Geleceğin Lojistikçileri Genç UND Programını ve Lojistik Sektörünün Geleceğini Anlatıyor..

“BU TÜR EĞİTİMLERİN ARTIRILMASI EN ÇOK İHTİYAÇ DUYULAN KONU”

Eğitimin, çalıştıkları alanlar dışındaki operasyon süreçlerine katkı sağladığını, İstanbul Üniversitesindeki ve sektördeki hocaların deneyimlerinden de faydalandıklarını aktaran Genç UND’liler ayrıca bir araya gelmelerinin de bir sinerji yarattığını belirtiyor..

 “Sektörde Bilmediğimiz Alanları Programda Öğrenmiş Olduk”

Genç UND Akademi’nin Geleceğin Lojistik Uzmanları Sertifika Programı’nı birincilikle tamamlayan Omsan Lojistik Filo Planlama Yetkilisi Taygun Durmaz bu program ile eksik oldukları alanlarda kendilerini geliştirme şansı bulduklarını belirtiyor. Programın kendisini kilometre taşı ve network olarak çok daha ileriye taşıdığını belirten Durmaz konuşmasına, “Hocalarımız çok kaliteliydi. Ben şu an UBAK ile ilgili bir sorunum olduğunda UND’yi veya o dersi veren hocayı arıyorum ve konu ile alakalı yardımcı da oluyorlar. Eğitim bize böyle bir imkan da sağladı. Programın sektördeki genç katılımcılara açık ve ücretsiz olması fırsat eşitliği de doğuruyor.” sözlerini ekliyor.

“Bizim Bir Polonya Nakliyecisini Geçiyor Olmamız Gerekiyor”

Sektöre yönelik olarak, karayolu taşımacılığında bugün itibari ile yurt dışına çıkan 15 bin aracın 150 bin olması ve bir Polonya nakliyecisini geçiyor olmamız gerektiği değerlendirmesi ile sözlerini sürdüren Durmaz, filo diriliği ve yaş ortalaması olarak daha ileri; ancak araç sayısı olarak onlardan daha düşük noktada olduğumuzu belirtiyor. Sektörün dijitalleşmesi gerektiğinin de altını çizen Durmaz, “Örneğin şoför Almanya’dayken onunla telefon yerine araçta bulunan bir telematik cihazı aracılığı ile görüşmek istiyorum. Çünkü insana bağlı olduğunuzda sizi yanlış yönlendirebiliyor ve biz bu yanlışlıkları ortadan kaldırmak üzerine çalışıyoruz. Sektörün bir sistem içerisinde bu yönde evrilmesi gerektiğini düşünüyorum.” diyor.

“İşinizi Kaliteli Hale Getirmek İçin Güncellenen Teknolojiyi Yaptığınız İşe Katmanız Gerekiyor”

Forwardie Lojistik A.Ş.’de Bursa Bölge Müdürü olarak görevini sürdüren ve Geleceğin Lojistik Uzmanları Sertifika Programı’nın 2’ncisi olan Ali Kuş lojistikte hizmet üretenler olarak hem müşteri hem nakliyeci tarafı ile irtibatta olmaları gerektiğini ve bu noktada da teknolojinin devrede olduğunu belirtiyor. Aldıkları eğitimin de temelinde teknolojinin yer aldığını belirten Kuş, “Eğitimin temelinde de olduğu gibi her konunun bağlandığı nokta teknolojiyi işinize ne kadar entegre edebildiğiniz oluyor. Çünkü bir malı bir yerden bir yere götürürken işinizi kaliteli hale getirmek için güncellenen teknolojiyi yaptığınız işe katmanız gerekiyor.” diyor.

“Bu Programda Öğrendiğim Bilgileri İşimde Kullandığımı Fark Ediyorum”

Pek çok farklı alanda konunun uzmanlarından ders aldıklarını ifade eden Kuş eğitime dair; “Aile şirketleri, sigorta süreçleri gibi sektördeki temel bilgilerin uzmanları tarafından eğitim verildi. Benim için çok verimli bir program oldu. Temel düzeyde verilen bir eğitim için çok doyurucuydu. Eğitim yaklaşık 6 ay sürdü. Bu programda öğrendiğim bilgileri işimde kullandığımı fark ediyorum.”değerlendirmesinde bulunuyor.

