlı başlına bir yapılanma gerekiyor.” diye konuştu.
“Şoförlerimize Vize Almakta Çok Zorlanıyoruz”
Yaşadıkları bir diğer sorunun vize olduğunu kaydeden Koral, yabancı firmalara göre dezavantajlı durumda kaldıklarını aktardı. Bu dezavantajı ortadan kaldırmak için çabaladıklarını söyleyen Koral “Şoförlerimize vize almakta çok zorlanıyoruz. Bununla ilgili UND ve Bakanlık yardımcı olmaya çalışıyor. Tüm bu çabalara rağmen vize bizim için çok büyük bir sıkıntı. Bir Türk firması olarak Avrupa’da rekabet ettiğimiz yabancı firmaların karşısında ekside başlıyoruz. Bunun mücadelesini sürdürüyoruz. Bu mücadelede, onlar kadar kaliteli hizmet veriyoruz. Avrupa’dan iş alabilmek için fiyatlarımızı düşük tutmamız gerekiyor. Bu yaklaşımla avantajlı hale gelmeye çalışıyoruz. Biz butik bir nakliye şirketiyiz ancak kurumsal firmalarla çalışıyoruz. Araç sayımızı yükseltmeden, verdiğimiz sözleri yerine getirerek hizmet vermeye devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.
“Şu An Zor Durumda Olan Çok Firma Var”
Lojistik sektöründe birleşip bir arada yürümenin çok zor olduğunu ifade eden Koral, “Bir yerin navlunu 3 bin Euro ise maksimum bunu 2 bin 800’e çekebilirsiniz. Ama siz gidip buraya 2 bin 500 Euro navlun verirseniz, bütün sistem paralel bir şekilde bozuluyor. Mesela, ben 60 gün vade ile çalışıyorum diyelim. Başkası gidip 120 gün vade ile çalıştığını söylüyor. Tamam, o işi o gün aldın ama totalde hep beraber düşüyoruz. Bu saydıklarımı yapıp da şu an zor durumda olan çok firma var.” bilgilendirmesinde bulundu.
“Fiyatların Bir Raya Oturtulması Gerekiyor”
Nakliye firmalarının düzensiz fiyatlarla iş yaptığını aktaran Koral, “Bizim sektörümüzün en büyük maliyeti araçtır. Bu nedenle de nakliyecinin borcu genellikle Euro oluyor. Kur farkları çoğu firmanın iflas etmesine neden oldu. Ayrıca faizler yüzde 30’lara kadar çıktı. Şu an nakliyede yüzde 4-5 karla çalışıyoruz. Yüzde 30 ile para kullanıp, yüzde 4 ile para kazanan firmaların yaşama şansı yok. Bu durumda yapacak bir şey de kalmıyor. Bekleyip göreceğiz. Umut edeceğiz. Elbette ki kendi kendine düzelmeyecek. İlk önce ekonomik açıdan bir raya oturtabilirsek ve nakliyeci biraz nefes almaya başlarsa düzelir. Çok basit bir hesapla bakılınca; bir tırın yaklaşık 5 bin ile 5 bin 500 Euro arası gidiş-geliş masrafı var. 5 bin Euro nakliye fiyatı veren firmalar var. Sadece bir yerden para gelsin düşüncesi ile hareket ediyorlar. Her seferinde minimum eksi 500 Euro zararla gidiyor. Bu düzensiz fiyatların bir raya oturtulması gerekiyor.” ifadelerine yer verdi.
“Türk Plakalı Araçlar Bir Yere Ayrılıyor ve Bekletiliyor”
Siyasi gerilimlerin nakliye sektörü üzerindeki olumsuz etkilerine değinen Koral, yurt dışında Türk firmalarına yapılan muameleleri gündeme getirdi. Gümrükte bekleme süresinin artmasıyla teslimatların sarktığından söz eden Koral, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Kendi adıma söylemem gerekirse şu anda en çok destek beklediğimiz konular; şoför vizeleri ve Avrupa’daki Türk araçlarının gördüğü muamelenin normale döndürülmesidir. Dış siyasetin seyri nasılsa aynı şeyi bizler yollarda yaşıyoruz. Mesela, Almanya ya da Hollanda ile yaşanan bir siyasi gerilim, benim aracımın gümrükten geçerken 3 gün kontrole takılmasına sebep oluyor. Türk plakalı araçlar bir yere ayrılıyor ve bekletiliyor. Ardından kontrole sokuyorlar. Aslında kontrole girecek bir durum yok, 35 yıllık bir firmayız ve kötü bir geçmişimiz yok. Alman aracının 6 günde gittiği yere ben 13 günde gidebiliyorum. Bunu da müşterime açıklayamıyorum. Aynı gün yüklenen Alman plakalı araç ulaşıyor, biz ulaşamıyoruz. Vizede de bu durumu yaşıyoruz, siyasi gerilimler bizim işlerimize anında yansıyor.”
|
|
Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır. Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım. |