Sektör Şoförlere Serbest Dolaşım Hakkı İstiyor

Sağlık Logistics Zahit Sağlık,

 “YEŞİL LOJİSTİK BİLİNCİYLE TÜM OPERASYONEL FAALİYETLERİMİZİ TİTİZLİKLE YÜRÜTÜP, INTERMODAL TAŞIMACILIK SİSTEMİNE AĞIRLIK VERİYORUZ”

 “KURUMSAL YAPIMIZ İLE MÜŞTERİLERİMİZE DÜNYA STANDARTLARINDA HİZMET SUNUYORUZ”

Sağlık Lojistik’ten Zahit Sağlık, temelleri 1950’li yıllarda atılan ve 43 yıl önce şirketleştirilen Sağlık Lojistik’in ikinci nesil tarafından geliştirilerek yoluna devam ettiğini belirtiyor. Sağlık, firmaya ilişkin detayları şu sözlerle aktarıyor; “Sağlık Lojistik; modern araç filosu, lojistik tesisleri, nitelikli insan kaynağı, güçlü grup firmaları ve uluslararası çözüm ortakları ile dünya çapında lojistik çözümler sunmakta. Kurumsal gelişimini arttırarak devam eden ve profesyonelliğe önem veren yapımızla, üçüncü nesli de bünyemize kattık. Amacımız; nesilden nesle aktarılan, sürdürülebilir bir marka yapısıyla işinde uzman profesyonellerin de yönetime kazandırılması ve bu güçle Sağlık Lojistik’in yoluna devam etmesi.”

“Çok Geniş Bir Yelpazeye Lojistik Hizmet Sunuyoruz”

Grubun, müşteri ihtiyaçlarını ve beklentilerini azami seviyede karşılayacak doğru lojistik çözümleri; zaman, maliyet ve kaliteyi birlikte, eş zamanlı sunarak gerçekleştirmekte olduğunu vurgulayan Sağlık, “Uluslararası karayolu, denizyolu, havayolu ve demiryolu taşımacılığı, gümrüklü depolama, serbest depolama, express taşıma ve mikro dağıtım hizmetlerini tek veya entegre olarak sunabilmekteyiz. Bünyemizdeki grup şirketlerimiz, yurt dışında beraber yol aldığımız ve Avrupa’nın 40 noktasında güçlü operasyonlar sağlayan çözüm ortaklarımızla birlikte, ülkemizin ekonomik büyümesine ve müşterilerimizin ticari gelişimine lojistik destek veriyoruz. Otomotivden tekstile, dayanıklı tüketim malzemelerinden kimya ve ambalaj sektörüne, E-ticaretten sağlık ve elektronik sektörüne, yanıcı maddelerden gıda ve enerji sektörüne kadar çok geniş bir yelpazeye lojistik hizmet sunuyoruz.” diyor.

“Güvenli, Hızlı ve Ekonomik Bir Lojistik Hizmet İçin Tecrübe Çok Önemli”

Lojistik operasyonlarını yönetirken önceliklerinin kaliteli ve verimli bir hizmeti sunabilmek olduğunun altını çizen Sağlık, “Bu anlamda süreçlerimiz için yapmış olduğumuz yatırımlarımız var ve tabii bu yatırımlar güncellenerek devam ediyor. Güvenli, hızlı ve ekonomik bir lojistik hizmeti için tecrübe çok önemli. Yarım asrı aşan tecrübemiz ile sunduğumuz servislerde, sürecin sigorta altına alınmasından ulaşımının zamansal olarak planlanmasına, buna uygun gerekli taşıma modlarının operasyonel sürece dahil edilmesinden maliyet hesaplamalarına ve bunun için gerekli rotaların oluşturulmasına kadar titizlikle çalışan büyük bir ekibiz.” şeklinde konuşuyor.