“Bu Tür Eğitimlerin Artırılması En Çok İhtiyaç Duyulan Konu”

Türkiye’nin lojistik anlamında güçlü olduğunu, ancak sektöre yeni katılanların ve sektör bünyesinde çalışan mevcut bireylerin desteklenmesi için bu tür eğitimlerin artırılması gerektiğini vurgulayan Kuş,“Bence en çok ihtiyaç duyulan konu bu tür eğitimlerin artırılması. Biz işimizi teknik bilgiye sahip olarak yaptığımız sürece sektördeki kalite de artacaktır. Bir yerde bir ürün üretiliyorsa bunu birilerinin alması ve birilerinin de taşıması gerekiyor. Bu sektör her zaman çok güçlü olacak ve yükselerek devam edecek. Bu nedenle de içerisinde genç nesil hep olacak.” şeklinde konuşuyor.

“Kendimizi Hem Eğitimlerle Hem de Diğer Yaptığımız Operasyonlarla Geliştirmeye Çalışıyoruz”

Programı 2’ncilik derecesi ile tamamlayarak sertifikasını alan bir diğer katılımcı DB Schenker Arkas Kıdemli Operasyon Temsilcisi Gonca Müge Durnalı da karayolunda belli bir uzmanlığı olduğunu; ancak eğitim ile farklı alanlarda da kendilerini geliştirme fırsatı bulduklarını belirtiyor. Hocaların finanstan gümrüğe kadar tüm detayları aktardığını ifade eden Durnalı, “Eğitimler interaktif olduğu için biz de onların bilgileri ve deneyimlerinden faydalandık. Bütün eğitmen hocalarımız alanında önemli kişilerdi. Çalıştığım firmanın demiryolu sevkiyatları var. Demiryolundaki derslerle kendimi yeni başladığımız bu alanda evrak ya da operasyonlar konusunda bir adım önde hissettim.”diyor.

“Operasyon Konusunda Deneyimli Kadın İş Gücümüz Oldukça Az”

Lojistik sektörünün erkek egemen bir sektör olduğunu ve eğitim programı ile bu algıyı kırarak sektörde daha fazla kadının yer alabileceğini göstermek istediğini belirten Durnalı, “Sektörümüz erkek ağırlıklı bir sektör. Dereceye girebilirsem bir yerde bir kadının bunu görüp ‘Bu sektörde kadınlar da yer alabiliyor.’ diyeceğini düşündüm. Deniz ve havayolunda kadın çalışan fazla; ancak kadınlar karayolunda daha çok dökümantasyon ya da satış gruplarında yer alıyor. Bunun nedenini de geçmişten bu yana erkek egemen bir sektör olarak devam etmesi ve zorlukları olarak düşünüyorum. Bu nedenle diğer arkadaşlarımın yanında bir kadın olarak yer almak beni gururlandırıyor.” şeklinde konuşuyor.

“Taşıma Sistemleri Daha da Lokalleşecek”

Gelecekte lojistik sektöründe taşıma sistemlerinin lokalleşeceğini belirten Durnalı sektöre yönelik, “Yüklerin mesela bisikletler ile evlere kadar dağıtılabileceğini; ayrıca sektörde bir standardizasyon olması gerektiğini ve bunun da dijitalleşme ile gerçekleşeceğini düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulunuyor.

“Mesleğimiz Mükemmel Bir Kişisel Gelişim Programı”

Programın 2’ncilik derecesini Ali Kuş ve Gonca Müge Durnalı ile paylaşan DB Schenker Arkas Kıdemli Operasyon Uzmanı Sedat Gökçe, ilk kuşak olarak belirttiği eğitici hocalardan öğrendiklerini hem eski hem de yeni çağı bilenler olarak gelecek kuşaklara aktarma noktasında sorumlu olduklarını ifade ediyor. Gökçe eğitime dair şöyle konuşuyor; “Aylarca dijital ortamda çok rahat bir eğitim gerçekleştirdik. İlk kuşağın tecrübe ile kazandığı bilgiler çok önemli. Gelecek kuşaklara da bu bilgiyi aktarma sorumluluğu bizde. Eğitimin güzelliği de bizi ilk kuşak ile bir araya getirdi. Teknik anlamda yeni şeyler öğrendik ve eğitim bize birinci kuşak ile çok daha kolay iletişim kurma kapısını açtı. Zaten mesleğimiz mükemmel bir kişisel gelişim programı. Çok farklı insanlarla ve farklı durumlarla karşılaşıyoruz. Sorunları tek başımıza çözmemiz gerekiyor; bu da olaylara bakış açımızı geliştiriyor.”