“Bizi Diğerlerinden Ayıran En Önemli Fark Tecrübemiz”

Bu sene 43. yıllarını kutladıklarını aktaran Sağlık, Sağlık Logistics olarak sektördeki tecrübelerine dikkat çekiyor ve şöyle konuşuyor; “Türk nakliye sektörünün doğuşundan beri değerli müşterilerimize kesintisiz hizmet vermekteyiz. Türkiye-İtalya Ro-Ro hattının; Avusturya ve Macaristan Ro-La hatlarının yaratıcı ortakları arasında yer alıyoruz. Bizi ayıran en önemli fark da bu tecrübemiz. Bu tecrübeyi, kurumsallık ve teknolojik çözümlerle günümüze taşıyor, gerek Intermodal taşımacılıkta gerekse depolamada modernize hizmetlerimizle günümüzün ilerisinde faaliyet gösteriyoruz. Köklü bir aile şirketini bugün çoğu uluslararası şirket gibi kurumsallık kimliğine taşımakla, hem geleneksel ve güvenilir aile bağlarını koruyor hem de kurumsal yapımızla müşterilerimize dünya standartlarında hizmet sunuyoruz.”

“Gelecek Nesillere Karşı Sorumluluklarımızın Sonuna Kadar Farkındayız”

Sürdürülebilirlik ve yeşil lojistik bağlamında da yürüttükleri çalışmalara değinen Sağlık, her sektörün kendi içinde dünyaya verdiği zararı araştırması ve bunun için çözümler üreterek uygulaması gerektiğini belirtiyor. Sağlık, “Kısacası herkes kapısının önünü süpürmek için çaba harcarsa neticesi oldukça etkili olur. Gelecek nesillere karşı sorumluluklarımızın sonuna kadar farkındayız. Bu bilinçle, tüm araçlarımızın Euro 6 normlarında olmalarına titizlik gösteriyoruz. Doğaya zararlı maddelerin salınımını azaltmak için, özel çaba harcıyoruz. Filomuzdaki tüm araçlarımızın ortalama 2 yaşını aşmamasına ve zamanında tüm bakımlarının yapılmasına, bu anlamdaki teknolojik gelişimlerden yararlanarak araçlarımızdaki donanımları geliştirmeye özen gösteriyoruz.” diyor ve ekliyor, “ Depolarımız dahilinde kullandığımız ekipmanlarımızın elektrik enerjisiyle çalışmasına dikkat ediyoruz. Depolarımız için yapılan yatırımlarda, özellikle temiz enerji ve kendine yetebilmesi konusunda çalışmalar yapıyoruz. Güneş enerjisi yoluyla, kendi enerjisini üretebilen ve hatta enerjisini paylaşabilen depolar için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yeşil lojistik bilinciyle tüm operasyonel faaliyetlerimizi titizlikle yürütüp, Intermodal taşımacılık sistemine ağırlık veriyoruz. Kısacası; dünyaya ve doğaya karşı olan görevlerimizi elimizden geldiğince yerine getirmek için çaba gösteriyoruz.”

“Asıl Önem Verdiğimiz Konu Dijitalleşme”

Sektörün ve sundukları hizmetlerin sürekli yenilenmeyi, gelişmeyi, büyümeyi ve çağı yakından takip etmeyi gerektirdiğine değinen Sağlık, “Karayolu taşımacılığının olmazsa olmazı araçlarımız için iki yılda bir yaptığımız yatırımlar ve filo yenileme çalışmalarımız rutin olarak devam ediyor. Antrepo ve serbest depolarımızda ise akıllı depolama sistemlerimiz için yaptığımız yatırımlarımızla beraber, bu alanlarımızı da büyüterek yolumuza devam ediyoruz. Havayolu ve demiryolu taşıma modelleri konusundaki projelerimiz, fizibilite çalışmalarımız ve Intermodal yapıya gelişim kazandırma çalışmalarımız gündem konularımız arasında. Tüm bunların yanında, yatırım konusunda asıl önem verdiğimiz konu ise dijitalleşme. Bu yöndeki yatırımlarımız da güncellenip, geliştirilerek devam ediyor.” şeklinde konuşuyor.