“Lojistik Sektörü Daha Uzun Yıllar Devam Edecek”

Lojistiğin gelecekte belki şekil veya form değiştireceğini, ancak uzun yıllar devam edeceğini belirten Gökçe konuşmasını; “Bu nedenle lojistik sektörünü düşünenler kariyer fırsatlarını değerlendirebilir. Biz birlikte bir network oluşturarak ve birinci jenerasyonu da yeni döneme adapte ederek gelecek jenerasyonu hazırlayacağız. Buradaki süreçleri daha da iyileştirerek günümüz dijital dünyasına uyarlayabiliriz. Lojistik sektörü daha uzun yıllar devam edecek.” şeklinde sürdürüyor.

“Çok Çaba Harcadık ve Öğrendiklerimizi İşimizde de Uygulama Şansı Bulduk”

Programı 3’üncülük derecesi ile tamamlayan Toros Uluslararası Nakliyat Pazarlama ve İş Geliştirme Uzmanı Muhammed Barbaros Büyükyılmaz, Genç UND Akademi’nin Geleceğin Lojistik Uzmanları Sertifika Programı kapsamında aldığı eğitimin kendileri için önemli bir şans olduğunu aktarıyor ve şöyle konuşuyor; “İşyerinde depoya gelip nakliye operasyonunu uyguluyoruz veya pazarlamasını yapıyoruz.. Bu işin tamamını düşündüğümüzde eğitim bize tüm bu kalemlerin hepsini tek tek aktardı. Eğitimin sonunda işimizi daha farkındalıklı bir şekilde yapma ve öğrendiklerimizi işimizde uygulama şansı bulduk.”

“Bizim Genlerimizde Lojistikçilik Var”

Lojistik sektörünün gelecekte de varlığını sürdürmeye devam edeceğini vurgulayarak sözlerini sürdüren Büyükyılmaz son olarak; “Türkiye toprakları üzerinden geçmiş ticaret yoları düşünüldüğünde bizim genlerimizde lojistikçilik var. Geçmişten günümüze ve günümüzden geleceğe lojistik gücünü koruyan bir sektör olacak. Araçlarımız çevreye duyarlı, çevreyi koruyan teknoloji ile donatılacak ve diliyorum ki dünyamızı kirletmeden hem taşımamızı yapacak hem de  hayatımızı sürdüreceğiz.” şeklinde konuşuyor.

“Genç UND Bu Program ile 2’nci Kuşak Temsilcileri Sektöre Daha da Bağlamış Oldu”

Programın 3’üncülük derecesini Muhammed Barbaros Büyükyılmaz ile paylaşan Toros Uluslararası Nakliyat Müdür Yardımcısı Talha Çimagil, Toros Nakliyat’ın ikinci kuşak temsilcisi olduğunu ve uzun yıllardır Toros Nakliyat bünyesinde çalıştığını aktarıyor. Çimagil, yaptığı işlere dair detayları eğitim sayesinde öğrendiğini belirtirken konuşmasında; “Genç UND bu program ile 2’inci kuşak temsilcileri sektöre daha da bağlamış oldu. Örneğin eğitimde bize güncel mevzuatları verdiler ve neden bu mevzuatların bu şekilde hazırlandığını anlattılar. Dersler online oldu; ancak katılım sağlayamadığımızda kayıtlı olması işimize çok yaradı ve sonrasında kaydı açıp çalışabildik.” sözlerine yer veriyor.

“Bize Birlik ve Beraberlik Duygusunu Kattı”

Çimagil, sektörün sorunlarını bürokratik ve yapısal sıkıntılar olarak birkaç başlık halinde sıralıyor. Sorunlar karşısında UND’nin gerekli adımları attığını; ancak bürokratik sıkıntılar için devletin adımlar atması gerektiği görüşünü savunan Çimagil, diğer bir soruna yönelik olarak da; “Bir de sektörde bir birliktelik yok. Fakat bu noktada Genç UND bize birbirimizi tanıma fırsatı sundu. Sektörden arkadaşlarımızı tanımış olduk. Bize birlik ve beraberlik duygusunu kattığını düşünüyorum.” diyor.

“İş Bölümü Yüksek ve Niteliği Az Olan Personellerle Yoğun Bir Çalışma İçerisine Girilecek”

Çimagil taşımacılığın çok değiştiğini vurgularken, son olarak gelecekte lojistik sektörünün bölünmüş bir yapısının olacağını belirtiyor ve bunu şöyle açıklıyor; “Büyük fabrikalardan küçük fabrikalara geçerek; iş bölümü yüksek ve niteliği az olan personellerle yoğun bir çalışma içerisine girileceğini düşünüyorum. Bu da sektöre süreklilik ve büyük miktarda hız kazandıracak. Pandemide de bu tip yapılanmaların artması gerektiğini gördük.”