“Vize, Kota, Geçiş Ücreti ve Sürüş Süreleri Türk Taşımacılarının Yaşadığı En Büyük Sorun”

Sektörün karşılaştığı zorluklara da değinen Sağlık; vize, kota, geçiş ücreti ve sürüş sürelerinin Türk taşımacılarının yaşadığı en büyük sorunlar olduğunu belirtiyor. Sağlık, “Burada yapılabilecek ilk çözüm, havayolu ve denizyolu taşıma modlarında uygulandığı gibi, karayolu taşımacılığında en büyük sorumluluğu üstlenen şoförlere, serbest dolaşım hakkı ya da vize kolaylığının verilmesi. Bu sayede ürün serbest dolaşımda iken, taşıyanı da kısıtlı kalmamış olur. Kotalar konusunda; Dış Ticaret ve Ulaştırma Bakanlıklarının aynı masada buluşup güçlerini birleştirerek, ülkelerin çıkarları doğrultusunda etkin çözümler bulması gerekiyor.” diyor.

“Kapılarda Kaybedilen Zamanın Telafisi İçin Risklerle Karşı Karşıya Kalınıyor”

Kapı geçişlerinde yaşanan uzun bekleme sürelerine de değinen Sağlık, bu durumun sürüş sürelerini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Sağlık, “Sınır kapılarında bürokratik süreçler adı altında gereksiz yere kaybettirilen zaman, ihracatçının ticaretini baltaladığı gibi bizleri de ciddi sorunlarla karşı karşıya bırakıyor. Belli bir süre içinde gerçekleştirmeniz gereken operasyonu, pazar yerine ulaştırmanız gereken ürünü bazen sırf bu nedenle tamamlayamıyorsunuz. Bazen de kapılarda kaybedilen zamanın telafisi için risklerle karşı karşıya kalıp, navlun ücretinin katbekat fazlası ağır cezalar ödemek zorunda bırakılıyorsunuz. Sınır geçiş sistemleri aynı bürokrasi izlenerek ve dijitalleşmediği sürece sorunlar artmaya devam edecek. Tüm bu sorunlar için devlet, sıkıntılı olan her bir noktadaki taraflarla bir araya gelip bu verimsizliği aksine nasıl çevireceği hususunda iradesini ortaya koymalı.” 

“Hâlâ Ülkemizde Lojistik Sektörünün Önemi Kavranamadı”

Sektörün temsilcisi olduğunu belirttiği derneklere ilişkin ise şunları aktarıyor; “Türkiye’de dernekçilik bence yanlış anlaşılıyor, dünyada lojistik sektörü tedarik zincirinin en önemli halkalarından biri ve yıllardır büyük devletlerin ekonomi politikalarında yer alıyor.  Ben hâlâ ülkemizde lojistik sektörünün öneminin kavrandığını düşünmüyorum. Bunu sağlayacak olan ise sektör temsilcisi dernek. Yarattığı projeler ile gücünü katlaması ve sektörün önünü açması gerekirken, mevcut yönetimdeki bu dar bakış açısı yüzünden ben ısrarla köklü bir değişimin altını çizdim ve hâlâ beklentim de bu yönde. Ya yönetim kendi zihniyetini değiştirecek ya da yönetim değişecek. Değişim şart!”

“Güven Ortamını Bir An Önce Sağlamak Durumundayız”

Teknik ve altyapı problemlerinin devam ediyor olması nedeni ile yabancı sermayenin Türkiye’ye bakışının çekimser kaldığını belirten Sağlık, son olarak sözlerine şunları ekliyor; “Yabancı sermaye, yatırım yapmak istediği yerde önce güven, bürokrasi ve verim ortamına bakar. Bu kriterler de teknik ve altyapı çözümleriyle oluşur. Bu oluşumlar ne kadar etkin gerçekleşirse, yabancı sermaye de o oradan artış gösterir.  Ülkemizde teknik ve altyapı problemlerinin hala daha yaşanıyor olması, yabancı sermayenin Türkiye ye bakışında çekimser kalmasına neden oluyor. Dengeyi oluşturabilmek için de gereken güven ortamını bir an önce sağlamak durumundayız.”